Sosyal Medya

Özel / Analiz Haber

İsmet Özel: Türkiye''nin çoğunluğunu kimler teşkil ediyor?

25-09-2019 12:43

Başlıktaki sözler Enis Behiç Koryürek''in, benim talebeliğimdeki mektep kitaplarında yer alan "Venedikli Korsan Kızı" şiirinin aklımdan çıkmayan mısralarından biridir. Kimlerin, nasıl nidâ ettiklerini o yıllardan beri dikkatimden kaçırmamaya çalışırım. Siz de hayatî durumlarda bağıranın ne diye bağırdığına dikkat edin. O zaman insanlar arasındaki siyasi husumetlerin neyi paylaşamamaktan doğduğunu kolayca anlarsınız.



Türk toplumu çıkar birliÄŸi esasına riayet edilerek ve fakat gönülsüzce bir araya gelmiÅŸ insanlar topluluÄŸu mudur, yoksa hançerelerinden hepsinin bir millet olduÄŸunu iÅŸaret eden bir nidâ sâdır olmakta mıdır? Dost, düÅŸman herkes biliyor ki Türkiye''de hiçbir karmaÅŸaya kapılmadan, hiç yüksünmeden ve ÅŸevkle "Allah, Allah!" diye bağıran, bağırabilen bir miktar insan yaşıyor. Bunlar bir miktar insandır. Sanıldığının aksine Türkiye''nin çoÄŸunluÄŸunu bu insanlar teÅŸkil etmez. Ülkenin belli yörelerine yoÄŸunlukla yerleÅŸmiÅŸ deÄŸildirler. Etnik kökleri müÅŸterek deÄŸildir. Aynı sosyal sınıf veya tabaka içinde, benzer veya iliÅŸkili meslek öbeklerinde yer almazlar. Her birinin aldığı eÄŸitimin türü ve düzeyi bir diÄŸerinden çok farklıdır. Bu bir miktar insan eÄŸer "Allah, Allah!" diye bağırmayacak olurlarsa tarihî ve coÄŸrafî koordinatlarını kaybedeceklerini gayet iyi bilen, zamanda ve mekânda varoluÅŸ yollarının "Allah, Allah!" diye bağırmaktan geçtiÄŸini kabul eden insanlardır. Türkiye eÄŸer Türkiye ise bu insanlar yüzündendir.
 
Peki, Türkiye''nin çoÄŸunluÄŸunu kimler teÅŸkil ediyor? "Ä°ÅŸin aslına bakarsanız benim de ÅŸu bağıranlar gibi Allah, Allah! diye bağırmam olaÄŸan sayılır; ama bu ÅŸartlarda böyle yapmam başıma iÅŸ açabilir, sırtıma yük yükleyebilir, selâmet der kenar est; dolayısıyla geliÅŸmeler son kerteye, benim kendimi attığım kenara gelinceye kadar aÄŸzımı açmasam daha iyi" tarzında düÅŸünüp öyle davrananlar. Bu çoÄŸunluk içinde içinden sıkça Allah, Allah! diye bağırmak geçtiÄŸi halde kendinden önce Allah, Allah! diye bağıranları ÅŸu veya bu sebepten beÄŸenmediÄŸi ve onlar gibi algılanmak istemediÄŸi için bağırmaktan imtina edenler de var. Sizin anlayacağınız bu çoÄŸunluÄŸun çoÄŸunluÄŸu "Hep içimizden Allah, Allah diyelim, kâfirlere içimizden buÄŸz edelim; ama zinhâr bağırarak böyle kelâm etmeyelim." taktiÄŸine bel baÄŸlamıştır.
 
Sosyal realitemizin tümü bundan ibaret deÄŸil. Türk toplumu içinde Allah, Allah! diye bağırıldığı zaman bu nidânın kendi canını yakmaya hazırlanan kiÅŸilerin harekete geçtiÄŸine inanan bir miktar insan da yaşıyor. Zaman geliyor ki bu bir miktar insan içinde çıkan bazıları sarahaten "Hurrâ!" diye bağırmasa bile sesini çoÄŸunluÄŸun kıskançlıkla, ihtimamla koruduÄŸu deÄŸerler aleyhine yükseltiyor. Ä°ÅŸte o zaman Türk toplumunun çoÄŸunluÄŸun içinde ve içinden "Allaah, Allaah! seslerinin yankılanmasına engel olmak hiç kimsenin elinden gelmiyor.
 
Yeni Åžafak

Etiketler :

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.