2019-2020 Eğitim Öğretim döneminde 9’ncu sınıflara okutulan Tarih ders kitabında yer alan “Türklerin İslamiyeti Kabulü” başlığı altında Müslümanlarla Kürtlerin kitlesel olarak ilk karşılaşmasının Dört Halife döneminde yaşandığı belirtilerek, “Kürtler Araplar’dan sonra Müslümanlığı kabul eden ilk topluluk oldu” ifadelerine yer verildi.
Kitapta yer alan bilgilere itiraz eden MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’a hitaben mektup yazdı. İlgili bölümleri, “Propaganda” olarak niteleyen Büyükataman, “Dört Halife devrinde pek çok kabile İslam’la tanıştığı halde bunlar içinden ısrarla Kürtlerin zikredilmesi, ‘Araplardan sonra Müslüman olan ilk topluluklardan olduğu’ ifadelerinin yer alması, Türklerin İslamiyet’i kabulünden önce Kürtlerin Müslüman olduğunu ispat gayretleri Türkiye’nin sosyal ve siyasi meselelerine bir istikamet kazandırma çabasından başka bir şey değildir” dedi.
‘EĞİTİMİN MİLLİLİĞİ AÇISINDAN SAKINCALI’
Sami Tüysüz’ün yazdığı tarih kitabının, “Türklerin İslamiyeti Kabulü” bölümünde Kürtlerin Müslüman olma sürecine ilişkin İranlı tarihçi Belazuri’nin “Fetûhu’l- Büldân” adlı eseri hatırlatılarak, “Bizans ve Sasani imparatorluklarının Kürtlere uyguladığı baskılar da bölgenin fethini kolaylaştırıcı bir rol oynadı. Böylece Kürtler Araplar’dan sonra Müslümanlığı kabul eden ilk topluluk oldu” denildi.
MHP’li Büyükataman, Bakan Selçuk’a yazdığı mektubunda, “Bilimsel olmayan, öğrenciye katkı sağlamayacak ve eğitimin milliliği açısından son derece sakıncalı durumlar yaratacak sözler, şuurlu bir çabayla ders kitabının içine yerleştirilmiştir. Bu ifadelerin ders kitabına sokulması için fazlaca bir titizlik gösterilmiş olduğunu düşünmekteyim” ifadelerine yer verdi.
COĞRAFYANIN ASIL SAHİPLERİNİN KÜRTLER OLDUĞU ALGISI OLUŞTURULMAYA ÇALIŞILDI: Bununla birlikte “El-Cezire (Güneydoğu Anadolu Bölgesi)” şeklinde geçen coğrafyanın (Ki El Cezire, Güneydoğu Anadolu Bölgesi değildir.) tarihî Kürt yurtlarından olduğu, Kürtlerin Türklerden önce burada olması hasebiyle bu coğrafyanın asıl sahiplerinin Kürtler olduğu algısı oluşturulmaya çalışılmaktadır. Bu; tarihi gerçeklerle uyuşmamakta, sözde Kürdistan heveslilerinin propaganda metinlerinde yer almanın ötesinde hiçbir ilmî metne dayanmamaktadır. Bu talihsiz ifadelerin eğitim-öğretim faaliyetlerinde öğrenciye bir faydası olmadığı gibi milli şuurdan ve gerçeklerden uzak olan bu sözler, okullarımızda tarih şuuruna sahip öğretmenlerimizi zor durumda bırakacak, öğrenciler arasında tartışmalara sebep olacak mahiyettedir.
OKULLARDA OKUTULACAK OLMASINI KINIYORUM: Şahsınızın ve kıymetli çalışma arkadaşlarınızın çocuklarımızın tertemiz zihinlerine Türk milletinin birlik ve beraberliğini aşılayacak bir bakışla eğitim-öğretim meselesine yaklaştığına dair inancım tam olmakla birlikte zikredilen ifadelerin ortaöğretim çağındaki gençlerimize devlet eliyle sunulmuş olmasında en nazik ifade ile büyük bir ihmal olduğu görülmektedir. Bu eserin okullarımızda okutulacak olmasını esefle kınıyor, bu ihmalde payı olanlar ve kitap hakkında gereğini yerine getireceğinizden şüphem olmadığını ifade etmek istiyorum.
Henüz yorum yapılmamış.