Üçlü zirve sona erdi. Liderlerden Önemli açıklamalar
Follow @dusuncemektebi2
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı Ruhani ve Rusya Devlet Başkanı Putin ile üçlü zirvede bir araya geldi. "Suriye'nin siyasi birliği ile toprak bütünlüğünün muhafazası, sahada sükunetin korunması, ihtilafa kalıcı bir siyasi çözüm bulunması noktasında tam bir mutabakat içindeyiz." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Fırat'ın doğusundaki terör bataklığını kurutarak bu yöndeki çabalarımızı birlikte yeni bir merhaleye taşıyacağız." ifadelerini kullandı. Üç lider, zirvenin sonunda ortak basın açıklamasında bulundu.
CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, Rusya Devlet BaÅŸkanı Vladimir Putin ve Ä°ran CumhurbaÅŸkanı Hasan Ruhani, Çankaya KöÅŸkü'nde gerçekleÅŸtirdikleri "Suriye" konulu Türkiye-Rusya-Ä°ran Üçlü Zirvesi sonrasında ortak basın toplantısı düzenledi.
Astana Platformu çerçevesinde düzenledikleri Ankara Zirvesi vesilesiyle konuklarını ağırlamaktan duyduÄŸu memnuniyeti ifade eden ErdoÄŸan, "Suriye'deki yangının söndürülmesi için bugün beÅŸinci kez bir araya geldik. Üçlü Zirve'de Sayın Ruhani ve Sayın Putin ile Suriye'deki ihtilafı tüm boyutlarıyla ele aldık." diye konuÅŸtu.
GörüÅŸmelerin her açıdan verimli geçtiÄŸine inandığını belirten ErdoÄŸan, ÅŸöyle devam etti:
"Zirve'de, Suriye'de siyasi çözüm umutlarını yeÅŸertecek önemli kararlar aldık. Suriye'nin toprak bütünlüÄŸüyle siyasi birliÄŸinin korunması hususunda hepimizin de aynı hassasiyete sahip olduÄŸunu bir kez daha teyit ettik. DEAÅž ile mücadele altında terör örgütlerine destek verilmesinin kabul edilemezliÄŸini vurguladık. Sahada sükunetin tesisi, mültecilerin dönebileceÄŸi ÅŸartların oluÅŸturulması ve ihtilafa siyasi çözüm bulunması için yürüttüÄŸümüz çalışmaları gözden geçirdik."
SADECE ÜLKEMÄ°ZÄ° DEĞİL BÜTÜN AVRUPA'YI ETKÄ°LEYECEKTÄ°R
Ä°dlib'de tırmanan gerginliÄŸin görüÅŸmelerin odak noktalarından biri olduÄŸuna iÅŸaret eden ErdoÄŸan, nisan ayından bu yana Ä°dlib'e yönelik kara ve hava operasyonlarında hayatını kaybeden sivillerin sayısının bine yaklaÅŸtığını dile getirdi.
Yüz binlerce insanın saldırılar nedeniyle yeniden göç yollarına düÅŸtüÄŸünü aktaran ErdoÄŸan, "Türkiye olarak sınırlarımızın hemen bitiÅŸiÄŸinde 4 milyon insanı etkileyecek yeni bir trajedi yaÅŸanmasına seyirci kalamayız. Böylesi bir vahim geliÅŸme sadece ülkemizi deÄŸil bütün Avrupa'yı etkileyecektir." deÄŸerlendirmesinde bulundu.
GörüÅŸmelerinde Soçi Mutabakatı'na dair yükümlülüklerini tekrar mütalaa ettiklerine deÄŸinen ErdoÄŸan, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:
"Varılan mutabakatın tam manasıyla hayata geçirilmesinin ehemmiyetine dikkat çektik. Sivil halkın ve garantör ülkelerin sahadaki askeri personelinin güvenliÄŸi için somut önlemler alınması ihtiyacını vurguladık. Zirvede görüÅŸ birliÄŸine vardığımız hususlar doÄŸrultusunda önümüzdeki günlerde bölgede hayırlı geliÅŸmelerin yaÅŸanacağını ümit ediyoruz."
ANAYASA KOMÄ°TESÄ°
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, gündemlerindeki diÄŸer bir önemli konunun Anayasa Komitesi'nin teÅŸekkülü olduÄŸuna dikkati çekerek, "Anayasa Komitesi'nin üyeleri ve usul kurullarının belirlenmesinde yapıcı ve esnek bir tutum sergiledik. Siyasi sürecin ilerletilmesi için gayret gösterdik, nitekim ortak çabalarımızla komitenin oluÅŸumuna iliÅŸkin pürüzler giderilmiÅŸtir. Bugünkü istiÅŸarelerimizde usul kuralları konusunu da BirleÅŸmiÅŸ Milletler ile eÅŸ güdüm halinde sonuçlandırarak Anayasa Komitesi'nin çalışmalarına bir an önce baÅŸlamasını saÄŸlamayı kararlaÅŸtırdık." ifadesini kullandı.
Zirve kapsamında Fırat'ın doğusundaki durumu da istişare ettiklerini aktaran Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu mesele hem Suriye'nin siyasi birliÄŸi ve toprak bütünlüÄŸü hem de Türkiye'nin milli güvenliÄŸi bakımından kritik önem taşıyor. Halihazırda Suriye topraklarının dörtte birinden fazlası bölücü terör örgütünün iÅŸgali altında bulunuyor. Örgüt burada çocuk asker kullanmaktan halkı zorla silah altına almaya, etnik temizlik faaliyetinden insanların mallarını gasbetmeye kadar her türlü zulmü iÅŸliyor."
Çobanbey'de hastaneye düzenlenen saldırının bunun en son örneÄŸi olduÄŸunun altını çizen ErdoÄŸan, "GeldiÄŸimiz nokta itibarıyla Suriye'de DEAÅž tehdidi artık ortadan kalkmıştır. Suriye'nin istikbali için en büyük tehdit kaynağı PKK ve onun uzantısı olan YPG/PYD'dir. Bu ülkedeki PKK, PYD varlığı devam ettikçe ne Suriye ne de bölgemiz huzura kavuÅŸabilir." uyarısında bulundu.
Ruhani ve Putin'i, Fırat'ın doÄŸusunda güvenli bölge tesisi konusunda gelinen aÅŸama hakkında bilgilendirdiÄŸini ve düÅŸüncelerini paylaÅŸtığını anlatan ErdoÄŸan, ÅŸöyle devam etti:
"Suriye sınırımız boyunca bir terör oluÅŸumuna rıza göstermeyeceÄŸimizi kendilerine ifade ettim. Özellikle de burada bir mülteciler ÅŸehrinin oluÅŸabileceÄŸini ve mülteciler için buralarda konaklayabileceÄŸi ve ekip biçebileceÄŸi bahçelerini yapmaları noktasında bir hazırlığın yapılmasının isabetli olacağını ifade ettim. Suriye sınırımız boyunca böylece terör oluÅŸumuna rıza göstermeden bu tür bir insani altyapıyı oluÅŸturmamızda fayda olacağını anlattım. Nihai hedefimiz Suriye'nin kuzeyinde bir barış koridoru tesis ederek ülkenin bölünmesini engellemektir. Bunun için ÅŸayet Amerika ile iki hafta içinde arzu ettiÄŸimiz sonuca ulaÅŸamazsak kendi harekat planımızı uygulamaya baÅŸlayacağımızı her iki dostumuza da anlattım."
TÜRKÄ°YE'NÄ°N SIÄžINMACI YÜKÜNÜ TEK BAÅžINA TAÅžIYAMAYACAÄžI ORTADADIR
Türkiye'nin Suriye'deki çatışma ortamından kaçan 3,6 milyon insana ev sahipliÄŸi yapan bir ülke olduÄŸunu, son 8 yılda ülke olarak bu konuda büyük fedakarlıklarda bulunduklarını vurgulayan ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi:
"Krizin ilk anlarından itibaren göç meselesine çözüm yolunun Suriye topraklarının içinde aranması gerektiÄŸini ifade ettik. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarıyla terörden arındırdığımız sadece 4 bin kilometrekarelik alana dahi ÅŸimdiye kadar 360 bin mülteci geri döndü. Bu insanlar ÅŸimdi kendi topraklarında huzur içinde yaşıyor, çocuklarını okula gönderiyor, temin ettiÄŸimiz saÄŸlık hizmetlerinden yararlanıyor. Türkiye'nin sığınmacı yükünü tek başına taşıyamayacağı ortadadır. Ülkemizin yeni bir göç akınını kaldırması da zaten mümkün deÄŸildir. Artık Suriyelilerin ülkelerine güvenli ve gönüllü bir ÅŸekilde geri dönüÅŸlerine yoÄŸunlaÅŸmamız gerekiyor."
Fırat'ın doÄŸusundaki barış koridorunun mülteciler için de korunaklı bir liman olacağına dikkati çeken ErdoÄŸan, konuÅŸmasını ÅŸöyle sürdürdü:
"Ülkemize sığınan en az 2 milyon Suriyeli kardeÅŸimizin bu bölgeye yerleÅŸtirilebileceÄŸini düÅŸünüyoruz. Hatta bu hattı Deyrizor, Rakka taraflarına kadar indirebilirsek geri dönecek sığınmacı sayısı 3 milyonu aÅŸabilir. Böylece Türkiye baÅŸta olmak üzere ülke dışında olan Suriyelilerin önemli bir bölümünün kimseye yük olmadan kendi topraklarında yaÅŸamalarını temin edebiliriz. Geri dönecek Suriyeli kardeÅŸlerimiz için bu bölgelerde uluslararası toplumun desteÄŸiyle yeni yerleÅŸim alanları inÅŸa edilmesi de mümkündür. Türkiye olarak bu konuda gereken her türlü sorumluluÄŸu almaya hazırız. Hem Rusya ve Ä°ran ile hem de uluslararası toplumun diÄŸer üyeleriyle Suriyeli mültecilerin gönüllü geri dönüÅŸü için çalışmak istiyoruz. Bu çerçevede yakın zamanda önemli bir adım attık. Irak, Lübnan ve Ürdün ile birlikte Suriyeli mültecilerin geri dönüÅŸüne dair uluslararası bir konferans düzenlenmesi için giriÅŸim baÅŸlattık. Tüm dostlarımızın bu giriÅŸime destek vermesini bekliyoruz."
Ankara Zirvesi'nin Suriye'de barış, güvenlik ve istikrarın tesisine katkıda bulunmasını temenni eden ErdoÄŸan, bir sonraki zirve toplantısına Ä°ran'ın ev sahipliÄŸi yapma arzusunu kendileriyle paylaÅŸan Ruhani'ye teÅŸekkür etti.
RUHANÄ°: ABD SURÄ°YE'DE TERÖRÄ°STLERÄ° DESTEKLEDÄ°
İran Cumhurbaşkanı Ruhani ise zirveyi "faydalı ve yapıcı" olarak niteledi.
Astana sürecinde alınan kararları ve bütün faaliyetleri bir kez daha gözden geçirme imkanı bulduklarını belirten Ruhani, siyasi durumu ve sahadaki geliÅŸmeleri deÄŸerlendirdiklerini ve Suriye'de teröre karşı mücadele konusunda hemfikir olduklarını vurguladı.
Üç ülkenin Suriye'nin toprak bütünlüÄŸü ve üniter yapısı konusunda ortak görüÅŸe sahip olduÄŸunu vurgulayan Ruhani, "Hepimiz Suriye'ye yabancı müdahalesine karşıyız. ABD ise Suriye'de teröristleri destekledi, Suriye'yi bölmeye çalıştı. Bu kabul edilebilir deÄŸil." ifadesini kullandı.
ABD'nin Golan Tepeleri'ni Ä°srail toprağı olarak tanıma kararına iÅŸaret eden Ruhani, "ABD, Suriye'nin bir bölümünü Golan Tepeleri'ni bir ülkeye bağışlamıştır. Bu tarihte bir ilktir. Bunu yapmaya hakkı olmamasına raÄŸmen ABD bunu yapıyor. Bu da ABD'nin Suriye halkına karşı ne kadar kötü niyetli olduÄŸunu gösteriyor. Hepimiz Suriye'nin toprak bütünlüÄŸüne saygı duyuyoruz. Her üç ülke terörle mücadelenin devam etmesi gerektiÄŸini vurguluyor." diye konuÅŸtu.
Üçlü Zirvesi öncesinde, Rusya Federasyonu Devlet BaÅŸkanı Vladimir Putin ve Ä°ran CumhurbaÅŸkanı Hasan Ruhani'nin katılımıyla üç ülkenin bayrakları önünde aile fotoÄŸrafı çekildi.
Son aylarda Suriye'de Nusra gibi terör örgütlerinin güçlendiÄŸini söyleyen Ruhani, "Hepimiz teröristlerin kimin parasıyla kimin silahıyla desteklendiÄŸini biliyoruz. Dolayısıyla Ä°dlib'deki teröristlerle mücadele edilmeli ve Suriye hükümetine yardımcı olmalıyız. Fırat'ın doÄŸusu ABD'nin hakimiyetinde ve burada da teröristler bulunmaktadır." dedi.
Ruhani, Suriyeli sığınmacıların ülkelerine dönmesinin önemini vurgulayarak, "Biz bütün Suriye'yi güvenli hale getirmeliyiz ki Suriye halkı evine dönsün. Çok fazla zorluk çeken Suriye halkına destek vermeliyiz." diye konuÅŸtu.
ANAYASA KOMÄ°TESÄ° TAMAMEN OLUÅžTU
Suriye'de Anayasa Komitesinin oluÅŸtuÄŸunu ve komitenin bir an önce çalışmaya baÅŸlayacağını aktaran Ruhani, "Anayasa Komitesi tamamen oluÅŸtu. Bir an önce çalışmalarına baÅŸlamasını ve anayasayı revize etmesini umut ediyoruz." ifadesini kullandı.
Ruhani, Irak ve Lübnan'ın gözlemci olarak Astana sürecine katılmasından da memnuniyet duyduÄŸunu vurguladı.
Suriye'de oy hakkı olan herkesin görüÅŸlerinin ve çıkarlarının yeni anayasada göz önüne alınması gerektiÄŸini dile getiren Ruhani, "Üç ülke ve BirleÅŸmiÅŸ Milletler sürecin sonuç vermesi için katkı saÄŸlamalıdır." dedi.
"Yemen halkı saldırılara karşılık veriyor"
Ruhani, Suudi Arabistan'ın milli petrol ÅŸirketi Saudi Aramco'ya ait tesislere düzenlenen saldırıya iliÅŸkin soru üzerine, ÅŸunları kaydetti:
"Bu saldırılar Yemen'e yasa dışı saldırıların bir sonucudur. Yemen'i her gün neden bombaladıklarını sormak lazım. Yemen halkı, kendisine saldıranlara karşı meÅŸru savunma hakkını kullanıyor. Bu saldırılara son verilmesi bu iÅŸin çözümüdür. Yemen'in çözüm yolu siyasidir. Astana süreci Yemen için model olabilir ve ülkede güvenlik saÄŸlanırsa petrol de güvenli ÅŸekilde üretilir ve ihraç edilir."
PUTÄ°N: Ä°DLÄ°B’DE GERGÄ°NLİĞİN AZALTILMASI Ä°ÇÄ°N ADIMLAR ATILACAK
Rusya Federasyonu Devlet BaÅŸkanı Putin de "Diplomatlarımız titiz çalışma sonucunda listeyi (Anayasa Komitesi) oluÅŸturdular ve usül çalışmaları yaptılar. Liste onaylanmıştır. ErdoÄŸan ve Ruhani ile Ä°dlib’de gerginliÄŸin azaltılması için adımlar atılması konusunda mutabık kaldık." diye konuÅŸtu.
Henüz yorum yapılmamış.