İlhami Işık : HDP sorunu fırsata çevirmelidir
Follow @dusuncemektebi2
Hayatın ‘’doğal tavrına’’ tekabül eden bir siyaset ideolojisi vardır ve adı da gerçekçiliktir. Hayatın olağan akışına göre en doğal tavır Kürt meselesinin bir an önce, hiç duraksama göstermeksizin çözülmesidir.
Kürt sorununu çözmeden, atılacak her adım mutlak surette, ‘’kader aÄŸlarına’’ takılıp tepe üstü düÅŸmeye adeta mahkum olur. Türkiye CumhurbaÅŸkanlığı yönetim sistemine geçiÅŸ ile birlikte, Kürt meselesini yeniden üretti, üstelik bu yeniden üretim, olabilecek en kritik siyasi giysiler içinde meseleyi siyasi sahneye davet etti. 50+1 Türkiye’deki herkesi siyasi özne haline getirmekle kalmadı, Kürtlere her kapıyı açan sihirli anahtar rolünü altın tepsi de armaÄŸan etti.
Kürtleri söz konusu yeni rolü, esasen son iki seçimde, Silvan’daki, Selahattin Eyübi Camisinin önünde dilenen kör dilencinin de görebileceÄŸi kadar belirgin hale geldi. Artık dünya alem çok iyi biliyor ki, Türkiye’de, siyasi iktidarın kaderine Kürtler karar verecek. Kürtlerin desteÄŸi ve katkısını arkasına alan siyasi parti, mutlaka iktidar olacak ya da iktidarda kalacak.
AK Parti iktidarı da artık bu makus talihten haberdar.
Hakikat, kesinlik, gerçeklik gibi kelimeleri kullanabileceÄŸimiz gerçek bir siyasi zeminden yoksun olduÄŸumuzu pekala bende biliyorum. Buna raÄŸmen bütün bu kavramların anlamsız olduÄŸunu ya da etkisiz kalacağını söyleyebileceÄŸimiz, esaslı nedenlerimiz de yok elimizde.
Her ÅŸey mümkün , her ÅŸey akıl dairesinde.
Geçen haftadan bu yana, Ä°ktidar bütün vasıtalarıyla Diyarbakır HDP Ä°l binasının önünde toplanan annelerin eylemini, enerjik biçimde savunuyor. Bana kalırsa da iyi ediyor. Çünkü enin de sonunda daÄŸdan iniÅŸler Kürt meselesinin çözüm parçalarından biri olacak. DaÄŸdan iniÅŸler olmadan bu sorunun çözümü hem eksik kalacak hem de sorunun hala tehdit altında kalmış olması algısını yaratacak.
EÄŸer hafızam beni yanıltmıyorsa, 2009’da baÅŸlatılan çözüm sürecinin ilk adımı daÄŸdan iniÅŸleri garantilemeyi öngörüyordu. Hatırlayın, Habur kapısında geçici ve zorunlu mahkemeler kurulmuÅŸ, daÄŸdan inen gerillalar ifadelerinden sonra serbest bırakılıyordu.
2013′ de yeniden baÅŸlayan çözüm sürecinin öncelikli hedefi ise deÄŸiÅŸmiÅŸ, bu kez daÄŸdan iniÅŸler yerine, ülke sınırlarını terk etmek talep haline getirilmiÅŸti. Ä°ki süreçte malum sebeplerden yarım kaldı ve çöktü.
Ä°ÅŸte ÅŸimdi tam sırası; Devletin bu adımını bir fırsat bilip onu tersine çevirmek ve gerçek bir barış zemini yaratmak mümkün. HDP, devlet ile birlikte, daÄŸdan iniÅŸ için çaÄŸrı üstüne çaÄŸrı yapmalıdır. Cumartesi Anneleriyle il binası önünde toplanan anneler arasında bir köprü kurup, annelerin talebini tek talebe indirmek, gerçek bir barışın kapısını aralamak anlamına gelecek.
Büyük resmi görmek gerek; büyük resimde niyeti ne olursa olsun AK Parti iktidarı ya da diÄŸer deyimle devlet aklı, Kürt meselesiyle iliÅŸkilenmek istiyor. Üstelik, sanki buna mecbur gibi. Bir taraftan ABD ile Kuzey Suriye’de üstünde mutabakata varılan bölgede, güvenlik devriyelerine baÅŸladı.
Bu pratik iÅŸlemeye baÅŸladı. Kağıt üstünde muhatap ABD gibi görünse bile, pratik partner SDG güçleridir. Öte yandan Selahattin DemirtaÅŸ, serbest bırakılıyor. Daha önce de Öcalan aracılığıyla bir giriÅŸim denenmiÅŸti.
Deneyimlerime dayanarak söylüyorum ki, üç BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanlıklarına atanan Kayyımlar, esasen AK Partinin kendi toplumsal dayanaklarına verdiÄŸi mesajdır. Süreci baskılayıp, kendi lehine sonuçlar üretmektir. Dimyata giderken evdeki bulgurdan olmamaktır.
HDP yönetimi önce kendisine sonra hepimize büyük bir iyilik yapıp daÄŸdan iniÅŸleri gündemine almalıdır. Bu hikayenin nasıl baÅŸladığı, kimlerin baÅŸlattığı o kadar önemli deÄŸildir. Önemli olan hepimizin yararına büyük sonuçlar doÄŸurmasıdır. Bazen kötü baÅŸlangıçlar yapılabilir ama önemli olan ÅŸey nasıl bitirdiÄŸinizdir.
Henüz yorum yapılmamış.