Sosyal Medya

Özel / Analiz Haber

Arap Dünyasında Geçen Hafta Basına Yansıyanlar

İsrail'in Lübnan'a yaptığı saldırı ve Hizbullah'ın karşı saldırısı Arap basınında geniş yer buldu. Çatışmayı değerlendiren Filistin El Kuds gazetesinden Muhammed Hüseyin El Mumini, yazısında "Bu çatışmaların en büyük kazananı bazı siyasi ve özellikle seçimle alakalı sebeplerden ötürü şüphesiz Benyamin Netanyahu'dur. Zira Netanyahu’nun içinde bulunan durumda şansı giderek azalmaktadır. Hizbullah ile girişilecek bir dış gerilim onun bu şansını arttıracaktır" ifadelerine yer verdi.



Ä°srail’in Beyrut’un güneyini hedef alan saldırılarından sonra karşılık verme açıklamasında bulunan Hizbullah’ın, Ä°srail hedeflerini vurması bu hafta Arap dünyasının en önemli gündem baÅŸlığıydı.
 
Peki bundan sonra ne olacak? Hizbullah bu saldırılarla yetinecek mi? Arap gazeteci ve uzmanlar bu konuda farklı düÅŸünüyor. Kimisi Hizbullah’ın asıl karşılığını daha sonraki süreçte vereceÄŸini yazarken kimisi de Hizbullah’ın ancak bu kadarını yapabileceÄŸini düÅŸünüyor.
 
Ä°ran’a ve direniÅŸ ekseni olarak adlandırılan Ä°ran-Suriye-Hizbullah hattına yakın gazeteler, Hizbullah’ın Ä°srail hedeflerini vurmasını “Nasrallah sözünü tuttu” ÅŸeklinde kutlarken, özellikle Suudi eksenine yakın basında ise Hizbullah, Lübnan’ın yaÅŸadığı sıkıntıların temel nedeni olarak gösterildi.
 
CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’ın göçmenlerle ilgili “kapıları açarız” çıkışı Arap medyasında geniÅŸ yer buldu. Kimi gazeteler ErdoÄŸan’ın çıkışını içerideki dengelere baÄŸlarken, kimisi de Türkiye’nin Avrupa ve ABD karşısında sabrının tükendiÄŸini yazdı.
 
Filistinli genç kadın Ä°sra Garib’in ailesi tarafından katledilmesi bu hafta Arap dünyasındaki en dikkat çekici olaylardan biri oldu. 21 yaşındaki Ä°sra Garib, evlenmek istediÄŸi adamla bir görüntüsünü sosyal medya hesabında paylaÅŸtığı için ailesi tarafından öldürüldü. Ailesi bunun bir “namus cinayeti” olduÄŸunu reddederek, Ä°sra’nın ölüm nedeni olarak “içine cin kaçtı”, “kalp krizi geçirdi” ÅŸeklinde farklı farklı iddialarda bulundu.
 
Özellikle Arap kadın yazarlardan Ä°sra’nın öldürülmesine sert tepkiler geldi. Erkek egemen sistemi hedef alan yazarlar, bu sistemi kabul etmeye devam edildiÄŸi sürece kadın cinayetlerinin devam edeceÄŸi konusunda da uyardı.
 
TÜRKÄ°YE’NÄ°N SABRI TÜKENÄ°YOR
 
“Ankara son dönemlerde birbirine paralel çift yönlü bir politika izliyor. Bunlardan ilki Suriye sınırları içerisinde güvenli bölge oluÅŸturulmasına baÅŸlanması için Amerika BirleÅŸik Devletleri’ne baskı yapmak. Bu baskıya en son örnek de, CumhurbaÅŸkanlığı Sözcüsü Ä°brahim Kalın’ın ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton ile telefonla görüÅŸmesi ve CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’ın ülkesinin eylül sonuna doÄŸru güvenli bölgeyi oluÅŸturmaya kararlı olduÄŸunu ve gerekmesi halinde ülkesinin tek başına hareket etmeye hazır olduÄŸunu söylemesidir. DiÄŸeri ise Türkiye’nin mültecilere Avrupa’ya yönelik sınırları açma yönündeki tehdididir. Bu da aslında birkaç gün önce fiili olarak baÅŸladı.
 
Mülteci meselesinin Avrupa’ya baskı aracına dönüÅŸmesi, ABD’nin tatlı vaatleri ve Avrupa’nın Suriye’deki katliam ile bunun Türkiye’ye yönelik etkilerini görmezden gelmesi karşısında Türkiye yönetiminin sabrının tükendiÄŸine iÅŸaret ediyor.” (Kuds El Arabi gazetesi/baÅŸyazı)
 
HÄ°ZBULLAH BU KADARIYLA YETÄ°NECEK MÄ°?
 
“Hizbullah beklendiÄŸi gibi genel sekreteri Hasan Nasrallah’ın tehditlerini gerçekleÅŸtirdi ve Ä°srail’in askeri noktalarını vurdu. Hem de Ä°srail tarafından sınırda ilan edilen alarm durumunu da aÅŸarak.
 
Peki ÅŸimdi asıl önemli olan, çatışmanın bu bölümünün sona erdiÄŸini söylemek mümkün mü? Ve Hizbullah bu olup bitenle yetinecek mi?
 
Yorumculara göre bir hafta boyunca tehditler savuran Hizbullah, sahadaki dengeleri deÄŸiÅŸtirmeyeceÄŸini bildiÄŸini bir saldırı düzenledi. Üstelik bazılarının ‘Hizbullah’ın bütün yapabileceÄŸi bu kadar’ ÅŸeklindeki yorumların aksine, Ä°srail’in derinliklerini vurabilecek askeri kapasiteye sahip olmasına raÄŸmen.
 
Ä°srail ve Hizbullah arasındaki her çatışmada olduÄŸu gibi Lübnan devletinin burada nerede konumlandığına dair soru iÅŸaretleri oluÅŸtu. Zira Hizbullah’ın pek de sürpriz olmayan ve hazırlığı bir hafta süren bu saldırısı Lübnan devletinin ilan edilmemiÅŸ bir onayı ile gerçekleÅŸtiyse saldırının Ä°srail’in Güney Beyrut’u vurmasına bir karşılık olmasına onay verdi. Lübnan’la alakası olmayan Åžam saldırılarına deÄŸil.” (Hüseyin Asi/Lübnan El NeÅŸra internet gazetesi)
 
GERÄ°LÄ°MÄ°N KAZANANI NETANYAHU
 
“Ä°srail ve Hizbullah arasındaki çatışmalarda etkili olan üç ana taraf vardır. Bunlar, Ä°ran, Netanyahu ve Nasrallah’tır. Ne Amerika BirleÅŸik Devletleri, ne Ä°srail hükümeti ne de Lübnan hükümeti bu çatışmalarda etkili olan ana etkenlerdir.
 
Ä°srail hükümetinin kararları Netanyahu’nun elindedir ve dolayısıyla Hizbullah ile bir çatışma çıkarılmasında baÅŸarılı olunmasında bunu desteklemeyen hükümet üyeleri etkili deÄŸildir. Lübnan hükümeti ise bazı nesnel gerçeklerden dolayı Ä°srail ile bir askeri çatışmaya girmeye kadir deÄŸildir.
 
Ä°ran’a gelecek olursak ise, Hizbullah üzerindeki etkisine bakıldığında bu çatışmaların kararının alınmasında ciddi etkiye sahiptir. Ä°ran ÅŸüphesiz bu kararı, kendisine karşı uygulanan ambargo ve ABD ile olan gergin iliÅŸkilerine karşı bölgedeki stratejik çerçevenin içine koymaktadır.
 
Bu çatışmaların en büyük kazananı ise bazı siyasi ve özellikle seçimle alakalı sebeplerden ötürü ÅŸüphesiz Benyamin Netanyahu’dur. Zira Netanyahu’nun içinde bulunan durumda ÅŸansı giderek azalmaktadır. Hizbullah ile giriÅŸilecek bir dış gerilim onun bu ÅŸansını arttıracaktır. Çünkü halklar, dış mücadeleler karşısında mevcut yönetimlerinin arkasında kenetlenirler.” (Muhammed Hüseyin El Mumini/Filistin El Kuds gazetesi)
 
Ä°SRA’NIN ÖLÜMÜNDEN HERKES SORUMLU
 
“Filistinli genç kadın Ä°sra Garib, ailesinin namusunun temizlenmesi gerekçesiyle öldürüldü. Peki Ä°sra ne yaptı? Ve hangi gerekçeyle öldürüldü?
 
21 yaşındaki Ä°sra, annesinin izniyle evlenmek istediÄŸi adamla ve o adamın kız kardeÅŸiyle beraber dışarı çıktı. Instagram hesabı üzerinden evleneceÄŸi adamla bir video görüntüsü paylaÅŸtı. Bu videoyu izleyen amcasının kızı ise bunu Ä°sra’nın babası ve erkek kardeÅŸlerine söyledi.
 
Babası ve kardeÅŸleri tarafından saldırıya uÄŸrayan Ä°sra’nın omurgası kırıldı. Hastaneye götürüldü ancak kendisine yönelik ÅŸiddet orada da devam etti. Doktoru da bunu engelleyemedi. Doktor yaptığı açıklamada, ailesinin çok kötü olduÄŸunu ve kendisinin de çocukları olduÄŸunu söyledi.
 
Tam teÅŸekküllü bir cinayet. Herkes buna ortak oldu. Ailesi ve bütün eril ve gerici gelenekleriyle toplum. Ä°sra’ya yapılan iÅŸkence karşısında tepkisiz kalan doktorlar, yardımcıları ve hastane yönetimi. Ne Hipokrat yemini, ne insanlık ne de Ä°sra’nın çığlıkları.
 
Yarım çığlıkları ve yakarışları ona yardım etmedi. Önemli olan erkekliÄŸin ÅŸerefini kurtarmaktı. Aynı eril terbiyeyle büyütülen amcasının kızı ise kendisinin de bu içinde taşıdığı ve gereken yerde ortaya çıkaran mantığın bir kurbanı olduÄŸunu unutarak erkeklerin kendisinden daha eril kesildi. Elinden bir ÅŸey gelmeyen anne ise onu kurtaramadı.
 
Kadınlar daha ne kadar bu hasta erkek ikiyüzlülüÄŸünün kurbanı olacak? Öfkemizi ne zaman kadar dizginleyip onu saklamaya devam edeceÄŸiz? Öldürülen sadece Ä°sra deÄŸil. Daha önce de hayatını yaÅŸamak isteyen yüzlercesi öldürüldü. Çürük bir erkek egemen anlayışın içinde batmış olduÄŸumuz sürece de baÅŸkaları da ölmeye devam edecek. (Azza Kamil/Mısır Al Youm gazetesi)
 
Ä°SRA GARÄ°B VE SÜRREAL BÄ°R ÖLÜM SAHNESÄ°
 
“Ä°sra Garib büyük bir suç iÅŸledi. Namus cinayeti iÅŸleyenlerin genel olarak gerekçe gösterdiÄŸi evlilik dışında bire cinsel iliÅŸki yaÅŸamadı. Aksine daha büyük bir suç iÅŸledi. Arap toplumlarında otoriterliÄŸin en önemli ayağı olan kabile sistemine meydan okudu. Hem de bunu bilmeden. Bir kızın gerici bir aÅŸiret ortamında doÄŸmasının dezavantajı. Genç kadının isyan gibi bir maçının olduÄŸuna herhangi bir iÅŸaret yok. Ä°stediÄŸi sadece farklı bir yaÅŸam tarzı.
 
Ä°sra bilmeden büyük bir siyasi eylemde bulundu. Güçlü bir aÅŸiretin kızı olarak ataerkil sisteme kendi evinde meydan okudu. Ä°srail iÅŸgali karşısında özgürlük sloganları atan Filistin yönetimi ise onu korumak için hiçbir ÅŸey yapmadı. Hastane yönetimi de aynı ÅŸekilde. OlaÄŸanüstü bir ölüm sahnesi.” (Fatima El Ä°savi/El Arabi El Cedid)

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.