Zamanede Bayramlar Acep Nasıl Ola
Follow @dusuncemektebi2
Osmanlı toplumunda farklı adetlerle karşılanan ve tören coşkusuyla yaşanıp uğurlanan bayramlara 15 gün önceden hazırlanıldığını biliyor muydunuz? Sizler için Osmanlı dönemindeki bayram adetlerini derledik.
Osmanlı toplumunda farklı adetlerle karşılanan ve tören coÅŸkusuyla yaÅŸanıp uÄŸurlanan bayramların hazırlıkları yaklaşık on beÅŸ gün öncesnde baÅŸlardı. Bayramı Osmanlı'da ayrı br önem vardı. Bayram günü küçükler büyüklern elini öper, büyükler yakınlarına ve çocuklara hediyeler dağıtır, kapıya bayramlaÅŸmaya gelen bekç, çöpçü, tulumbacı, davulcu gibi hizmetllere bayram bahÅŸiÅŸi verilirdi. Kültür ve geleneklermzin çoÄŸunun dayandığı Osmanlı dönemindeki bayram adetlerne kısaca deÄŸiniyoruz…
Memurlar da âmirlerinin evine bayram ziyaretine giderlerdi. Bu çok masraflı olan bayram ziyaretleri Osmanlılar'da 1845'ten sonra resmen kaldırılmış, memurların çalıştıkları yerlerde bayramlaÅŸmaları ve âmirlerinin evlerine gitmemeleri bir kararnâme ile hükme baÄŸlanmıştır.
ON BEÅž GÜN ÖNCE HAZIRLIKLAR BAÅžLARDI
Bayram gelmeden yaklaşık on beÅŸ gün önce hazırlıklar baÅŸlardı. Haliyle o dönemde hazır giyim yoktu. O nedenle ya bireyler kendi kıyafetlerini kendileri dikmeye baÅŸlar ya da mahallelerdeki terzilere bu iÅŸi bırakırlardı. Maddi durumları nedeniyle çocuklarına kıyafet diktiremeyecek olanlar içinse güzel bir gelenek vardı. Durumu iyi olanlar, kendi çocuklarının yanı sıra baÅŸka çocuklara da bayramlık diktirirdi.
Arefe günü ikindinden itibaren hem Ramazan hem de Kurban bayramının son gününe kadar top atışları yapılırdı. Toplar genellikle tersaneden ateÅŸlenirdi. Bayram günleri Sultanahmet Meydanı'nda panayır kurulurdu. Halk bu panayır sayesinde PadiÅŸahı uzaktan da olsa görme ÅŸansı buluyordu. Panayırda; oyuncakçılar, ÅŸerbetçiler, yiyecek tezgâhları bulunurdu. Panayırda herkesin piÅŸen yemeklerden yiyebilmesi için maddi durumu iyi olanlar söz konusu ürünlerin paralarını kendi ceplerinden karşılardı.
ÖNCE ÅžEKER ARDINDAN DA SADE KAHVE
Küsler barışır, Bayram namazının ardından kalabalık aile kahvaltıları yapılırdı. Misafir ziyaretlerinde, ev sahibi konuÄŸuna önce ÅŸeker ardından da sade kahve ikram ederdi. BayramlaÅŸmak için yapılan ziyaretlerde ise ev sahibinin aileye yakınlığı önemdi. Çünkü ziyaretler, kıymet sırasına göre planlanıyordu. Bayramın ikinci günü PadiÅŸah, Gülhane KöÅŸkü'ne giderdi. PadiÅŸah ve devlet adamları burada toplanır ve bayram tebriklerini kabul ederdi. Ramazan bayramının son günü ise PadiÅŸahlar, eski sarayda cirit oyunu seyrederlerdi. Bayram geceleri de panayırlar açık kalır halk geç saatlere kadar, eÄŸlenirdi.
SARAYDAKÄ° BAYRAMLAÅžMA
Sarayda bayram kutlamaları sabah namazıyla baÅŸlardı. Sabah namazının ardından bayramlaÅŸmalar baÅŸlardı. Ardından bayram namazı kılınırdı. Bayram namazının ardındansa saray çalışanlarına hediyeler dağıtılırdı.
Fâtih Sultan Mehmed tarafından kanunlaÅŸtırılan saraydaki bayramlaÅŸmanın belli usul ve kaideleri vardı. PadiÅŸah bayram sabahı sabah namazını sarayda Hırka-i Saâdet Dairesi'nde kılardı. Hırka-i Saâdet kapısı önüne bir kafes konulur, içeriye de taht kurulurdu. PadiÅŸah oturduktan sonra orada hazır bulunan imam ve hatipler birer aÅŸr-ı ÅŸerif okurlardı. Bundan sonra hazinedarbaşı bunlara hediye ile câizelerini verir, arkasından mehter çalmaya baÅŸlardı. Mehter çalarken oradakiler, "Ve hemîÅŸe bunun emsâli eyyâma eriÅŸmek nimeti müyesser ola!" diye alkış tutarlardı. Duacı çavuÅŸlar da hep bir ağızdan duaya baÅŸlarlardı
HALKA AÇIK BÜYÜK ÅžENLÄ°KLER
Bazı bayramlarda padiÅŸahlar halka açık büyük ÅŸenlikler düzenlettirmiÅŸlerdir. Bu bayram ÅŸenliklerinden yakın tarihte yapılan biri, Sultan Abdülaziz'in 25-28 Nisan 1866 tarihlerinde düzenlettirdiÄŸi ÅŸenliktir. 1866 yılındaki kurban bayramında yapılan bu ÅŸenlik gösterileri öÄŸleden sonra baÅŸlamıştır. Haliç'te, Galata Köprüsü ve Sarayburnu'nda düzenlenen gösterilerde Ä°stanbul esnafı çeÅŸitli hünerler göstermiÅŸ, orta oyuncuları, usta hayalbâzlar ve meddahlar çeÅŸitli semtlerde halkı eÄŸlendirmiÅŸlerdir. Bu ÅŸenlik programında özellikle güreÅŸçiler önemli yer tutmuÅŸtur. Bütün Osmanlı ÅŸenliklerinde seyirciler yarım ay düzeninde oturur, padiÅŸahın otağı da bu yarım ayın tam merkezinde olurdu. PadiÅŸahın yanında sadrazam, defterdar ve vezirlerin otağı ya da çadırları bulunurdu. OtaÄŸların önüne gösterilerin rahatça seyredilebilmesi için üstleri renk renk kumaÅŸlarla kaplı sedirler konulurdu. PadiÅŸah otağının sol yanında ziyafet çadırı, sultanların kahvecileri, baltacılar, ÅŸehzade hocalarının çadırları yer alırdı. Bunlardan sonra Dârüssaâde aÄŸasının, onun yanıbaşında da hazinedarın çadırları kurulurdu. Vâlide sultan ile haseki sultanın ve öteki saraylı kadınların gösterileri seyretmeleri için de kafesli küçük bir köÅŸk yapılırdı.
KANDÄ°LLER, MAHYALAR VE FÄ°ÅžEKLER
Bayramlarda öÄŸleden önce bayramlaÅŸma, ikram, pîÅŸkeÅŸlerin dağıtılması ve yemekle geçer, öÄŸleden sonra da gösteriler yapılırdı. Büyük törenlerde geceleri de kandiller, mahyalar ve fiÅŸeklerle donanma düzenlenirdi. ÖÄŸleden sonraki gösterilerde çeÅŸitli hünerler (canbaz, zûrbâz, kûzebâz, gözbaÄŸcı vb.), esnaf oyunları, dramatik oyunlar, sportif oyunlar yer alırdı. Ayrıntıda deÄŸiÅŸse de genel çizgileri içinde aynı sırayı takip eden ÅŸenlik programı kısaca ÅŸöyle özetlenebilir: Kabul merasimi, ziyafet, kahve sohbeti, dinlenme, gösteriler, akÅŸam yemeÄŸi, donanma.
BAYRAM ÅžENLÄ°KLERÄ°NDE MEHTER TAKIMI
Bayram ÅŸenliklerinde mehter takımı da önemli yerini almıştı. 19. yüzyılın ilk yarısında Yeniçeri Ocağı'nın ilgasından sonra kurulan saray orkestrası mehterin yerine geçti. 1829 yılında Donizetti'nin yönettiÄŸi bir orkestra davetlilere, yabancıları hayrete düÅŸürecek ustalıkta çalmıştı. Bu yıllarda klasik Türk müziÄŸinin yanı sıra klasik Batı müziÄŸi de bu gibi eÄŸlencelerde bir hayli yer tutmaya baÅŸlamıştı. GüreÅŸten ve spordan zevk alan Sultan Abdülaziz'in sarayında kurban bayramına rastlayan 28 Nisan 1866 gecesi düzenlenen bir kabul töreninde saray orkestrası, konuk diplomatlar ve sarayın ileri gelenleri salona girerken La Traviata'dan, II. Travatore'den parçalar çalıyordu.
Henüz yorum yapılmamış.