Sosyal Medya

Güncel

Taha Akyol / Bilimde İran'ın gerisinde kalmak!

Taha Akyol - Karar



Uluslararası endekslere göre bilimsel yayınlarda Ä°ran’ın gerisinde kalmamız acı bir gerçektir. Son açıklanan 2018 verilerinde de Ä°ran’ın gerisindeyiz.
 
Ä°lk defa, beÅŸ yıl önce Hürriyet’te yazmıştım, “Bilimde Ä°ran Türkiye’yi geçti” diye. (25 Temmuz 2014)
 
Karar’daki ilk yazılarımdan biri de bu konudaydı; 2017 verilerine bakarak “Bilimde Ä°ran’ın bile gerisindeyiz” diye yazmıştım. (10 Åžubat 2019)
 
2018 verilerine göre de Ä°ran’ın geriÅŸindeyiz, hatta sayısal bazda Ä°ran’ın performansı artmış.
 
SJR (Scientific Journal Rankings) adlı kuruluÅŸ, uluslararası kabul gören dergilerde yayınlanan akademik makalelerin istatistiÄŸini yayınlıyor; bilgileri oradan aktarıyorum.
 
 
GERÄ°DEN GELÄ°P BÄ°ZÄ° GEÇTÄ°
 
2018 yılında Türkiye’de bulunan akademisyenlerin yazdığı bilimsel makalelerden 55.528’si uluslararası çeÅŸitli bilimsel dergilerde yayınlanmış, bu sayı ile dünyada 19. sırada yer almışız.
 
Ä°ran’daki bilim adamlarının ise 60.200 makalesi yayınlanmış, Ä°ran dünyada 16. sırada, bizim üç basamak üstümüzde yer almış.
 
Halbuki yirmi yıl önce, 1998’de Türkiye 26. sırada, Ä°ran bizim çok gerimizde 51. sırada idi!
 
Yirmi yılda biz 26. sıradan 19. sıraya çıkmışız, iyi elbette… Ama Ä°ran yirmi yılda 51. sıradan 16. sıraya çıkmış!
 
Geriden gelen Ä°ran 2011 yılında bizi yakaladı, yedi yıldır önümüzde gidiyor.
 
Üniversitelerde yapılan yargısız tasfiyeler, baskılar, rektör atamalarında siyasetin liyakatten önce gelmesi gibi faktörler yüzünden performansımızın daha bir düÅŸmesinden endiÅŸe ettiÄŸimi yazmıştım, korkarım öyle oluyor.
 
Bugün yazılan bir akademik makalenin yayınlanması iki, üç ve bazen dört yıl gibi bir zaman aldığı için önümüzdeki yıllarda daha dramatik bir tablo ile karşılaÅŸabiliriz. YÖK BaÅŸkanı Yekta Saraç’ın standartları yükseltme ve üniversitelerimizi daha fazla “ulaslararasılaÅŸtarma” çabası bunu telafi eder mi? Mümkün ama Ä°ran’ı yakalamak öyle birkaç yılda mümkün olmaz.
 
Ä°ran bu performansı gösteriyor da biz niye gösteremiyoruz? Bunu iyi araÅŸtırmak lazım, ama bunun için bilimi dert edinmek lazım.
 
 
 
HELE DE ÇÄ°N
 
Biliyorum bu göstergeler ‘her ÅŸey’ deÄŸil. Bilim hayatını ölçmenin baÅŸka kıstasları da var. Ama SJR verile de önemli bir göstergedir.
 
Bilimin büsbütün belirleyici olduÄŸu bir çaÄŸda yaşıyoruz.
 
SJR istatistiklerine göre, 1996’da Amerika, 27 bilim dalının hepsinde birinci sıradaydı. 2017 yılında 11 bilim dalında birinciliÄŸi Çin’e kaptırdı!
 
Çin sadece nüfus gücüyle deÄŸil, asıl bu bilimsel ve de teknolojik atılımı sayesinde ABD ile baÅŸa güreÅŸiyor.
 
URAP’ın verilerine göre, 2018 yılında Amerika’daki Çinli öÄŸrenci sayısı 363 bindir! Kapitalist Çin, Harvard’a en çok hukuk öÄŸrencisi gönderen ülkedir aynı zamanda!
 
Amerika’daki Ä°ranlı öÄŸrenci sayısı 12.738, Türk öÄŸrenci sayısı ise 10.520’dir.
 
Komünist Çin ve Ä°slamcı Ä°ran bile yurt dışına çok sayıda öÄŸrenci gönderiyor. Osmanlı ve Cumhuriyet modernleÅŸmelerini yaÅŸamış AB’a üyelik baÅŸvuru yapmış Türkiye daha çok öÄŸrenci göndermeli, dışarıdan daha çok bilim adamı getirmelidir.
 
“2023 Hedefleri” tecrübesi göstermiÅŸ olmalıdır, eÄŸitim ve bilimle desteklenmeyen yüksek hedefler havada kalıyor!
 
 
 
BÄ°LÄ°M ZÄ°HNÄ°YETÄ°
 
Abdülhamid döneminde eskisine göre bilimsel yayınlar arttığı gibi sadrazamları ve bakanları Tanzimat sayesinde modern eÄŸitim almış insanlardı. Sultan Hamid’in en tanınmış sadrazamlarından Said PaÅŸa’nın anıları iki kitap halinde yayınlandı. Bu çok zor iÅŸi baÅŸaran Mustafa Gündüz’ü kutluyorum. (KETEBE Yayınları)
 
Orada okudum. Sait PaÅŸa, Ä°bni Sina’nın “Åžifa” adlı fevkalade deÄŸerli kitabından Osmanlı’da sadece iki el yazması bulunduÄŸunu görür, kaybolmasından endiÅŸelenir, matbaada basılması için emir verir. Prova baskılar yapılır, dizgi yanlışlarını düzeltmesi için görevlendirilen zat, metni okuduktan sonra bakın ne diyor:
 
“Bu kitap âsâr-ı muzırradandır!”
 
Yani ‘zararlı eserler’den!
 
Kitap basılmaz, yakılır!
 
Sait PaÅŸa, bugünkü Türkçeyle, “kitap matematik, doÄŸa bilimleri ve ilahiyattan bahseder, siyasetle ne ilgisini hâlâ anlamadım” diye yazıyor. (Cilt 1, s. 161)
 
O devirleri çoktan geride bıraktık, baÅŸarılarımızı küçümsemeyelim. Ama hâlâ ideoloji ve siyaseti bilimden ve hukuktan üstün tutuyoruz. Halbuki siyasetin amacı bilimi geliÅŸtirmek ve hukuk devletini gerçekleÅŸtirmek olmalıdır. Bu çaÄŸda Türkiye için baÅŸka yol yok.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.