Sosyal Medya

Özel / Analiz Haber

Ayasofya'daki türbelerin tam dört asırlık esrarı

Tarihi bin küsur sene öncesine dayanan ve bazı sırları hâlâ çözülememiş olan Ayasofya'nın bugün pek bilinmeyen bir başka özelliği de, bünyesinde beşi padişahlara ait olmak üzere 140'tan fazla hanedan mezarını barındırmasıdır.



Murat Bardakçı - Haber Türk

Ayasofya'ya defnedilmiÅŸ olan padiÅŸahların ikisi, binanın kilise olduÄŸu dönemlerden kalma "vaftizhane"de Hazreti Ä°sa'nın vaftiz teknesinin yanıbaşında yatmaktadırlar ve buraya defnedilmelerindeki muamma hâlâ çözülmemiÅŸtir
 
"AYASOFYA" dendiÄŸinde aklımıza ilk önce, Bizans'tan kalan ve dünyanın en muazzam yapılarından olan bin küsur senelik ibadethane gelir.
ÇoÄŸumuz, Fatih Sultan Mehmed'in Ä°stanbul'u fethetmesinden sonra cami haline getirdiÄŸi bu muhteÅŸem yapının sadece ibadethane maksadıyla kullanıldığını zannederiz.
Osmanlı'nın Ayasofya'sı cami olmaktan çok daha ötede bir kimliÄŸe sahiptir. Çevresine inÅŸa edilen bir medrese ile okulların yanısıra vakıf ve imaret gibi diÄŸer müesseseleriyle beraber devletin önemli bir kurumudur ve Ayasofya'nın imamları, Osmanlı protokolünün ön sıralarındadır.
Ve, Ayasofya'nın pek bilinmeyen bir özelliÄŸi daha vardır: Avlusuna 16. ve 17. yüzyıllarda inÅŸa edilmiÅŸ ama elli seneden fazla bir zamandan buyana ziyarete kapalı olan dört ayrı türbe ile, bir "hanedan mezarlığı"dır. Avludaki türbelerde üç padiÅŸahın yanısıra çok sayıda ÅŸehzade ve sultan yatmaktadır, türbelerin hemen ilerisinde, Ayasofya'nın kilise olduÄŸu zamanlarda yeni doÄŸmuÅŸ çocukların "dine giriÅŸ" merasimlerinin yani vaftizlerin yapıldığı "vaftizhane"de iki padiÅŸah, her ikisi de "deli" diye bilinen Sultan Mustafa ile Sultan Ä°brahim ve diÄŸer hanedan mensupları son uykularını uyumaktadır.
 
142 ADET MEZAR VAR
 
Hafta içerisinde, Türkiye'nin önde gelen tarihçilerinden olan ve Ayasofya Müzeleri'nin de baÅŸkanlığını yürüten Prof. Dr. Haluk Dursun ile, yarım asırdan fazla bir zamandan buyana kapalı olan ve birkaç senedir yoÄŸun bir restorasyon faaliyetinin devam ettiÄŸi bu türbeleri gezdik. Mekânların fotoÄŸraflarını, Fatih SarıbaÅŸ çekti.
Ayasofya'nın bahçesinde padiÅŸahlara mahsus üç, ÅŸehzadeler için de bir türbe bulunuyor. Sonraları türbe haline getirilen ve iki padiÅŸahın defnedildiÄŸi vaftizhane ile beraber, türbeler beÅŸe çıkıyor. Bu türbelerdeki mezarların adedi ise, 142.
Ä°ÅŸte, Ayasofya'nın avlusunda restorasyonları devam eden ve elli seneden fazla bir zamandan buyana kapalı duran türbeler ve son uykularını bu türbelerde padiÅŸahlarla beraber uyuyan hanedan mensuplarının sayıları:
 
◊ Ä°KÄ°NCÄ° SELÄ°M TÜRBESÄ°: Kanuni Sultan Süleyman'ın oÄŸlu Ä°kinci Selim ile hanımı Nurbanu Sultan için, Mimar Sinan tarafından 1577'de inÅŸa edildi. Türbede ÅŸu anda padiÅŸah ve eÅŸi de dahil olmak üzere 42 sanduka bulunuyor.
 
◊ ÜÇÜNCÜ MURAD TÜRBESÄ°: Ä°kinci Selim'in oÄŸlu Üçüncü Murad ile karısı Safiye Sultan için Mimar Davud AÄŸa tarafından 1599'da tamamlandı. Üçüncü Murad'ın 21 kızı ile kendisinden sonra tahta geçen oÄŸlu Üçüncü Mehmed'in tahta çıkar çıkmaz idam ettirdiÄŸi 19 kardeÅŸi, son uykularını burada uyuyorlar. Kim oldukları bilinmeyen diÄŸer 12 hanedan mensubuyla beraber, türbede yatanların sayısı 54'ü buluyor.
 
◊ ÜÇÜNCÜ MEHMED TÜRBESÄ°: Üçüncü Murad'ın oÄŸlu Üçüncü Mehmed tarafından 1608'de Mimar Dalgıç Ahmed'e inÅŸa ettirildi. Üçüncü Mehmed'in annesi Handan Sultan ve diÄŸer akrabalarıyla birlikte son uykusunu uyuduÄŸu türbede 26 kiÅŸi yatıyor.
 
◊ ÅžEHZADELER TÜRBESÄ°: Ayasofya'nın avlusunda 16. yüzyılda inÅŸa edilmiÅŸ olan mekâna defnedilmiÅŸ olan ÅŸehzadelerin sayıları tam olarak bilinmiyor, ancak sandukaların adedine bakılarak, burada beÅŸ kiÅŸinin mezarının bulunduÄŸu tahmin ediliyor.
 
◊ VAFTÄ°ZHANE: Ayasofya'nın kilise olduÄŸu devirlerde "vaftizhane", fetihten sonra da "yaÄŸhane" olan yerde iki padiÅŸah, Sultan Birinci Mustafa ile Sultan Ä°brahim, sayıları 12 olarak tahmin edilen diÄŸer hanedan mensuplarıyla birarada yatıyorlar. Vaftizhanedeki mezar sayısı, tam olarak bilinmemekle beraber 15 civarında zannediliyor.
 
Ayasofya'nın avlusunda ve vaftizhanesinde bulunan hanedan türbeleriyle mezarlar iÅŸte bu beÅŸ ayrı mekânda yeralıyor ama 130'dan fazla sandukanın kimlere ait olduÄŸu hâlâ bilinmiyor ve türbelerin esrarı dört asırdan buyana devam ediyor.
GeniÅŸ bir alana yayılan ve restorasyonları çok yakında tamamlanacak olan türbeler, bir "Türk Ölüm Kültürü" müzesi haline getirilecek.
 
Sandukalardan 400 senelik Kâbe örtüleri ve elbiseler çıktı
 
AYASOFYA'da hem ana binada, hem de avludaki türbelerde senelerden buyana devam eden restorasyon, asırlardır gözlerden uzak kalmış bir hazineyi de ortaya çıkardı: Türbelerden çok sayıda Kâbe örtüsü, Hazreti Muhammed'in Medine'deki türbesini süsleyen kumaÅŸlar ve bir hayli 17. yüzyıl elbisesi çıktı.
Türk tekstil tarihi bakımından son derece önemli olan bu objeler, sandukalar restorasyon için kaldırılırken bulundu. Tahta sandukaların üzerlerinde asırlardır duran ama eskilikten parçalanmış halde bulunan kumaÅŸ kılıflar yenileri ile deÄŸiÅŸtirilmek üzere çıkartıldıklarında, kılıflarla sandukaların arasında örtüler ve elbiseler farkedildi.
Kâbe'nin ve Hazreti Muhammed'in türbesinin örtülerinin Ä°stanbul'dan her sene "surre alayları" ile gönderilen yenileriyle deÄŸiÅŸtirilmesinden sonra, eski örtüler Ä°stanbul'a getirilir, burada büyük bir saygıyla muhafaza edilirler ve bazen önemli kiÅŸilerin sandukalarının üzerine serilirlerdi. Sandukaların üzerinden örtü parçalarının çıkması bu âdete baÄŸlanıyor, bulunan elbiselerin ise sandukaların altındaki mezarlarda yatan hanedan mensuplarına ait oldukları zannediliyor.
Örtüler ve elbiseler, restorasyonun bitmesinden sonra, bulundukları yerlerde teÅŸhir edilecekler.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.