Sosyal Medya

Güncel

Kenan Alpay: Dilde, fikirde ve işte birlik olmadan AK Parti gücünü kudretini toparlayamaz

02-07-2019 08:12

Kenan Alpay- Yeni Akit



Niyetler hep birlik ve beraberlikten, adalet ve kardeÅŸlikten, safları sıklaÅŸtırmaktan yana izhar ediliyor, maÅŸallah. Son dönemde daha çok sıklaÅŸan bir olma, diri olma ve iri olma yolunda yapılan çaÄŸrıların ardı arkası kesilmiyor. Peki, neden 31 Mart ve 23 Haziran’da ortaya çıkan tablo bu niyetler ve çaÄŸrıların aksi yönde tahakkuk etti? Daha kötüsü iyiden iyiye zayıflayan güven, coÅŸku ve dayanışma duyguları yerini tırmanışa geçen endiÅŸeye, güvensizliÄŸe ve farklı arayışlara terk etmeye baÅŸladı? DüÅŸüÅŸ trendi 31 Mart’tan baÅŸlamıyor ama epeyce öncesinden iÅŸaret edilen sorunların somutlaÅŸması için önemli bir kırılma noktasını teÅŸkil ediyor ÅŸüphesiz.
 
Üzerinden bir hafta geçmiÅŸ olmasına raÄŸmen CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan veya AK Parti yetkilileri tarafından Ä°stanbul’da yaÅŸanan ve 31 Mart’la kıyaslanamayacak kadar derinleÅŸen maÄŸlubiyete iliÅŸkin henüz bir deÄŸerlendirme sadır olmadı. G-20 Zirvesi için Osaka’ya gidilmiÅŸ olması gecikmenin sebeplerinden biri sayılamaz herhalde. Hayır, Mehter MarÅŸları eÅŸliÄŸinde bütün teÅŸkilatıyla birlikte Akıncılar misali Ä°stanbul’a “mitili atan” DevletBahçeli ve MHP temsilcilerinden gelecek izahların peÅŸine düÅŸmenin fazla bir manası yok. 
 
Amigoların Sessizliği
 
Sakın editöründen köÅŸe yazarı ve muhabirine deÄŸin trolleÅŸmiÅŸ medya unsurlarında da özeleÅŸtiri, özür, piÅŸmanlık veya sıkıntı noktalarına parmak basacak nitelikte bir dizi çıkış beklediÄŸimiz filan da sanılmasın. Aksine yaptıkları basit ve çirkin amigolukların berbat bir sonucu nasıl da büyüttüÄŸünü kimsenin fark etmediÄŸi sanısıyla hâlâ kibir abideleri gibi ortalıkta dolaÅŸmaları anlaşılır bir ÅŸey. Asıl hikâye bu eylem planını, bu söylemi ve bu ekibi toplumu kazanmanın biricik yolu, en nadide yöntemi zanneden siyasal akıl ve kurmay kadroyu tartışmak üzerine kurulmalıdır.
 
Kötü ve son derece büyük bir hayale yatırım yaparak kamuoyunu oyalamayı birileri ciddi ciddi iÅŸ edinmiÅŸ anlaşılan. CHP’nin affedilemez hatalar yapması, liderlik kavgasıyla bölünmesi, teÅŸkilatların birbirine girmesi… falan filan. Evet, CHP’nin burada zikredilen ve daha fazlası da mümkün olan krizlerle boÄŸuÅŸma ihtimalini göz ardı edilemez. Ancak CHP içi gerilim ve çatışmalara yatırım yaparak AK Parti açısından yerel seçim sonuçlarıyla daha bir belirginleÅŸen çok boyutlu gerileyiÅŸ ve sapmaları tedavi ve telafi etmek hiç mümkün olur mu? AK Parti, ideolojik ve kurumsal açıdan kendi dinamizmini üretecek imkân ve kadrolara mı yatırım yapacak yoksa bu sahadan ümidini kesip kısır polemiklerden medet mi umacak? KliÅŸeye dönmeyeceÄŸini umduÄŸumuz ‘mesaj alınmıştır’ konuÅŸmasının basit bir YeÅŸilçam repliÄŸi gibi halk arasında istihzayla karşılanması istenmiyorsa basit, yüzeysel ve baÄŸlayıcı olmayan isimsiz adressiz mesajlara asla tevessül edilmemelidir. Gelinen aÅŸama bu gibi tavırların yarayı azdıracağını fazlasıyla aÅŸikâr ediyor.
 
Ä°stanbul’daki seçim sonuçları Ankara, Antalya, Erzincan, Bolu, Bilecik ve daha pek çok ÅŸehirdeki sonuçlarla doÄŸrudan iliÅŸkilidir. AK Parti’nin halkın teveccühünü büyüten kimliÄŸini, vizyonunu hatta rotasını kaybettiÄŸini düÅŸündürten çok sayıda gösterge var. Meselenin dolar-euro, enflasyon, iÅŸsizlik gibi iktisadi sebepleri olmakla beraber asıl problem siyasal açıdan derinleÅŸen bir yönetim krizinde odaklanmaktadır. 
 
Her geçen gün provokatif haber ve saldırıların arttığı Suriyeli muhacirler meselesi bile iktisadi sebeplerden ziyade siyasi iradenin zaaflarından ötürü büyümekte ve yaygınlaÅŸmaktadır. Siyasal iktidara olan güvensizlik ve memnuniyetsizlik sandığa olduÄŸu gibi haksız bir biçimde muhacirlere de yönelen öfkeye dönüÅŸmektedir. Sadece yapılan yardımlarla anılmaları provokasyona tümden açık hale gelen toplum nezdinde Suriyeli muhacirlerin iÅŸsizliÄŸin, gelir kaybının, zorlaÅŸan geçimin öncelikli sorumluları olarak iÅŸaretlemeyi kolaylaÅŸtırdı.
 
Seçenekler Sınırlı
 
Hiçbir ÅŸey olmamış gibi AK Parti’nin kazandığını propagandaya devam edenlere söylenecek sözümüz olamaz. Ancak toparlanmaya, silkinmeye, muhasebeye, özeleÅŸtiriye önem verenlerle az çok konuÅŸacak ve paylaÅŸacak deÄŸerlendirmelerimiz olabilir. Ä°stanbul’un kaybı için üzülenler kadar bu kaybın fazlasıyla hak edildiÄŸini, YSK kararının yanlışlığını, tehditkâr ve milliyetçi dilin toplumu soÄŸuttuÄŸunu, siyasi ve bürokratik kadroların müsrif ve mütekebbir kadrolara karşı bıkkın ve bezgin fakat bir o kadar da öfkeli ve cezalandırıcı bir fırsat kollandığını bizzat müÅŸahede ediyoruz. Kızgınlık ve bıkkınlık kronikleÅŸmeden, ÅŸikâyetler farklı arayışlara dönüÅŸmeden ÅŸeffaf ve yüksek sesle kapsamlı bir özeleÅŸtiri yapmak elzemdir. Vitrin deÄŸiÅŸimi deÄŸil ruh ve eylem deÄŸiÅŸimi bekleniyor.
 
Dilin toparlayıcı olması, birlik ve beraberliÄŸi teÅŸvik eden ÅŸiirler ve özdeyiÅŸlerle nutuklar çekilmesi kimseyi tatmin etmez. Dil toparlayıcı gibi ancak fikirler, iÅŸler, kadrolar, planlar fazlasıyla dağıtıcı duruma dönüÅŸmüÅŸ. Bırakalım gönül belediyeciliÄŸini toplum kanun belediyeciliÄŸini özler bir raddeye varmış. Siyasal konjonktüre uyup bırakılan sakallar, takılan gümüÅŸ-akik yüzükler, Umre ziyaretlerinde verilen pozların sosyal medya hesaplarında paylaşılması gibi fırsatçı tutumlar ne ehliyet-liyakat sorununu çözebildi ne de yolsuzluk ve usulsüzlükleri engelleyebildi. Amaç ve usulünden sapmış FETÖ’yle ve PKK’yla mücadele PR’cılığı maalesef türlü yozlaÅŸmaları, yolsuzlukları, hukuksuzlukları maskeleyen bir paravana dönüÅŸünce belediye hizmetleriyle açılan uzun soluklu iktidarın yolu tersine dönmeye baÅŸladı.
 
Ağıt yakmanın da öfke nöbetlerine girmenin de manası yok. Her gün kurulacak yeni partiler üzerine kulis bilgileri üretmenin, kenarı çekilmiÅŸ ve tümden pasifize edilmiÅŸ isimleri hedef haline getirecek kurgu haberler üreterek yenilgi sadece hezimete dönüÅŸtürülür. Dilde, fikirde ve iÅŸte birlik olmadan AK Parti gücünü kudretini toparlayamaz. Karizmatik liderlikle deÄŸil istiÅŸari zeminde yükselen yönetici kadrolarla topluma umut ve güven telkin edip sorunlar çözüme kavuÅŸturulabilir. 
 
AK Parti’nin önünde kabaca iki tercih var: Birincisi; MHP ve trol medyaya yaslanarak, toplumun adalet taleplerine kulaklarını tıkayarak eski Türkiye’nin polemikçi partileri gibi iktidar imkânları içinde eriyerek hızla küçülmek. Ä°kincisi; Kurucu kadrolarıyla bir araya gelip istiÅŸari zemini güçlendirecek uzun erimli bir hukuk ve refah devleti planı üzerinde fedakârca çalışmak. Aklın ve vicdanın yolu bellidir.

Etiketler :

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.