Güncel
Abdullah Yıldız: Gençliği derinden etkileyen bu krizi doğru teşhis etmeliyiz ki, doğru çözümü bulalım
Follow @dusuncemektebi2
Abdullah Yıldız- Yeni Akit
Son yıllarda insanlığın bir “inanç boÅŸluÄŸu” ya da “iman krizi” yaÅŸadığı herkesin malumudur. Özellikle gençliÄŸi derinden etkileyen bu krizi doÄŸru teÅŸhis etmeliyiz ki, doÄŸru çözümü bulalım.
Bu çerçevede yeni bir çalışma yaparken Chittick’in tespitleri bana ilginç geldi. Özetle paylaÅŸayım:
‘Modern zamanlar ve modern düÅŸünce tek bir merkez, tek kaynak, tek hedef ve gayeden yoksundur. Modernitenin genel bir prensibi ve rehberi yoktur; baÅŸka bir deyiÅŸle bir tek tanrısıyoktur. Oysa hayata anlam veren ve hayatın kaynağını teÅŸkil eden bir tek Allah’tır. Allah tek ibadet edilendir. Modern dünya birçok tanrılara ibadet etmektedir. YoÄŸunlaÅŸan bir teksir (çoÄŸaltma) sürecinde, tanrılar sayılamayacak derecede artmıştır ve insanlar tanrı konumuna yerleÅŸtirdikleri her ÅŸeye, genellikle aynı anda birkaçına birden tapınmaya baÅŸlamışlardır…
Modern insan son derece dar bir alanda uzmanlaÅŸmıştır ve bilginin artışı uzmanlıkla eÅŸzamanlı olarak gerçekleÅŸmektedir. Sonuç ise müÅŸterek yanlış anlama ve uyumsuzluktur. Ä°slâm düÅŸünürleri ise bütün ilmi disiplinleri ‘tevhid aÄŸacının dalları’ ÅŸeklinde anladılar. Batı düÅŸüncesinde bilginin birliÄŸini kurmak imkânsızlaÅŸmıştır… Kısacası, modern dünyada yaÅŸayan insanların birleÅŸtiriciprensipleri yoktur ve sonuçta artarak bölünen hedef ve isteklerle ve yoÄŸunlaÅŸan bir kaosla karşı karşıyayız.
Herkesin kendine ait tapındığı tanrıları oldu. Hiç kimse mutlak bir boÅŸlukta hedefsiz, deÄŸersiz, anlamsız ve kaynaksız ayakta kalamaz. Ä°nsanların tapındığı tanrılar, hayatlarının anlam ve içeriklerine referans olan noktalardır. Geleneksel tapınma nesneleri ile modern tanrılar arasındaki fark, modernitenin, ikincil tanrılarının üstün bir tek tanrıya toplanabilmesine mahal vermiyor oluÅŸunda aranmalıdır. Bu baÅŸarıldığı anda da “üstün tanrı” fikri ideolojiler tarafından icat edilir; bu, muhakkak ki bütün diÄŸer tanrıların gerçekliklerini reddeden tevhid (Allah’ı birleme) anlayışının tanrısı deÄŸildir…
Teksir dünyasındaki tanrılar çok kalabalıktırlar. Bunların en önemlilerini saymaya kalksak, modern zamanların mit ve ideolojilerinin listesini vermek yeterli olacaktır: evrim, ilerleme, özgürlük, eÅŸitlik, bilim, tıp, ulusçuluk, sosyalizm, demokrasi, Marksizm, vs. Fakat belki de bu tanrıların en tehlikelileri kendilerini tanımakta zorlandıklarımızdır; çünkü modern dönemde bizler, onları hayatımızın bir vazgeçilmezi, teneffüs ettiÄŸimiz hava gibi algılıyoruz. Bu tanrılardan en yaygın olan, güya masum birkaç isim vereyim; temel ihtiyaçlar, saÄŸlık, iletiÅŸim, tüketim, geliÅŸme, eÄŸitim, enerji, döviz, faktör, gelecek, büyüme, kimlik, bilgi, hayat standardı, yönetim, model, modernizasyon, planlama, üretim, ilerleme, proje, hammadde, iliÅŸki, kaynak, rol, servis, cinsellik, çözüm, sistem, refah, çalışma… Bunlar modernitenin 99 tanrısından bir kısmı, onların isimlerinin söylenmesi de modern insanın zikri.
Bu kelimeler tiranik karaktere sahiptir ve bunların ortak özelliklerinin en önemlisi, kendilerinin iyi ve faydalı olduklarına dair izlenimler olsa dahi, tanımlarının olmamasıdır. Mesela; saÄŸlık, refah, hayatstandardı gibi ÅŸeyler aslında yoktur, fakat bu kelimeler birçok insana iyi ÅŸeyler çaÄŸrıştırmaktadır. Bu soyut terimler, bilimin en ulu tanrılardan biri olduÄŸu bir dünyada belli bir otorite izlenimi taşırlar.
Sınırsız bir idealde tanımsızlaÅŸan bu kelimeler insanlarda sınırsız ihtiyaçlar uyandırır. Günümüzde insanlar anlamsız kavramlara ihtiyaç hissederler ve onlara sahip olmaları gerektiÄŸini düÅŸünürler. Bu boÅŸ idoller, insanların adanma ve tapınma nesneleri olur. Plastik kelimeler kendi lehinde konuÅŸanlara büyük bir güç verir. SaÄŸlık, iletiÅŸim, tüketim, bilgi, geliÅŸme gibi kelimeleri kullananlar prestij kazanır, çünkü o, ‘tanrı ve hakikat adına konuÅŸur’ ve bu durum insanları sessiz kalmaya iter. Bütün bunlardan sonra, saÄŸlık ve geliÅŸmeye tamamen aptal birinin itiraz edebileceÄŸini düÅŸünürüz. Tek kaygıları bizim saÄŸlığımıza ve geliÅŸimimize yardımcı olmak olan bu kiÅŸileri, herkes takip ve takdir etmelidir.
Bu mini tanrılar hakkında konuÅŸan ‘müctehidler’, gerçekte bir tek onlar uzmandırlar. Plastik kelimelerin her biri bir ideal kurmakta ve bu konular üzerine sadece uzmanların fikir sahibi olabileceÄŸi görüÅŸünü desteklemekte, böylece de hayatlarımızı onlara bağımlı kılmamızı saÄŸlamaktadır. Bilimsel müctehidleri izlemek zorundayız; çünkü saÄŸlığımız, refahımız ve eÄŸitimimiz için ‘ÅŸeriatlar’ belirlemiÅŸlerdir. Ä°nsanlar ‘her ÅŸeyin en iyisini bilen’ uzmanların beyanlarını ‘fetva’ gibi algılarlar…
GeçmiÅŸten daha fazla sahte tanrının bulunduÄŸu bugünlerde bu tanrıların alanı çok geniÅŸtir. GeçmiÅŸ toplumlar, bazen cehaletleri sebebiyle ÅŸirke düÅŸseler de kendilerine göre bir tür tek tanrı inancına sahiptiler. Fakat modern toplumda teksir’in tanrılarından baÅŸka bir ÅŸey yoktur ve bu durum tevhid akidesi ile asla baÄŸdaÅŸmaz.’ (William C.Chittick, Kur’ân ve Çağımız, Pınar yay., 2010-Ä°stanbul, s. 40-51)
Henüz yorum yapılmamış.