Sosyal Medya

Güncel

Abdurrahman Dilipak: Önce din, ahlakımızı kaybettik. Sonra da tarih idrakini! İşte gelinen nokta burası

23-06-2019 08:17

Abdurrahman Dilipak- Yeni Akit


27 Mayıs’ta Diyarbekir’de Çınar ilçesinde idim. Ä°ftar öncesi Diyarbekir’in fethinin 1380. yıldönümünü kutladık. Diyarbekir, eski adı ile Amed, miladi 27 Mayıs 639 yılında fethedildi. Bu fethin 1380. yılındayız ve bu fethin komutanı Ä°yaz b. Ganm idi. 1071 Anadolu’nun fethinin, Malazgirt’in 948. yılı. Ä°stanbul’un 29 Mayıs 1453’deki fethinin 566. yılındayız. Anadolu’da Müslümanların 3 fethi var. Ä°lki, Hz. Ömer’in emri ile Ä°yaz b. Ganm komutasındaki Diyarbekir, 2’ncisi Alparslan’ın önderliÄŸindeki Malazgirt ve 3’üncüsü Fatih’in önderliÄŸindeki Ä°stanbul. Allah hepsinden razı olsun.
 
Bir yandan çaÄŸ açıp, çaÄŸ kapattık diyoruz, bir yandan 3 fethin yaÅŸandığı bir coÄŸrafyada genç nesiller fethin ne olduÄŸunu, ne anlama geldiÄŸini bile bilmiyor. Bu toprağın tarihinden bile haberdar deÄŸiliz. Ä°ÅŸin daha da vahim yanı, sadece fetih ÅŸuuruna, idrakine düÅŸman olanlar deÄŸil, fethi sahiplenenler, savunduklarını zannedenler de bu idrake sahip deÄŸiller. Sahih bir bilgiye sahip olmayınca, sahiplendikleri tarih deÄŸil, efsaneleÅŸtirilen mefahirden baÅŸka bir ÅŸey deÄŸildir.
 
Sadece cahili deÄŸil, okumuÅŸu, ya da yöneticisi ya da yönetime aday kadroların hali de bir felaket.
 
Seven niye sevdiÄŸini, düÅŸmanlık eden niye düÅŸmanlık ettiÄŸinin farkında deÄŸil. Sadece dostlarını bilmiyor deÄŸiller. DüÅŸmanlıkları da gerçeklerle temellendirilmiÅŸ bir düÅŸmanlık deÄŸil.
 
Mesela bizimkiler, fetih diyince hep, silah, ordular, savaÅŸ akla geliyor. Öyle anlatıyorlar. Akıllara gelen “Mekke’nin fethi”, ya da Hz. Ömer zamanındaki “Kudüs’ün fethi” deÄŸil. Hiç kan dökmeden, ordular hareket etmeden, silah kullanmadan da gerçekleÅŸtirilebilir. Ä°slam tarihinin en büyük iki fethi bu ÅŸekilde gerçekleÅŸtirilmiÅŸtir. Biri Hz. Peygamberin önderliÄŸindeki, ilk kıblemizin kapılarının Müslümanlara açıldığı Mekke’nin fethi, ötekisi Hz. Ömer’in önderliÄŸinde ilk kıblemiz olan Kudüs’ün fethi!
 
Devlet, Ä°stanbul’un fethini ve Malazgirt’i sahipleniyor da, aslında Anadolu’nun fethindeki ilk kapı olan Diyarbekir’in fethi konusunda neden bu kadar ilgisiz. Anadolu’nun yurt edinmesinde, uygarlık sacayağının tepesinde Diyarbekir vardır. Anadolu’nun fethinin emrini veren kiÅŸi Hz. Ömer’dir.
 
Eyüp Sultan Hazretleri’nin vefatının 1450 yılındayız. 4 Mayıs 672’de vefat etti. Yani Diyarbekir’in 639’daki fethinden 33 sene sonradır, Eba Eyyüb el Ensari’nin Ä°stanbul’a geliÅŸi..
 
Diyarbakır’ın fethi Anadolu’nun fethine açılan ilk kapıdır. Diyarbakır, Anadolu’nun Ä°slamlaÅŸma kapısıdır, onun için Amed’in fethini kutlarken bunu bir ÅŸehrin fethi gibi düÅŸünmeyin. Amed’in fethi çok daha fazlasıdır. 
 
Kerbela 1 Ekim 680’de oldu. Eba Eyyüb el Ensari’nin vefatından 8 yıl, Amed’in fethinden 41 yıl sonra.. Kerbela’dan canını kurtaran sahabeler, 639’da Amed’i fetheden sahabelerin misafirleri oldular. Ve onların açtığı yoldan Anadolu’nun manevi fethi gerçekleÅŸti. Anadolu Ä°slamlaÅŸtı.
 
Bugün “Tek Vatan”an söz ediyoruz da, bu toprağın çocukları “Vatan”, “Yurt”, “Memleket”, “Ülke” ne demek bunların anlamını, farkını bile bilmezler. Mesela “Vatan yapmak” bir fiil olarak kullanılır, ne anlama gelir kim bilir ki! O zaman iÅŸte birileri gelir, “Selahaddin’in çocukları”nı “Haçlı ordusuna asker” yapmak için plan yapar. Sonra da birbirimize gireriz. CHP ilk günden bugüne hangi davanın davacısı idi. PKK, HDP, neyin nesi idi. Daha ötesi, saÄŸ-sol dedikleriniz soÄŸuk savaÅŸta kimin tetikçisi olmuÅŸlardı. Aynı ülkenin çocuklarını birbirine kırdırdılar ve hâlâ kırdırmaya devam ediyorlar.
 
Önce din, ahlakımızı kaybettik. Sonra da tarih idrakini! Ä°ÅŸte gelinen nokta burası.
 
Amed’in fethi sadece Anadolu’nun fethi de deÄŸil, Ä°slam’ın Balkanlar’a, Kafkaslara açılan kapısıdır. Bugünkü Azerbaycan,Tacikistan, Kazakistan, Türkmenistan ve Özbekistan hepsi bu kutlu önderlerin ayak izlerinde yürüdüler.
 
Asıl fetih kılıç ile deÄŸil ilim ile gerçekleÅŸti. Hazreti Ömer döneminde buraya ilk gelen sahabeler kılıçlarını kuÅŸanıp, kafir kellesi kesmeye gelmediler, hak dini tebliÄŸ edip kardeÅŸ olmaya geldiler. Buna engel olmak için karşılarına çıkan halk deÄŸildi, Bizans’ın askerleri idi. Ä°lk gelen sahabeler cehennem çukurunun kenarındaki insanları cehenneme odun yapmak için deÄŸil, cehennem ateÅŸinin kenarından tutup onları cennete kazanmak için geldiler. Asıl fetih, büyük fetih, insanı dirilten fetih budur. 
 
Biz bugün ÅŸehidlerin arkasından matem tutuyoruz. Åžehidlik bizim inancımızda ölümsüzlüktür. Ama halimiz meydanda. Amed batının doÄŸusu, doÄŸunun da batısındaki yerdir. Tarihin kavÅŸak noktalarından biridir. DoÄŸu ile batının buluÅŸtuÄŸu yerdir.. Zerzavan kalesi, Batının en uç noktası idi. 
 
Bugün başınıza gelen felaketlerin asıl sebebi bu hakikatleri anlamada ve Müslümanca çözüm üretmedeki karşılaÅŸtığımız zorluklardır. 
 
Zerzevan’ı kim biliyor. Göbeklitepe’yi herkes duydu. Urfa’da iki düzine Göbeklitepe var daha keÅŸfedilmeyi bekleyen!. Göbekli tepenin 25 km doÄŸusunda Hz. Adem’in yaÅŸadığı köy var; Edene köyü (Kadim Adn köyü). Kim biliyor. Zerzevan’ı da yakında duyacaksınız, çünkü GüneÅŸ Tanrısı Mithras mabedi bulundu. Mithrasçılar da Ä°lluminati’nin ilham kaynağı olan bir topluluk. 7’li sistemin Bahome’ye ait gizemi burada gizliymiÅŸ. Zerzevan kazısını yöneten Doç. Dr. Aytaç CoÅŸkun’u ziyaret ettim, epey konuÅŸtuk. Mabed’deki sigıllar ilginç. GüneÅŸ, ateÅŸ, ışık, savaÅŸ, adalet ve inancın simgesi olan semboller var. Mithras bunu temsil ediyor aslında. “Adalet” dedikse Mithras’ın adaleti tabii. 
 
 Orada kozmik bir enerji alanından söz ediliyor. Mithras inancı, Satanizm, Mecusilik ve Ezdi’likle de ilgili GüneÅŸ, AteÅŸ, Åžeytanla ilgili seremonilerin yapıldığı, ritüellerin uygulandığı bir mekan. BoÄŸa kanı içilerek yapılan bir ayinleri var. Burada Pers de var, Batı Roma da Mezopotamya da var, Kuzey etkisi de. Tabii o zamanki Diyarbakır bugünkü Urfa ve Mardin’i içine alan bir coÄŸrafya.
 
MÖ 3000’lerde Asur’lar yaÅŸamış. 605’de Nebukadnezar mabedi yıkınca, kıyamet alametlerinden birinin ilgili olduÄŸu Süleyman mabedindeki kutsal emanet sandığını kaçıran tapınağın muhafızlarının sandığı bu kalenin olduÄŸu yere getirdiÄŸi iddiaları da var, ama ne kadar ciddiye alınması gerek bilmiyorum.
 
Anadolu’nun yeniden fethi ve keÅŸfi gerekiyor. Hz. Adem’den beri meskun olan bir coÄŸrafyada yaşıyoruz. Hz. Nuh da buradaydı. Hz. Ä°brahim de. Geriye ne kaldı ki. Anadolu’nun tarihi yazılmadan insanlığın tarihi yazılamaz. Ama bizde tarih seçmeli ders. Bizde Bizans konusunda doÄŸru düzgün bir araÅŸtırma merkezi bile yok. Roma’yı da bilmiyoruz, Helen’i de, bilmediÄŸimizi de bilmiyoruz. Urfa’daki Arkeoloji müzesi hangi aklın eseri bilinmez. ViranÅŸehir Eyyüb Nebi’deki utancımız fethin idrakindeki geriliÄŸimizin bir ifadesi olarak orada durup duruyor. Aya Yorgo, Aya Sotri, Aya Ayani’yi bilen var mı? Ya da orası neden Saman Dağı (Eski Simon Dağı). Niye Musa dağı deÄŸil. “Ahir dağı”, nasıl AHIR dağı oldu. Gavur dağını, kim “Nur dağı” yaptı. Niçin, nasıl! Gavur gölü unutuldu gitti. Oradaki “Gavur” tanımı nereden geliyordu. Santa Claus’u seven niye sevdiÄŸini kızan niye kızdığını bilmiyor. Hani “Åžehre iki adam gelmiÅŸti, bir de 3’ncüsü vardı” “bir adam daÄŸdan koÅŸarak ÅŸehre inmiÅŸti” Kur’an coÄŸrafyasından söz ediyorum. Åžehir olarak nereden söz ediyorum, kimdi onlar!
 
Neyse CumhurbaÅŸkanlığı, Milli EÄŸitim Bakanlığı, YÖK, Kültür Bakanlığı ve Gençlik Spor Bakanlığı yetkilerine saygı ile arz edilir. Selâm ve dua ile.

Etiketler :

1 Yorum

  1. Raziye Ãœnal

    Haziran 25, 2019 Salı 08:16

    Selamünaleyküm Sayın Abdurrahman Dilipak kardeşim yazdığınız bu makale ile ufkumu açtınız çok teşekkür ederim Anadolu'nun yeniden silahsız fethedilmesi gerektiğine inanıyorum 2007 yılında güzel hasletler eğitim derneği'nin kurdum amacım toplumun kişilik sağlık ve başarı değerlerini yükseltmesine katkıda bulunmaktı. Kişilik değerlerinden maksat inanç ahlak eğitimi ve çocuk eğitimi sağlık başarı konu içerikleri ile birlikte ayaklarının üstünde durabilen güçlü bir toplum geliştirmek amacı mıdır. Ben sizin düşüncelerinizi makalelerinizden ne zaman okusam her zaman takdir etmişimdir. Rabbim sizden sizin gibi güzel düşünceli kimselerden razı olsun son cümlem yeniden Anadolu'yu feth edelim hep birlikte en büyük aşkım selam ve saygılarımla

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.