Sosyal Medya

Cübbeli Ahmet kaset kumpasıyla ilgili ilk kez konuştu: Bütün Çarşamba'ya dağıttılar...

Cübbeli Ahmet olarak tanınan Ahmet Mahmut Ünlü, FETÖ’nün kendisine yaptığı mahrem içerikli kaset kumpasına ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu.



Kamuoyunca 'Cübbeli Ahmet' olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, mahrem görüntülerin içerisinde olduÄŸu 400 adet CD'nin, internete sızdırılmadan önce cemaat hocalarının evlerinin kapısına dağıtıldığını açıkladı.
 
Cübbeli Ahmet olarak tanınan Ahmet Mahmut Ünlü, yıllar önce internete sızdırılan ve kendisine ait olduÄŸu iddia edilen  kasediyle ilgili çok çarpıcı açıklamalar yaptı. 
 
FETÖ’nün kendisine yaptığı seks kasedi kumpasının perde arkasını detaylarıyla anlatan, Ä°smailaÄŸa Cemaati hocalarından Ahmet Mahmut Ünlü’nün açıklamaları ÅŸöyle:
 
"400 CD'yi bütün ÇarÅŸamba'ya mısır patlağı gibi dağıttılar"
Ben deliyim, akıllıyla iÅŸ yapabilirler, akıllıyı korkutabilirler, akıllı kaybedecek bir ÅŸeylerini düÅŸünür. Benim deli iÅŸlerim var, benim Allah'a bir canım var, ne yapıyorlarsa da yapsınlar, ben bu yoldan dönmem. DiyaloÄŸa, çatmaya devam edeceÄŸim.
 
“Dediniz” ve içeri girdiniz?
 
Dedim. Çünkü ÅŸantaj… Ondan evvel internete kaset attılar. Özelde gönderdiler Ä°smailaÄŸa'ya. Beni çıkarttırdılar 1 sene evvel.
 
- Öyle mi, kasedi önceden Ä°smailaÄŸa'ya mı gönderdiler?
 
Tabii kaset gönderdiler. Onları korkuttular.
 
- Özel hayat görüntüleri mi?
 
Özel hayat görüntüleri, onlar bir ÅŸey anlamadı. Özel hayat deÄŸil, onlar uydurma. Ama uydurma olabilir. Sonra “20 yönden bu bizim hocamız deÄŸil” diye Habertürk manÅŸet yaptı. Parmağımda altın yüzük var mesela, hayatta giymemiÅŸim yani. Dünya kadar ÅŸey var ama, adam ne bilsin 70 yaşında hocaya gönderiyor. Hocaefendiler de dediler ki; buraya operasyon olacakmış, bize telefon ettiler. CD'yi götürdüler, “ben MÄ°T'tenim, JÄ°TEM'denim” diye bizim bir hocamıza verdiler. O hoca gitti bizim diÄŸer hocamıza götürdü. Orada heyet kararı aldırmak istediler; “Cübbeli dışlanmıştır” diye… Mahmut Efendi Hocamız devreye girdi, “Ahmet haram iÅŸ yapmaz” diye…
 
Onun devreye girmesiyle, istiÅŸare kurulu heyeti böyle bir karar almadı. Almak istemediler zaten ama, dediler ki, “Hocaefendi sana da zarar gelecek, sen de baÅŸka bir yerde yürüt bu tefsir çalışmalarını da.” Bana izin vermiÅŸti, Hoca Efendi adına ben yazıyordum. “Sen baÅŸka bir yerde yürüt” dediler… Karagümrük'te bir daire tuttular. ArkadaÅŸlarımızı ve ekipmanımızı oraya çektik. Bir sene kadar...
 
Sonra bu kasedi yay dedikleri, oradaki hocamızın birine. O da “Ben teÅŸhirci miyim? Ben ne anlarım; yapmış mı, yapmamış mı, ben anlamıyorum ki bundan bir ÅŸey, açamıyorum bile...” dedi.
 
Åžifreli CD göndermiÅŸler, ondan sonra imama geldiler. Ä°mama ben emniyettenim, diye geldi. Ondan sonra 1 CD daha verdiler. O CD'yi de kırdılar, attılar; Hoca Efendiler atmışlar. Ben “Bakayım bu CD aynı CD mi, bir bakayım” dedim. Sonra baktım, aynı hikaye. Çünkü ne yapıldığını bileyim hakkımda, diye…
 
Bu sefer, Sirkeci Postanesi’nden 400 tane CD’yi bütün ÇarÅŸamba’ya mısır patlağı gibi dağıttılar. Sabah kalktılar, her cemaatten hocaların evlerinin kapısındaydı.
 
 Bunu daha önce anlattınız mı?
 
Ben her ÅŸeyi anlatamadım ki, vakit bulamadım ki…
 
Çok önemli…
Tabii, tabii. Sonra gittim Gayrettepe'ye ÅŸikayet ediyorum. Kimi kime ÅŸikayet ediyorsun! Avukat aldım güya. Hey gidi, ne avanakmışım. Tüm milletin çoluÄŸuna, çocuÄŸuna, evine, ocağına, en 300 tane CD. ÇarÅŸamba kaynıyordu. Yine cemaat beni terk etmiyor. Ondan sonra, bir sene sonra internete attılar. Ä°ÅŸte 2010'un başında bunlar oldu, Ocak ayında… Hep Ocak’ta oluyor. Ä°ÅŸte 2011'in başında da internete, attılar. 

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.