Sosyal Medya

Güncel

Mehmet Acet: İstanbul adayları ‘düelloya’ nasıl hazırlanıyor?

Mehmet Acet- Yeni Åžafak



Bizim millet tartışma programlarını sever.
 
Bunun bir kültürü de oluÅŸmuÅŸ durumda.
 
Sorunlar olsa da, Türkiye’de isteyen herkesin sesini duyurabileceÄŸi, ya da sesinin duyurulmasını isteyenlerin ulaÅŸabileceÄŸi medya çeÅŸitliliÄŸi varlığını koruyor.
 
Hasbelkader 23 yıllık tecrübem, izleyicinin kimi yayına çıkardığına deÄŸil, yayına çıkardığın kiÅŸilerin ne dediÄŸine baktığını söylüyor.
 
Siyasi nitelikli programlar için bu durum, fazlasıyla geçerli.
 
Uzun süredir yolunu gözlediÄŸimiz bu türden bir yayını kısmet olursa önümüzdeki Pazar günü izleme ÅŸansı elde edeceÄŸiz.
 
Ak Parti aday Binali Yıldırım ile CHP adayı Ekrem İmamoğlu, karşı karşıya gelecek, kozlarını paylaşacak.
 
Yıldırım, karşılaÅŸmanın ‘Deplasmanda’ oynanacağının farkında.
 
Moderatör olarak üzerinde mutabakat saÄŸlanan Ä°smail Küçükkaya ile ilgili dün söyledikleri, bunun iÅŸaretlerini taşıyor:
 
“Kim olursa olsun vız gelir tırıs gider. Önemli deÄŸil. Hiç kimse hiçbir bahanenin arkasına sığınmasın. Elhamdülillah alnımız ak başımız dik” dedi.
 
Ä°smail Küçükkaya’yı Ankara’da gazetecilik yaptığı günlerden tanıyorum.
 
Böyle bir program için ismi üzerinde anlaşılması, kendisi için önemli bir paye, aynı iÅŸi yapan baÅŸkaları için de gıpta edilecek bir geliÅŸme.
 
Ama bu durum, kendisinin ağırlıklı olarak CHP seçmenini mutlu edecek yayınlar yaptığı, izleyicilerinin büyük bölümünün o kesimden olduÄŸu, haber ve sunum tercihi yaparken de aynı çevrelerin hassasiyetlerini önceleyerek hareket ettiÄŸi gerçeÄŸini deÄŸiÅŸtirmiyor.
 
Küçük bir parantez açayım.
 
Televizyon yayıncılığı iÅŸinde ‘Tarafsızlık’ ifadesi benim anlayışıma göre yerli yerini tam karşılığıyla bulan bir kelime deÄŸil.
 
Herkesin, hepimizin bir tarafı vardır.
 
Onun yerine ‘Adil olma’ ilkesini daha deÄŸerli bulurum.
 
Pazar günkü yayında Ä°smail’e düÅŸen temel görev, iki isim arasında adaleti saÄŸlamak olacak.
 
Bunu yapabileceÄŸini düÅŸünüyorum ve kendisine baÅŸarılar diliyorum.
 
Program moderatörü ile ilgili bir sürü laf ettik ama Pazar günü iki adayın nasıl bir performans sergileyeceÄŸi çok daha büyük önem taşıyor.
 
Ak Parti adayı Yıldırım, baÅŸlangıçta elde ettiÄŸi ÅŸöhret ile yaptığı iÅŸin niteliÄŸi arasında hak edilmemiÅŸ büyük uçurumlar bulunan bir baÅŸka ismi, UÄŸur Dündar’ı önermiÅŸti.
 
Pazar günü kendisiyle buluÅŸtuÄŸumuzda, bu önerinin “Deplasmansa deplasman her türlüsüne hazırım” anlamında bir meydan okuma mı olduÄŸunu sormuÅŸtum.
 
Binali bey ÅŸöyle demiÅŸti:
 
“Kimin nasıl algıladığı benim açımdan çok önemli deÄŸil. Benim tavrım açık ve net. Bu iÅŸte herhangi bir senaryo ve kurgu yok. Açıkça bir teklifte bulundum. SaÄŸ olsun, önce UÄŸur Dündar kabul etti. Ama sonra bir ÅŸeyler oldu ve böyle bir karar verdi. Canı saÄŸ olsun”
 
Kendisinin aynı baÄŸlamda konuÅŸurken kullandığı ÅŸu ifadeleri de kayda geçirelim:
 
“SaÄŸ, sol fark etmez. Bizim taraf, sizin taraf demiyoruz. Ä°stediÄŸinizi seçin, biz Ä°stanbul’u konuÅŸalım.”
 
Dün, Ak Partili Mahir Ünal ile birlikte ortak yayın görüÅŸmelerini yapan CHP Grup BaÅŸkanvekili Engin Altay’ı da aradım, hem yayın formatı hem de hazırlıklarla ilgili sorular sordum.
 
“Mahir beyle mutabakata vardıktan sonra teknik ekibe bu iÅŸi devrettik. Sorular, süre vb. konularda onlar moderatör ve adaylarla çalışmaya devam edecek” dedi.
 
“Nasıl bir strateji izliyorsunuz” diye sorduÄŸum Altay, “Ekrem beyle henüz konuÅŸmadım ama biliyorsunuz bu tür programlarda herkesin adaylardan beklentileri vardır. Burada bir adım öne geçen, bu beklentilerin biraz üzerine çıkan kazanır” dedi.
 
DoÄŸru evet, büyük ihtimal, bir adım daha fazlasını atabilen bu yarışın galibi olacak.
 
Hedef kitle Ä°stanbul seçmeni olduÄŸuna göre, hatta daha daraltılmış hedef kitle, kime oy vereceÄŸine ya da sandık başına gidip gitmeyeceÄŸine o gün itibarıyla karar vermemiÅŸ olanlar olacağına göre, adayların bu kesimlerin sorularına ikna edici yanıtlar verip veremeyeceÄŸi büyük önem taşıyacak.
 
Sorulur mu bilmiyorum ama Yıldırım ve Ä°mamoÄŸlu’na yöneltilecek iki sorunun çok deÄŸerli olduÄŸunu düÅŸünüyorum.
 
Ä°mamoÄŸlu’na;
 
“Oylar sayıldıkça büyük çoÄŸunluÄŸu neden Binali Yıldırım’ın hanesine sayıldı, bütün oylar sayılsa daha iyi olmaz mıydı” sorusu.
 
Yıldırım’a; “Aynı sonuç, yani binde 1,3’lük fark sizin lehinize çıkmış olsaydı seçimler yine tekrarlanır mıydı” sorusu.
 
Adaylar bu iki soruya da daha önce muhatap oldular kendi cevaplarını verdiler.
 
VerilmiÅŸ olan o cevaplar üzerinden benim kiÅŸisel bir kanaatim de oluÅŸmuÅŸ durumda zaten.
 
Ama önemli olan, oy tercihini hala netleÅŸtirmeyen ve belki de bu sorulara verilecek cevaplarla ikna olmaya açık halde bekleyen bir bölüm Ä°stanbul seçmeni üzerinde nasıl bir iz bırakılacağı.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.