Güncel
Ali Haydar Haksal: İslâm’ın Aydınlığında Gençlik
Follow @dusuncemektebi2
Ali Haydar Haksal- Milli Gazete
Manevi dayanaklar… Zihnî karmaÅŸanın yaÅŸandığı dönemlerde insanlar yol bulmada zorlanırlar. Çünkü ortamı belirleyen kaotik, karmaşık ve yabancılıklar. Zihinleri bulandıran karmaşık hâle getiren ÅŸey ilâhi varlığı bile tartışma konusu yapılmıştır. Ä°nsanlığın bunalımıdır bu. Yabancı düÅŸünceler bunalımlarını yayıyor ve genelleÅŸtiriyor.
Müslümanlar için Tanrı sorunu yoktur. Allah bir, Muhammed (s.a.v.) onun kulu ve elçisidir. Hıristiyanların tanrısı üçlemedir. Ä°nsansı bir ÅŸeydir. Baba, oÄŸul ve ruhulkudus… Bu kendileri için de inandırıcı deÄŸildir.
Müslümanların Ä°lâhî kaynağı olan Kur’an sarsılmaz bir gerçektir. Tartışılmaz. Bir benzeri, eÅŸi veya bir versiyonu yoktur. Nasıl gelmiÅŸse öyle duruyor, Allah tarafından korunma vaadi ile korunuyor. Bazen haberlere konu olan Hıristiyanların veya Ä°slâm karşıtı olanların Kur’an’ı yakmaları, tahrip etmeleri hiçbir sonuç deÄŸiÅŸtirmez. Kur’an, varlığıyla gene vardır. Onlar sadece kendilerini aldatmış olmuÅŸ oluyorlar kinlerinin ve öfkelerinin kurbanı oluyorlar.
Müslümanlar Kur’an’ın özü ve ruhuyla olduktan sonra, her Müslüman’da Kur’an’ın öyle ya da böyle bir yansıması olur. Yeter ki Kur’an ve sünnetin ruhuna uygun yaÅŸansın. Ä°yi örnek olan kiÅŸiler kendileri kazançlıdırlar. Ä°slâm veya Kur’an varlık olarak olduÄŸu gibi saÄŸlam ve konumu yerindedir.
Aslına sadık kalınarak sade okunuÅŸunda insana güç ve haz verir. Asıl önemli olan anlamını ve ruhunu kavramaktır. Tefsirler var. Her bir tefsir her bir Müslüman’ın bakışı ve yorumudur. Bunlar bütün olarak ele alındığında geniÅŸ açılımlı bakışa sahip olunmuÅŸ olur. Her biri farklı bir yöne göndermede bulunur. Bu, insanın arayışıdır, zenginliÄŸidir. Tefsir edenlerin algılayış sınırları farklı geniÅŸ ya da dar olabilir. Gene de en zayıf olan bakışta bile bir ÅŸeyler mutlaka bulunur. Yeter ki Ä°slâm’ın ruhundan içe dönük bakılabilsin.
Ä°nsanı asla küçümsemeyiz. Bir köylünün iman safiyeti her ÅŸeyin üzerindedir. KuÅŸku dolu bakışlardan çok daha deÄŸerlidir. Çünkü onlar sahih iman sahipleridirler. Ön yargısız, pazarlıksız, karşılıksız bir baÄŸlanıştır bu. Allah denince içlerinin yaÄŸları erir. Sıradan gibi görünse de onlar hakiki iman sahipleridirler.
DiÄŸer kültürlerin kitapları kuÅŸkulu, tartışmalıdır. Ä°ncil derken bir tek kitaptan söz etmiyoruz. Kabul gören dört Ä°ncil dışında yüzlerce Ä°ncil vardır. Hangisi hakikidir, sahihtir. Tevrat deseniz muharref bir kabala zihniyetlidir. Irkidir, insan çekiÅŸmeli ve ayrıştırmacalıdır. Müslümanların Kur’an ile ilgili zerre kuÅŸkusu yoktur. Bakmayın Batıcı zihniyete bulanmış zihni karışıklara, onlar ne aradıklarını bile bilmiyorlar. Batı ideolojisinin birer kopyasıdırlar. Batı zihniyetinin kötü taşıyıcılarıdırlar. Onlar gerçekte Teslis akidesine inanıyorlar mı? Ya da ideolojilerinde sabit kalıyorlar mı? Dünün Marksistleri bugün ne kadar Marksist. Marksizm’den MaoculuÄŸa kayış vardı, birçoÄŸu oradaydı. Bugün onların zerresi bile kalmadı. Geneli liberalizme kaydı. Antikapitalist olanlar bu gün o zihniyete mensup.
Ä°deolojik gibi görünen ayrışmalar ve çatışmaların tek nedeni artık siyasal ideolojiler deÄŸildir. Ä°deolojileri yaÅŸama biçimleridir. Alkollü, cinsel ve hatta sapkın özgürlükçü bir hayat anlayışı. Alkolün tahribatının farkındadırlar ama vazgeçemiyorlar. Kendilerine vicdanî bir sınır belirliyorlar ama birden ipin ucunu kaçırıyor dağıtıyorlar. O vicdani sorumluluÄŸun da bir anlamı olmuyor. Kaldı ki Hıristiyan kültüründe bir çocuk veya kilisede müminlerini ÅŸaraba ekmek bandırılarak vaftiz ediliyorlar. Bu, deÄŸiÅŸmez bir kuraldır. Karşı çıkanlar ise aforoz edilirler. Yani alkol onların ilk anne sütü gibidir, onunla emzirilir, onunla hayata baÅŸlanır.
Kur’an’ın insanlık için koymuÅŸ olduÄŸu ilkelerin, yasaların, sınırların hiçbiri zararına deÄŸil yararınadır. Bugün insanlığın baÅŸ belâsı olan sorunların tamamı için ilkeler, yol ve yöntemler orada belirlenmiÅŸtir. Ona baÄŸlı olarak sünnet, hadis, Müslümanların yaÅŸayışları da etkili ve belirgindir.
Henüz yorum yapılmamış.