Sosyal Medya

Güncel

Gökhan Özcan: Bayram notları

Gökhan Özcan- Yeni Şafak



''Kedinin biri bakkal dükkânına çöplenmeÄŸe girmiÅŸ, ÅŸurasını burasını yoklar koklarken, yaÄŸ bulaşığı bir törpü bulmuÅŸ. Üzerine sürülmüÅŸ olan yağı yalamaya baÅŸlamış. Yaladıkça aÄŸzının tadı artmış. Memnun, mesut. Hah, ÅŸimdi avı yakaladık, demiÅŸ. Bir müddet böyle yutkunmuÅŸ. Gittikçe iÅŸtihası artmış. Bir dereceye gelmiÅŸ ki, artık kanamaz olmuÅŸ. Ä°ÅŸin sonuna doÄŸru, inceden inceye dili acımaya baÅŸlamış, yalayamaz olmuÅŸ ve vazgeçmiÅŸ. Hızı geçip de iÅŸi anlayınca ne görse beÄŸenirsiniz? O yakalamış olduÄŸunu zannettiÄŸi av, kendi dili ve kanı deÄŸil mi imiÅŸ?”
 
(Hayat Nedir?/ Mehmed Ali Aynî/ Büyüyenay Yay.)
 
“Her ÅŸeyin hakikati Cenab-ı Hak’tadır. Burada zımnen ÅŸunu da ifade etmiÅŸ oluyoruz. Cenab-ı Hak zalim deÄŸildir. Allah’ın zalim sıfatı yoktur. Onun için edip eyleyeceÄŸi her iÅŸ, sana ilk anda kötü bile görünse, bil ki; ‘Hak ÅŸerleri hayreyler, zannetme ki gayreyler.’ Arif olan onu seyreyler. Sana düÅŸen iÅŸte o irfana kavuÅŸmaktır. Senin vazifen o. Senin Allah ile pazarlık etmek deÄŸildir vazifen; hikmeti kavrayabilmek, seyredebilmek ve o seyir içinde onun hikmetini anlayabilmek. Sen bununla mükellefsin. Gerisini Allah zaten çok hoÅŸ eyleyecek.”
 
(Aşk İle Seyretmek/Belkıs İbrahimhakkıoğlu/Sufi Kitap)
 
“Görülüyor ki, dünya hayatı kendi kendine ve ve kendi kendisinin gayesiymiÅŸ gibi ele alınırsa mutlak surette manasızdır. Ä°nsan denen yaratığa o bir bahÅŸiÅŸ olmak ÅŸöyle dursun, zulümdür, insafsızlıktır. Lakin hakikat bu görüÅŸün çok ötesinde ve güneÅŸin, daÄŸa vurduÄŸu aydınlık tarafındadır. Biz ÅŸimdi dağın karanlık tarafında bulunuyoruz. Dünyamız, baÅŸka bir dünyaya hazırlıktır. Burada bizden istenen, hayatı deÄŸerli yapmaya çalışmaktır. ‘Ölmesini bilmek’ten baÅŸka bir ÅŸey olmayan büyük imtihana hazırlanıyoruz. Ä°mtihandan sonraki sahne, ganilikle genalıkların birlikte yok olduÄŸu ve mahiyeti bizim bu dünya içindeki tasavvurumuza sığamayan, lakin her halde yaÅŸamaya deÄŸerli olan ebediliÄŸin sahnesidir.”
 
(Kültür ve Medeniyet/Nurettin Topçu/Dergah Yayınları)
 
“Modern olmak deÄŸiÅŸmez hiçbir ÅŸeyin asla olamayacağına inanmak, sürekli olarak ÅŸimdiyi kutsamak, bunun yanında da insanın sonu gelmez bir ÅŸekilde kendisini yeniden inÅŸa etmesi demektir. Bu, hayata yeniden anlam vermek, dünyayı dönüÅŸtürmek imkânı elde etmektir. Fakat bu aynı zamanda geçmiÅŸe ait olan hiçbir ÅŸeyin deÄŸerinin kalmadığı bir dünya ve insanlık durumu demektir. Bir yandan geçmiÅŸten getirdiÄŸimiz bütün iliÅŸkilerimizin, toplumsal baÄŸların çözülmesi ve terk edilmesi, diÄŸer yandan da insanların ‘iktisadiyat’ diyebileceÄŸimiz yeni bir dünyaya, iliÅŸkiler dünyasına kendilerini terk etmeleri demektir:”
 
(Nehri Geçerken/ Abdurrahman Arslan/ Beyan Yay.)
 
“EÄŸer tek bir kiÅŸi veya bir grup insan bizde iticilik veya hatta kin hissi uyandırıyorsa büyük bir olasılıkla kendi içimizde olan, fakat hoÅŸumuza gitmeyen bir tarafımızı temsil ediyorlar demektir. Bizi çeliÅŸkiye düÅŸüren muhtaç bir insan, kendi tanımadığımız ÅŸefkat ihtiyacımızı yansıtıyor olabilir. Dünyevî ve baÅŸarılı bir insanı hor görmemiz, o insanın kendimizdeki yaÅŸanmamış baÅŸarı arzusunu temsil etmesindendir.”
 
(Kalbin DönüÅŸümü/ Llewelyn Vaughan-Lee/ Ä°nsan Yay.)

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.