Güncel
Kenan Alpay: Suriye’yi yıkıp Filistin’i kurtarma planı
Follow @dusuncemektebi2
Kenan Alpay- Yeni Akit
Ä°dlib’den gelen bütün haber ve görüntülerden kan damlıyor hatta kanlı cesetler fışkırıyor. Ne var ki mübarek Ramazan ayında dahi hız kesmeyen bu modern barbarlık deÄŸiÅŸtirilmesi hiç mümkün olmayan bir kader gibi benimsenmiÅŸ adeta. Hastane, okul, mescid, fırın gibi mekânlar öncelikli hedef listesinde olduÄŸu için bu gibi yerlerden hassaten uzak duruluyor. Çoluk çocuÄŸuyla beraber bir zeytin aÄŸacının gölgeliÄŸine sığınan yüz binlerce mazlum insan bütün tehdit ve saldırılar karşısında dahi teslim olmayarak tarihe önemli kayıtlar düÅŸüyorlar.
Astana ve Soçi’de Rusya ve Ä°ran’la varılan mutabakata göre Esed rejiminin hâkimiyetinde olmayan tek bölge olan Ä°dlib ve geniÅŸ kırsalı “GerginliÄŸi Azaltma Bölgesi” ÅŸeklinde tanımlandı. TSK’nın konuÅŸlandığı 12 ayrı gözlem noktası Esed rejimi bölgesinden yapılacak saldırılara karşı bir nevi bölge halkı için koruma kalkanı oluÅŸturuyordu. Ne var ki; güya bütün takati bitip tükenmiÅŸ Esed rejimi bölgeye saldırıyor söylentileri arasında aslında ve açıkça Rusya ve Ä°ran tarafından Ä°dlib’e yönelik son derece ağır bombardımanlar yapılıyor. Rusya ve Ä°ran görünüÅŸte Türkiye ile mutabakatlar imzalamış, bölgede daha fazla kan akmasının önüne geçmek üzere yakınlaÅŸmış bölgedeki dost ve müttefik devletler gibi tanımlanıyor. Ancak bir kez daha teyid olmuÅŸtur ki; ne Rusya ne de Ä°ran’la dost olunur, ittifak edilir.
Sloganları Ä°srail’i, Silahları Suriye Halkını Hedefliyor
Bugün Ramazan ayının son Cuma’sı vesilesiyle Ä°ran’ın çaÄŸrısına icabet edecek bazı gruplar “Özgür Kudüs ve Vahdet” etkinlikleri adı altında bazı çirkin tiyatrolar tertipleyecek maalesef. Ä°ran’ın Kudüs Ordusu, Irak ve Suriye’de oluk oluk kan dökerken hiçbir utanma emaresi göstermeden atılan slogan ve oynanan müsamerelerin içeriÄŸi Filistin’le, Kudüs’le, Mescid-i Aksa’yla dolup taÅŸacak. Amerika ve Ä°srail’in nasıl büyük ve tehlikeli ÅŸeytanlar olduÄŸundan baÅŸlayacak nutuklar ve Ä°ran’ın Rusya ve Esed’le beraber emperyalizme karşı nasıl bir direniÅŸ cephesi örgütlediÄŸine dair kliÅŸe propagandalarla sürecek.
‘Kudüs Günü’ etkinliklerinde Halep’te, Åžam’da, Hama’da, Deraa’da döktükleri kanları, aldıkları canları, harabeye çevirdikleri ÅŸehirleri konuÅŸacak deÄŸiller elbette. BaÄŸdat’ı, Basra’yı, Musul’u, bir baÅŸtan diÄŸerine Irak’ı bir yandan yıkarken diÄŸer yandan nasıl da yaÄŸmalamaya giriÅŸtiklerine dair hiçbir detay vermeyecekler tabii ki. Bütün slogan, pankart ve konuÅŸmalar hiç ÅŸüphesiz geçmiÅŸten bugüne Ä°srail ve Amerika’ya bir türlü doÄŸrultulamayan silahların gücüne, askerlerin kahramanlığına endekslenecek. Uzun menzilli füzelerle, nükleer silah çalışmalarıyla, özel eÄŸitimli ordularıyla emperyalist Amerika’ya, Siyonist Ä°srail’e nasıl korku salındığına dair kahramanlık hikâyeleri dolaşıma sokulacak yine.
Peki, Ä°ran’ın Ä°slam ümmeti içerisinde itibar kazanması, dost edinmesi mümkün olacak mı? Ä°yi de Ä°ran hiçbir dönem itibar ve dost peÅŸinde olmadı ki. YaÅŸanan tecrübelere bakarak rahatlıkla ifade edebiliriz ki; Ä°ran toplumlara korku salarak saygınlık, adam ve örgütler satın alarak nüfuz casusları edinmekten baÅŸka bir gaye peÅŸinde olmadı zaten. Amerika ve Ä°ran arasında bir süredir Basra Körfezi’nde tekrar hararetlenen “ağız dalaşı” kimseyi aldatmasın.
Suriye’yi Yıkabilir Ama Suriye’de Tutunamaz
Ä°ran’ın Irak ve Suriye’de, Yemen ve Afganistan’da sergilediÄŸi askeri pozisyondan en az Rusya kadar Amerika’da memnuniyet duyuyor. Ä°ran bölge ve ÅŸartlara göre bazen Rusya’yla bazen de Amerika’yla “katliam kardeÅŸliÄŸi” yapmaktan imtina etmiyor. Bu sebeple örgüt olarak PKK-PYD’nin, askeri darbe yönetimi olarak Abdulfettah Sisi Cuntası’nın, Halife Hafter çetesinin oynak ve oportünist tutumuna benzer bir biçimde rahatlıkla hem Rusya hem de Amerika iÅŸbirliÄŸine açık pozisyonlar alıyor.
Suriye’yi baÅŸtan sona yıkıp kana boÄŸmak üzere Rusya ve Esed rejimiyle ne kadar iÅŸbirliÄŸi yaparsa yapsın Ä°ran’ın bu bölgede deÄŸil itibar ve sevgi kazanma uzun süreli olarak tutunmasına bile imkân yoktur. Rusya’nın ileri karakolu gibi hareket etse de Esed rejimi hesabına Suriye’ye on binlerce askerden müteÅŸekkil tam donanımlı garnizonlar kursa da Ä°ran bölgede bir iÅŸgal ve katliam rejiminden baÅŸkaca bir anlam ihtiva etmez, edemez. Ä°ran kan döker, can alır, yıkıma uÄŸratır ama doÄŸru düzgün istikrarlı bir düzen kuramaz asla; çünkü kendi sınırları dışındaki varlık biçimi Amerika ve Rusya’dan, Ä°srail’den çok farklı araçlara dayanmıyor.
Çaresizce Ä°dlib’e sıkışan, ağır bombardımanların saÄŸanağına, yokluk ve yoksulluÄŸa karşı onurlu bir hayat mücadelesi veren Suriyeli Müslümanların hep böyle kalacağı, kaderlerinin deÄŸiÅŸmeyeceÄŸi sanılmasın. Suriye halkı çoluk çocuÄŸuyla birlikte sürülüyor ve öldürülüyor ancak ÅŸeref ve haysiyetleri için savaÅŸmaktan da asla ödün vermiyorlar. Suriye’nin Müslüman halkına karşı açılmış çok boyutlu, çok barbar ve çok kirli bir savaÅŸ sürüyor. Ancak barbarların tırmandırdığı bu kirli savaÅŸ ne sürdürülebilir ne de kazanılabilir vasıfları haizdir.
Allah-u Teâla ve Resulü Muhammed Mustafa’ya (a.s.) inanan bizlerin üzerine düÅŸen görevler bellidir ve ertelenemez. Suriye halkının direniÅŸini Amerika’ya, Rusya’ya olduÄŸu gibi Ä°ran’a karşı da desteklemek, sahiplenmek ve zaferi için bütün imkânları seferber etmektir. Hem mazlum hem de mücahit oldukları için Suriye direniÅŸini desteklemek hem fasık hem de katil oldukları için Ä°ran’ın iÅŸgal siyasetine karşı çıkmak zorundayız. Suriye direniÅŸinin ayakta tutulması Türkiye’nin de Ä°slam dünyasının da geleceÄŸini aydınlatmak, ümitlerini büyütmektir. Suriye ve Irak halkına yönelik iÅŸgal ve katliam siyaseti yürüten Ä°ran’ın Amerika ve Ä°srail düÅŸmanlığı ahlaksızca tertiplenen bir mizansenden ibarettir. Açıktır ki, Suriye ve Irak’ı yıkarak Filistin’e özgürlük getirme mizansenine az da olsa Türkiye’de de müÅŸteri çıkmakla birlikte Ä°ran ve dostlarının ne bu dünyada ne de ahirette en küçük bir itibarları olabilir. Her kim zalimlere meylederse ateÅŸ ehli olmaktan kurtulamayacaktır çünkü.
Henüz yorum yapılmamış.