Sosyal Medya

Özel / Analiz Haber

Enver PaÅŸa baÅŸarabilseydi, Orta Asya'da neler deÄŸiÅŸecekti?

"Turan" yahut "dünya Türk birliği" gibisinden hayaller, Türkiye'de bir kesim arasında uzun yıllar bir moda ve derin bir ütopya idi ama bu hayalleri gerçek yapmak için bilfiil çalışan ve canını bile bu uğurda veren tek kişi, Enver Paşa olmuştu. Paşa, büyük bir aşkla sevdiği hanımı Naciye Sultan'a Orta Asya'dan hemen her gün yazdığı yüzlerce mektupta bu hayallerini ayrıntılarıyla anlatıyordu. İşte, Enver Paşa'nın sözkonusu mektuplarında Türkistan'dan ve hayallerinden bahsettiği bazı bölümler...



Murat Bardakçı / Haber Türk
 
Birkaç seneden buyana ne zaman "Türkistan" yahut "Orta Asya" bahsi açılsa, aklıma bir zamanlar bazı kesimlerde pek moda olan "Turan" hayalleri yahut "dünya Türk birliÄŸi" gibisinden ruyalar deÄŸil, 1910'lu senelerin en güçlü, hattâ "tek" adamı olan Enver PaÅŸa geliyor.
Enver PaÅŸa'yı hatırlamamın sebebi, hem bu gibi hayallerini gerçek yapmak için bilfiil çalışan tek kiÅŸi olmasının ve canını bile bu uÄŸurda vermesinin yanısıra, Orta Asya'dan hemen her gün kaleme aldığı ve yaptıklarını ayrıntılarıyla yazdığı yüzlerce mektubunun mevcudiyeti...
 
HASRET SATIRLARI
 
PaÅŸa, büyük bir aÅŸkla sevdiÄŸi ve o yıllarda kendisi gibi sürgünde bulunan hanımı Naciye Sultan ile diÄŸer yakınlarına gönderdiÄŸi bu mektuplarda Türkistan'ın geleceÄŸi hakkındaki düÅŸüncelerini ve hayallerini yazıyor. Oraları "kurtarmak" için neler yapacağından bahsediyor ve anlattığı bütün bu siyasî ve askerî meseleler, uzak kaldığı hanımına duyduÄŸu hasreti ifade eden cümlelerle noktalanıyor.
Enver PaÅŸa'nın torunu aziz dostum Osman Mayatepek'e ait olan bu mektuplar ÅŸimdi bende bulunuyor ve hepsini yakında bir kitap olarak çıkartacağım. Bugün, bu sayfada PaÅŸa'nın sözkonusu mektuplarında Türkistan'dan ve hayallerinden bahseden bazı cümlelerini günümüzün diline naklederek yayınlıyorum.
Mektuplarda yazılanlar, hayata geçmeleri o senelerde bile hiçbir ÅŸekilde mümkün bulunmayan hayaller olabilir.
 
SADECE BÄ°R HAYAL
 
Tarih hiçbir zaman ihtimaller üzerine yazılmaz ama, bu kural hayal kurmaya engel deÄŸildir. Dolayısıyla, "Enver PaÅŸa baÅŸarabilseydi, Orta Asya bugün bambaÅŸka görünecek, hattâ Çin'de 'Sincan' adında bir bölge bile olmayacaktı" dedim ve bu yazıyı böyle bir fantaziyi düÅŸünerek yazdım.
 
Film gibi bir hayat yaşadı
 
TÜRK tarihinde, hayatı Enver PaÅŸa kadar maceralarla dolu geçen bir baÅŸka kiÅŸi belki de yoktur.
1881'de Ä°stanbul'da, Divanyolu'nda doÄŸan Ä°smail Enver, Harbokulu'nu bitirdikten sonra Manastır'a tayin edildi ve Rum ve Arnavut çetelerle çarpıştı. Bu dönemde Terakki ve Ä°ttihad Cemiyeti'ne katıldı ve devrin hükümdarı Ä°kinci Abdülhamid'i MeÅŸrutiyet'in yeniden ilânına zorlamak için 1908'in 24 Haziran gecesi arkadaÅŸlarıyla beraber daÄŸa çıktı.
 
SARAY DAMADI GÜÇLÜ ASKER
 
Tam bir ay sonra, 24 Temmuz günü Ä°kinci MeÅŸrutiyet'in ilânından sonra "Hürriyet Kahramanı" diye isim yapan Enver Bey 1909'da Berlin'e askeri ataÅŸe olarak gitti, buradan Trablus'a geçip Libya'yı iÅŸgal eden Ä°talyanlar'la çarpıştı. Balkan Savaşı'nın patlaması üzerine Ä°stanbul'a döndü ve 23 Ocak 1913'te diÄŸer Ä°ttihadçı arkadaÅŸlarıyla beraber Babıali'yi basarak hükümeti devirdi, sadrazamlığı Mahmud Åževket PaÅŸa'ya verdirdi ve PaÅŸa'nın 12 Haziran 1913'te öldürülmesi üzerine yönetime el koyan Ä°ttihad ve Terakki'nin askeri kanadının lideri oldu. 3 Ocak 1914'te "PaÅŸa" ve "Harbiye Nazırı", daha sonra da "BaÅŸkumandan Vekili" yapılınca gücünün zirvesine ulaÅŸtı. Aynı senenin 5 Mart'ında Sultan Abdülmecid'in torunlarından Naciye Sultan ile evlenerek saray damadı oldu. Artık devletin en güçlü adamıydı, hattâ padiÅŸahtan bile güçlüydü ve Türkiye'den Avrupa'da "Enverland", yani "Enveristan" diye bahsediliyordu.
Osmanlı Devleti'nin Almanya ile müttefik olarak Birinci Dünya Savaşı'na girmesinin mimarlarından olan Enver PaÅŸa, savaşı kaybetmemizden sonra, 1918'in 1 Kasım gecesi önde gelen Ä°ttihadçılar ile beraber Türkiye'den ayrıldı.
 
MEZARI EVLÄ°YA TÜRBESÄ°NE DÖNDÜ
 
Hayatı, artık daha da maceralıydı. Kafkasya'ya, oradan da Berlin'e gitti; "Turan Ä°mparatorluÄŸu" kurma hayaliyle Rusya'ya geçmeye çalıştı, bu yolculukların ilk ikisinde tutuklandı ama üçüncüsünde Moskova'ya ulaÅŸmayı baÅŸardı. Sovyetler'den beklediÄŸi desteÄŸi göremeyince Buhara'ya gitti ve Ruslar'a karşı savaÅŸan Özbekler'i teÅŸkilâtlandırmaya çalıştı. 4 AÄŸustos 1922 sabahı Ruslar'ın saldırısına uÄŸradı ve Çegan Tepesi'nde ön safta çarpışırken Rus kurÅŸunlarıyla can verdi. Bugün Tacikistan sınırları içerisinde kalan Abıderya Köyü'ne defnedilen PaÅŸa'nın mezarı, zamanla evliya türbesi haline geldi.
Kemikleri, ÅŸehid düÅŸmesinin 74. yıldönümünde Türkiye'ye getirildi, 5 AÄŸustos 1996'da yapılan devlet töreniyle Ä°stanbul'daki Hürriyet-i Ebediyye Tepesi'ndeki anıtmezara, diÄŸer Ä°ttihadçı kader arkadaÅŸlarının yanına defnedildi.
 
Kırk milyon Türk ve Müslüman, bana "Ä°mdat, imdat" diye sesleniyor
 
Königsberg, 6 AÄŸustos 1920 
 
NaciyeciÄŸim! Güzelim!
Acaba doktorlar ne dedi? Rahatsızlığınızı sakinleÅŸtirmeye çare buldular mı? ...Ah! Elimden gelse, bir an rahatsızlığınızı gidermek için gerekirse ömrümü alsınlar. Tek, sen rahat ve mes'ud yaÅŸa! Yok, bilirim, bensiz hayat cennetde de olsa, sence hiçtir. Onun için Allah'tan afiyet ve saadetle ömrümüzün sonuna kadar birlikte yaÅŸatmasını temenni edelim.
...Naciye sen müteessir olma, aÄŸlama. Sonra ben, hayatın bundan sonraki zahmetlerine hiç tahammül edemem. Senin hiç kimsenin gözyaÅŸlarını görmeye alışmamış kalbin elbette beni aÄŸlar görmeye razı olmaz. Naciye, hem niçin aÄŸlayacaksın? Benim koca bir Ä°slâm hey'eti, Türklük, fakat bunlardan da daha mukaddes senin için çalışmaya gittiÄŸimi düÅŸün de müteessir olma. Allah'a dua et ki muvaffak olup döneyim, yahut daha doÄŸrusu kavuÅŸalım.
Seni öper, koklar, kucaklarım; çocukları da kalbime yaslarım. 
"Enver"in
 
Petersburg, 19 Åžubat 1921
 
Ruhum NaciyeciÄŸim,
...Açtığım Ä°slam ihtilâl bayrağının altında bütün Müslüman memleketleri de toplayarak Ä°ngiliz aleyhinde çalışacaklarla, yani BolÅŸevikler ile birlikte mücadeleye devam fikrinden gittikçe hoÅŸlanıyorum. Ä°nÅŸallah bu da hem Müslümanlar'a, hem memleketimize çare olacaktır.
Ah! NaciyeciÄŸim yine hayallere dalarak cicimin afiyetini sormayı unuttum. ...Aman üzülme arslancığım. DüÅŸün, ancak senin mesut ve bahtiyar olmanı duymakla biraz müteselli olacak, beni hatırla da benim için olsun gönlünün eÄŸlenmesine çalış, fakat bunu isteyen "ben"in ne kadar kıskanç ve seni ne kadar sevdiÄŸini düÅŸünmeyi de unutma.
..."Enver"in.
 
Krastavorsk, 6 Ekim 1921
 
Mukaddes NaciyeciÄŸim!
Ah! Hareketimden evvel Ba-kü'de görüÅŸtüÄŸüm Muhiddin Bey, Moskova'dan kuryemiz Muzaffer Bey'in birçok mektuplarla 4 Ekim'de Bakü'den Batum'a doÄŸru geçtiÄŸini söyleyince o kadar kederlendim ki tarif edemem. ...Naciye, bugün ÅŸöyle ilk Türkistan topraklarını uzaktan gördüÄŸümde zihnimden neler geçtiÄŸini yazamayacağım. Bakalım durum ne gösterecek. Ah! Aklım ve fikrim hep sende. Gönlüm öyle istiyor ki, sen hakikaten Enver'inle iftihar edecek bir vaziyete gelesin yahut ben öyle birÅŸey yapayım ki herkes parmak ısırsın.
..."Enver"in.
 
Buhara, 17 Ekim 1921
 
Mukaddes, sevgili NaciyeciÄŸim;
Bugün benim uzunca müddet buralarda kalacağımı anlatan evrakı hazırladım. ...Bu talimat, dünyanın istikbalinde büyük deÄŸiÅŸimlerin baÅŸlangıcı olduÄŸundan, aynen sana da bir tane gönderiyorum. DoÄŸrusu bunları yazarken ne kadar sıkıntı ve kalp azabı içinde bulunduÄŸumu bilemezsin. Bir taraftan, ÅŸahsımı tatmin için hemen herÅŸeyi bırakarak senin kucağına atılmak üzere hareketimi emreden bir ses bağırıyor. DiÄŸer taraftan, kırk milyon Türk ve Müslüman'ın ve buna baÄŸlı milyonlarca Ä°slam'ın yorgun canhıraÅŸ iniltisi bana "Ä°mdat, imdat" diye sesleniyor. Ve kalırsam, Hak ve halk nezdinde bu hizmetimin takdir edileceÄŸini hazırlıyor. Naciye, diÄŸer taraftan, senin ÅŸöyle Ä°stanbul'dan çıkmış yavrularımla boynunuz bükük olarak Berlin'de sana lâyık olmayacak bir binanın köÅŸesine iltica ettiÄŸinizi düÅŸündükçe, seni her vakit dediÄŸim gibi herkese gıpta ettirecek bir surette yaÅŸatmak ve alnını büyük bir gururla kaldırıp gezmene vesile olmak ve öyle bir harp kaybetmiÅŸ idam mahkûmu bir adamın deÄŸil, din ve milletine hakikaten fedakârlıkla çalışmış ve Allah'ın inayetine muvaffak olmuÅŸ bir adamın eÅŸi olduÄŸunu göstermek için kalacağım. Ä°nÅŸallah, pek emin olduÄŸum büyük muvaffakiyete yakında ulaşır da, o vakit ...minnet sadâları arasında
gelir, sana lâyık mevkiye oturursun. 
..."Enver"in.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.