Selahattin Demirtaş hükümetle görüşme iddiaları için ne dedi?

HDP eski eÅŸ genel baÅŸkanı Selahattin DemirtaÅŸ cezaevinden 34 gazeteci, yazar ve eleÅŸtirmenden gelen soruları avukatları aracılığıyla yanıtladı. Gazete Duvar’da yayımlanan söyleÅŸide, DemirtaÅŸ 23 Haziran’da yapılacak Ä°stanbul seçimlerine ve HDP’li seçmenin tavrına iliÅŸkin de sorulara yanıt verdi.

Gazeteci Selin Girit’in 23 Haziran’dan birkaç gün önce yapılacak duruÅŸmada tahliyesi üzerinden AKP ile HDP arasında pazarlık yürütüldüÄŸüne dair çıkan iddiaları sorduÄŸu DemirtaÅŸ, "Bizleri ucuz, ilkesiz pazarlıkların partisi olarak görmekte ısrar edenlere söyleyecek söz bulamıyorum" yanıtını verdi. AKP dahil tüm partilerle Meclis çatısı altında görüÅŸme yapılmasına da karşı olmadığını söyleyen DemirtaÅŸ “Herkese mübah olanın HDP’ye haram kılınması asla kabul edilemez” dedi. "HDP de kendi ilke ve çıkarları doÄŸrultusunda pazarlık yapabilir, bu da onun hakkıdır" diyen DemirtaÅŸ "Fakat güya benim tahliyem üzerinden HDP seçmeninin iradesini peÅŸkeÅŸ çekeceÄŸimiz iması bile nahoÅŸtur. Bu iddia o kadar boÅŸtur ki, benim 4 yıl 8 ay uyduruk bir cezayla baÅŸka bir davadan hükümlü olduÄŸumu bile göz ardı ediyorlar" ifadesini kullandı.

Selin Girit’in DemirtaÅŸ’a yönelttiÄŸi soru ve DemirtaÅŸ’ın verdiÄŸi yanıt ÅŸöyle:

“23 Haziran seçimlerinden yalnızca 4-5 gün önce, halen tutukluluk halinizin devamına neden olan yargılandığınız davanın son duruÅŸması yapılacak. Bazı medya organlarında HDP ile AKP arasında sizin tahliyeniz üzerinden bir pazarlık yürütüldüÄŸü yönünde iddialar yer aldı. Böylesi bir pazarlık söz konusu mu? 19 Haziran’da tahliye kararı bekliyor musunuz? Olası tahliyenizin HDP seçmeninin 23 Haziran’daki tercihini nasıl etkileyeceÄŸini öngörüyorsunuz?

Selin Hanım, dışarıdan nasıl görüyorsunuz bilmiyorum ama faÅŸizme karşı en güçlü mücadeleyi yürütüyor olmamıza, her dönemde en ağır bedelleri ödüyor olmamıza raÄŸmen halen bizleri ucuz, ilkesiz pazarlıkların partisi olarak görmekte ısrar edenlere söyleyecek söz bulamıyorum. Sorunuzda yer verdiÄŸiniz türden bir pazarlığı yapacak tıynette olsaydık iki buçuk yıldır burada olmazdık zaten. Demokrasinin, barışın imkanlarını artırmak, her fırsatı ilkesel bir kazanıma dönüÅŸtürmek için de AKP dahil tüm partilerle TBMM çatısı altında görüÅŸme yapılmasına da asla karşı deÄŸilim. Siyasi partilerin iÅŸi bir yandan kesintisiz mücadeleyi sürdürürken diÄŸer yandan bu direniÅŸin diplomasisini, siyasetini yapmaktır. Herkese mübah olanın HDP’ye haram kılınması asla kabul edilemez. DiÄŸer bütün partiler her fırsatta bir araya gelerek ortak çıkarları etrafında diyaloglar geliÅŸtirirken bunun adı siyaset oluyor da HDP herhangi bir partiyle diyalog kurunca bunun adı neden pazarlık oluyor? Kaldı ki, HDP de kendi ilke ve çıkarları doÄŸrultusunda pazarlık yapabilir, bu da onun hakkıdır. Fakat güya benim tahliyem üzerinden HDP seçmeninin iradesini peÅŸkeÅŸ çekeceÄŸimiz iması bile nahoÅŸtur. Bu iddia o kadar boÅŸtur ki, benim 4 yıl 8 ay uyduruk bir cezayla baÅŸka bir davadan hükümlü olduÄŸumu bile göz ardı ediyorlar. Bu tür yaklaşımlar aÅŸağılayıcı, küçük düÅŸürücüdür. Biz direne direne kazanıyoruz, dilene dilene deÄŸil. Herkesin içi rahat olsun ve bize güvenmeye devam etsin diyorum.”

ÖCALAN'IN AVUKATLARIYLA GÖRÜÅžMESÄ°

Gazeteci Hatice Kamer de, DemirtaÅŸ’a Öcalan’ın avukatlarıyla görüÅŸmesini hükümetin Ä°stanbul seçimlerinde Kürtlerin oyunu almak için bir hamle olarak yorumlayanlar olduÄŸunu belirterek “Siz bu yorumları nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz” diye sordu.

“YaÅŸanan bunca acı deneyime raÄŸmen, meselelerin bu kadar basit yaklaşımlarla ele alınmasına üzülüyorum” diyen DemirtaÅŸ ÅŸöyle devam etti:

“200 gündür açlık grevleriyle, ölüm oruçlarıyla, içerde ve dışarıda direnen annelerin kararlı duruÅŸlarıyla yürüyen direniÅŸ ruhunu, saygısızca hiçleÅŸtirmekten kaçınmak gerekir. Ä°nsanlar, ölüm sınırında ve bu direniÅŸin talebine hiç deÄŸilse saygı duymak yerine, bu talebi ve geliÅŸmeleri ucuz pazarlıkların malzemesiymiÅŸ gibi sunmak, tek kelimeyle ayıptır. Bu ÅŸekilde yazıp çizenlerden, biraz empati yapmalarını rica ediyorum. Cezaevinde (veya dışarıda) 200 gündür açsınız, her an ölebilirsiniz. Ve tam o esnada, talebinize dair olumlu bir geliÅŸme yaÅŸanıyor, siz devamının gelmesini beklerken, birileri çıkıp “Hayır hayır bu sayılmaz, bu seçim için atılmış bir adımdır.” deyip geliÅŸmeyi anlamsız kılmaya çalışıyor. Size de resmen öl demiÅŸ oluyor. Evet ayıptır, biraz vicdan lütfen. Bu soru vesilesiyle, biraz içimi dökmüÅŸ oldum sevgili Hatice, saÄŸol”

'EKREM Ä°MAMOÄžLU BÄ°R UMUT MU?' SORUSUNA YANIT

Ä°stanbul seçimlerine iliÅŸkin bir baÅŸka soru ise DemirtaÅŸ’a gazeteci MehveÅŸ Evin tarafından yöneltildi. Evin’in "Ekrem Ä°mamoÄŸlu ve CHP’nin Ä°stanbul siyasetini nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz? Ä°mamoÄŸlu, Türkiye’nin demokratikleÅŸmesi adına bir umut mu? 31 Mart’taki gibi 23 Haziran için de seçmenlere bir çaÄŸrı yapacak mısınız?” sorusuna yanıtında DemirtaÅŸ’ın “umudu kiÅŸilere baÄŸlamak doÄŸru olmaz” ifadesi dikkat çekti. DemirtaÅŸ, Evin’in sorusuna ÅŸöyle yanıt verdi:

“KutuplaÅŸtırma, öfke dili ve gerilimden usanmış topluma daha birleÅŸtirici, kucaklayan bir dille seslenmek ve bunu inanarak yapmak önemlidir. Toplum da buna deÄŸer veriyor haklı olarak. Ben dışarıdayken de çok defa söylediÄŸim gibi, umudu kiÅŸilere baÄŸlamak doÄŸru olmaz. Ä°lkelere ve bu ilkeler etrafında birleÅŸmiÅŸ daha geniÅŸ mücadele birliklerine ihtiyaç var. Herkesin demokrasi cephesi gibi kolektif yapıların oluÅŸmasına destek vermesi ve böylesi yapıların parçası olarak mücadele etmesi daha elzemdir. KiÅŸiler üzerinden yürüyen mücadeleler, demokrasi kültürünün oluÅŸmasına yeterli ve kalıcı katkı saÄŸlamaz. Sayın Ä°mamoÄŸlu’nun da mevcut pozisyonunu ve haklı halk desteÄŸini kalıcı hale getirebilmesinin yolu budur. 23 Haziran seçimine iliÅŸkin partim HDP tavrını ortaya koyuyor zaten. Benim de bundan farklı bir tutumum olmaz. GeliÅŸmeleri izleyip, neler yapabileceÄŸimizi partimle istiÅŸare edeceÄŸim elbette.”