Sosyal Medya

Özel / Analiz Haber

3 idam daha tartışılırken Suudi Arabistanda akıllarda Cemal Kaşıkçı'nın son yazısı: Arap dünyasında ifade özgürlüğü yok

3 Alimi daha hükumetin güzel işlerine (!) muhalefetten ötürü idama mahkum etmeye hazırlanan Suudi Arabistan'da akıllara Cemal Kaşıkçı'ın son yazısını geldi.



Kaşıkçı'nın yazısı:
 
Birkaç gün önce, Freedom House (Özgürlük Sarayı)  tarafından yayımlanan “2018 Dünyada Özgürlük Raporunu” internette incelerken çok vahim bir kanıya vardım. Arap dünyasında “özgür” olarak sınıflandırılan sadece tek bir ülke var. O da Tunus. Ürdün, Fas ve Kuveyt “kısmen özgür” olarak tanımlanmış. Arap dünyasının diÄŸer bütün ülkeleri raporda “özgür deÄŸil” olarak sınıflandırılmış.
 
Bunun sadece tek bir açıklaması var, bu ülkelerde yaÅŸayan Arapların konu hakkında ya hiçbir bilgisi yok ya da yanlış bilgilendirilmiÅŸler. Kendi günlük yaÅŸantılarını ve bölgenin tamamını etkileyen meseleleri alenen tartışmak bir yana, bunları kafi derecede tespit ve tarif edemeyecek durumdalar. Halkın zihni, devlet tarafından belirlenen bir programa sadık hale getirilmiÅŸ ve birçoÄŸu inanmasa da, nüfusun büyük bir çoÄŸunluÄŸu bu yalan programının birer kurbanı halindedir. Üzücü bir ÅŸekilde, bu durum pek de deÄŸiÅŸecek gibi görünmemektedir.
 
2011 baharında Arap dünyası umut doluydu. Gazeteciler, akademisyenler ve halk, ülkelerinde özgür ve parlak bir Arap toplumu beklentisi ile doluydu. Devletlerinin hegemonyasından, sürekli müdahalelerden ve sansürlerden kurtulmayı umuyorlardı.
 
Toplumlardaki bu beklentiler, birbiri ardına ya eski statükoya geri dönülmesi veya eskiden daha da kötü ÅŸartların zuhur etmesi nedeniyle hızlı bir ÅŸekilde tuzla buz oldu.
 
Sevgili arkadaşım, seçkin Suudi yazarlardan Salih el Åžehi, Suudi basınının en ünlü köÅŸe yazılarından birisini kaleme almaktaydı. Maalesef kendisi ÅŸu anda, Suudi devletine sözde zıt yorumlar yaptığı gerekçesi ile haksız bir yere kendisine verilen 5 yıllık hapis cezasını çekmektedir. Mısır hükümetinin El Masir el Yevm isimli koskoca bir gazeteye el koyması, meslektaÅŸlarımızı ne öfkelendirdi ne de bir tepkiye neden oldu. Devletlerin bu tür uygulamalarına uluslararası toplum artık mukabele etmemektedir. Bunun yerine sadece seri kınama mesajlarının ardından gelen sessizlik var.
 
Sonuç olarak da Arap devletlerine ÅŸiddeti her geçen gün artan bir ÅŸekilde medyayı susturma hususunda mutlak kontrol bahÅŸedilmiÅŸ oldu. Gazeteciler arasında bir zamanlar internetin yazılı basın üzerindeki bilgi sansürünü ve kontrolünü tamamen ortadan kaldıracağına inanılırdı. Ancak varlıkları bilginin kontrolüne baÄŸlı olan bu devletler, saldırgan bir ÅŸekilde Ä°nterneti engellediler. Ayrıca yerel muhabirleri tutuklayıp, reklam sahiplerini uygun görmedikleri yayınlara destek vermemesi için baskı altına aldılar.
 
Arap Baharı ruhunun hala yaÅŸadığı birkaç sahra hala var olmaya devam etmektedir. Katar hükümeti, “Eski Arap nizamını” desteklemek amacıyla bilgi üzerindeki kontrollerini daha da artıran komÅŸularının aksine uluslararası haber yapanları desteklemeye devam ediyor. Basının en azından “kısmen özgür” olarak betimlendiÄŸi Tunus ve Kuveyt gibi ülkelerdeki medya Arap dünyasının tümünü ilgilendiren meselelere olmasa da yerel meselelere odaklanmış durumda. Bu ülkelerin medyaları, Suudi Arabistanlı, Mısırlı ve Yemenli gazetecilerin sesini duyurmaları için kendilerine bir platform sunmaktan imtina ediyorlar. Basın özgürlüÄŸü hususunda Arap dünyasının baÅŸ tacı olan Lübnan dahi, Ä°ran yanlısı Hizbullah’ın etkisine ve kutuplaÅŸtırma çabalarına kurban düÅŸtü.
 
Arap dünyası bugün kendi “Demir Perde” vakası ile karşı karşıyadır. Aradaki park ise, bu sefer perdeyi çekenler dış aktörler deÄŸil, güç için birbirleriyle mücadele eden iç güçler. SoÄŸuk SavaÅŸ döneminde, yıllar içerisinde hayati önem taşıyan bir kuruma dönüÅŸen Radio Free Europe, özgürlük umudunun beslenmesi ve devam ettirilmesi hususunda önemli bir rol oynamıştı. Arapların da buna benzer bir aÄŸza ihtiyacı var. The New York Times ve The Washington Post, 1967 yılında International Herald Tribune gazetesinin müÅŸterek sahibi oldu. Daha sonra bu gazete dünyanın dört bir yanında seslerini duyurmak isteyenlere hizmet eden bir platforma dönüÅŸtü.
 
Benim gazetem, yani Washington Post, çalışmalarımın birçoÄŸunu çevirerek ve onları Arapça olarak yayınlayarak bir insiyatif aldı. Bundan dolayı kendilerine minnettarım. ABD’de ve Batı'daki demokrasinin karmaşık yapısını ve çeÅŸitli taraflarını tartışıp anlayabilmeleri için Arapların kendi dillerinde okumalar yapması elzemdir. Bir Mısırlı, Washington’daki bir inÅŸaat projesinin aslında ne kadara mal olduÄŸunu ifÅŸa eden bir makaleyi okuduÄŸu zaman, kendi toplumundaki benzer projelerin altında yatanları daha iyi anlayabilir.
 
VatandaÅŸların küresel hadiselerden daha iyi haberdar olabilmeleri için Arap dünyasının, eski tip tercümeye medyasının modernleÅŸtirilmiÅŸ bir versiyonuna ihtiyacı var. Bir diÄŸer önemli husus olarak, Arap seslerin duyurulması için bir bir platform sunmamız elzemdir. Araplar olarak, fakirlikten, kötü yönetimden ve yetersiz eÄŸitimden muzdaripiz. Propagandaları ile nefret yayan ulusalcı devletlerin etkisinden korunaklı, bağımsız uluslararası bir forumun hayata geçirilmesi halinde Arap dünyasındaki sıradan insanlar toplumlarının karşı karşıya olduÄŸu yapısal sorunlara daha iyi müdahale edebilecek bir hale gelecektir.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.