Sosyal Medya

Güncel

D. Mehmet Doğan: Osmanlı bir asır sonra da Kudüs’e hayat vermeye devam ediyor

D. Mehmet DoÄŸan- Karar



Bize geç görünse de tam zamanı olmalı: Dâvet Kudüs’tendi… 
 
Geçen sene bu zamanlar, yani ramazan ortaları, Diyanet Televizyonu’nundan beklenmedik bir dâvet aldım. O akÅŸamki programın konusunun Kudüs olduÄŸuna çok geç vâkıf oldum. Kendimi Kudüs konusunda konuÅŸmaya yetkili görmem elbette. Vakıa Kudüs üzerine hayli yazım vardı, bu meseleye duyarsız olmam mümkün deÄŸildi. Kudüs ve Filistin hakkında tarihî arkaplanı doÄŸru okuyarak bugünü anlamaya yönelik hayli hayli yazım var. Mesnedsiz bir Kudüs romantizmine hiçbir zaman kapılmadım.  
 
Kudüs’ü okuyarak yazmak yetmez, görerek yazmalı, diye düÅŸünürken bu ramazanın bereketi, Kudüs daveti vaki oldu. Halis Mutlu geçmiÅŸ yıllarda aynı gazetede çalıştığımız bir basın emekçisi. “Mirasımız Kudüs ve Civarındaki Osmanlı Mirasını Koruma ve YaÅŸatma DerneÄŸi” adına dâvet ediyordu.  
 
Kudüs’ün dâvetine heyecanla “evet” dedim. 
 
Mirasımız DerneÄŸi’nin Kudüs, Mescid-i Aksâ ve Osmanlı Devleti’nin bölgeye vakfettiÄŸi tarihi ve kültürel mirası korumak ve bu mirasın önemi konusunda farkındalık oluÅŸturmak amacıyla 2008 yılında kurulmuÅŸ. Dernek, Kudüs ve civarındaki Osmanlı dönemine ait tarihi cami, mescit, ev, imarethane, çeÅŸme, çarşı ve daha birçok yapı ile birlikte Mescid-i Aksâ’nın bakım ve onarım çalışmalarına destek veriyor. Ayrıca Kudüsün fakir fukarasına yardım götürüyor ve Türkiye’de Kudüs bilincinin yükseltilmesi yönünde çalışmalar yapıyor. Sa’yleri meÅŸkûr olsun!  
 
Ramazan ikliminde Kudüs yolculuÄŸunu hayâl ederdik, gerçek oldu! Kafilede birçok yazar, gazeteci, televizyoncu yer alıyor. ÇoÄŸu ile tanışıklığımız var, tanımadıklarımızı da bu vesile ile tanıdık. Türkiye’de bir araya gelme zeminlerimizin tükenmesinden yakındık. Kudüs konusunun bir fikir ve ÅŸuur ortaklığımız olduÄŸunu bir daha gördük. Hizmet ehli genç üniversite öÄŸrencileri yardım gönüllüsü olarak gurubun güzelliÄŸine güzellik kattılar.  
 
***
 
Kudüs’teki günlerimizin çoÄŸu Mescid-i Aksa’da veya yolunda geçti. Son yıllardaki en uzun yürüyüÅŸlerimizi yaptık. Kudüs’te Türkiye’yi temsil eden Anadolu Ajansı, Yunus Emre Merkezi temsilcileri ile tanıştık. Onların emekleri, gayretleri, karşılıklı tanımayı güçlendiriyor ve muhabbeti pekiÅŸtiriyor. 
 
Kudüs’te hiçbir zaman eksilmediÄŸini bildiÄŸimiz Türk/Türkiye/Osmanlı muhabbetine bizzat ÅŸahid olduk. Yeryüzünde Türkleri tanıma konusunda Kudüslülerin en ön sırada olduÄŸunu söylesek, hata olmaz. Türk olduÄŸunuzu teÅŸhis ediyorlar, sorsalar da sormasalar da ona göre davranıyorlar.  
 
Kadim ÅŸehrin iç içe geçmiÅŸ sokaklarında, çarşılarında kaybolurken hiçbir zaman tedirginliÄŸe kapılmadık. Ya bir çeÅŸme, ya bir sebil, sur kapısı, mescid, cami… iÅŸaret taşı gibi karşımıza çıktı. Gördük ki, bütün yollar Aksa’ya çıkıyor.  
 
Osmanlı bir asır sonra da Kudüs’e hayat vermeye devam ediyor. Åžehirde halen kullanılan bir hayli Osmanlı yapısı eser var. Muazzam Kudüs surları Kanunî Sultan Süleyman’ın mührünü taşıyor. Kendisi Kudüs surlarını ayaÄŸa kaldırırken, eÅŸi Haseki Hürrem Sultan da büyük vakıflarla bu ÅŸehrin halkına destek olmuÅŸ. Osmanlı vakıfları hâlâ ayakta, vakıf dükkânlar ucuz kiraları ile esnafın iÅŸini kolaylaÅŸtırıyor.  
 
Åžam kapısından girince “Åžerbetçi Mescidi” ile karşılaÅŸtık. Bir teravihi Afganî tekkesinde kıldık. Kudüs valisi Mehmed PaÅŸa 16. Asırda dört tekke yaptırmış: Kadirî, nakÅŸî, mevlevî, halvetî. Bunlar bir taraftan insanın içini güzelleÅŸtiren terbiyevî kurumlar, diÄŸer yandan dönemin sivil toplum kuruluÅŸları. Bu dört tekkeden birisi halen faal, piri fani ÅŸeyhi ile tanıştık. Duasını aldık. Afganistan’dan gelmiÅŸ, tekke ÅŸazeliye yolunda imiÅŸ. DiÄŸer tekkeler ÅŸeyhsiz kalmış.  
 
Her tekke bir külliye. Cümle kapısından girince ferahlık ve güzellik kuÅŸatıyor hepimizi. Tekkeler bizim hayatımızdan çıkarıldı, sahteleri piyasayı kapladı ve hakiki tasavvufî hayatı neredeyse kaybettik. Burada zor yok ama ÅŸartlar bu kurumların yaÅŸamasına elveriÅŸli deÄŸil. Nefs terbiyesi kavramı hayatımızdan çıkıyor. Maddeye itibarımız artıyor, sekülerlik bu gönül yapıcı gönüllü kurumları zayıflatıyor...  
 
Ramazanımıza Kudüs karıştı, ramazan daha bir ramazan oldu! 
 
Hey Kudüs! Kudüs hey! 

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.