Sosyal Medya

Güncel

Yasin Aktay: Körfezde kazan kimin için kaynıyor?

Yasin Aktay- Yeni Åžafak



Körfez’de sular yine iyice ısınıyor, kazanlar kaynıyor. Bu kazanlarda ısınan sularda kimler haÅŸlanacak o kadar da belli deÄŸil ama. Hedef Ä°ran gibi görünüyor ama ÅŸu ana kadar ABD tarafından Ä°ran’ı hedefleyen hiçbir kazanda Ä°ran haÅŸlanmamış, onun için hazırlandığı kazanlar baÅŸkalarının haÅŸlanmasına sebep olmuÅŸtu.
 
Ä°ran Devrimi yapıldığı günden beri ABD ve Ä°ran arasında bir soÄŸuk savaÅŸ var ve bu savaÅŸ defalarca sıcak çatışma eÅŸiÄŸine kadar geldi, ama hiçbir seferinde aralarında beklenen savaÅŸ patlak vermedi. Bu soÄŸuk savaÅŸ atmosferinde BaÅŸta SA ve BAE olmak üzere bütün Körfez ülkeleri kendileri için hep bir tehdit hissettiler ve bu tehdide karşı ABD ve Avrupa ülkelerinden silahlanma yarışında kaldılar.
 
ABD karşıtı Ä°ran’ın hissettirdiÄŸi her tehdit paradoksal olarak düÅŸmanı olan ABD’ye daha fazla kazandırdı, çünkü ABD bu Körfez ülkelerini Ä°ran’a karşı himaye etmenin ağır bedelini sürekli olarak tahsil etmeye devam etti. O yüzden Ä°ran tehdidi neticede ABD’ye kazandıran bir ÅŸey oldu.
 
Ä°ran tehdidinin nihai olarak yok edilmesi için ÅŸu ana kadar etkili bir adım atılmamış olması bu düÅŸmanlığın çok kazandırıyor olmasındandı. Buna mukabil ABD kendisine çok kazandıran bu düÅŸmanı hiçbir zaman ödülsüz bırakmadı. Afganistan’a ABD müdahalesi Ä°ran için önemli bir yayılma ve nüfuz alanı oluÅŸturmuÅŸ oldu.
 
Ä°ran’a karşı 8 yıl desteklediÄŸi Irak’ı iÅŸgal ettikten sonra orayı terk ettiÄŸinde Irak artık neredeyse tamamen Ä°ran kontrolünde bir ülke haline gelmiÅŸ bulunuyordu. Ä°ran hem ezeli düÅŸmanı Saddam Hüseyin’den kurtulmuÅŸ hem de onun ülkesini kendi nüfuz bölgesine katmış oluyordu.
 
Suriye’de ortaya çıkan iç savaÅŸa ABD müdahalesinin bugün Esad’ı devirmekten ziyade Esad’ı ayakta tutmak onun gerçek muhaliflerini yok etmeye matuf olduÄŸu anlaşılıyor. Bu da aslında Suriye’de Ä°ran’ın daha da yerleÅŸmesini ve güçlenmesini saÄŸlayan bir süreç olduÄŸu görüldü. Yemen’de Husilere karşı dört yıl önce kurulan koalisyonun baÅŸlattığı savaÅŸta bugüne kadar görünen Ä°ran’ın nüfuzunun artışından baÅŸka bir ÅŸey olmamış.
 
Åžimdi ise sular yeniden ısınıyor. Bu yeni kazanın altına ilk odunu Trump’ın Ä°ran’la nükleer anlaÅŸmadan çekilmesi ve yeni ÅŸartlar ileri sürerek bu ÅŸartlara uyuncaya kadar yaptırımlar uygulama kararı atmış oldu. Ä°ran Obama yönetiminin büyük bir diplomatik zafer olarak nitelediÄŸi ve dünya barışına bir katkı olarak deÄŸerIendirilen nükleer anlaÅŸmanın ÅŸartlarına uyuyordu.
 
Ancak bunu yaparken bir yandan da Yemen’de ve Suriye’de Körfez ülkelerine karşı yayılmacı-mezhepçi faaliyetlerini sürdürüyordu. Batıyla belli bir anlaÅŸma seviyesine yaklaÅŸan Ä°ran Ä°slam ülkeleri içinde soÄŸuk savaşı artırarak sürdürüyordu. SoÄŸuk Savaşı devam ettirdiÄŸi bir ülke de Ä°srail. Trump yönetimi, hem Suudi Arabistan ve BAE hem de Ä°srail’in ortak baskılarıyla Ä°ran’a karşı ağır yaptırımlarla desteklenen yeni bir soÄŸuk savaşı baÅŸlattı.
 
Bu yaptırımların ilk aÅŸamasında aralarında Türkiye’nin de bulunduÄŸu 8 ülkeye tanınan yaptırım muafiyeti 6 ayın sonunda bitince Ä°ran’ın kendi petrolünü hiçbir ÅŸeklide üretip ihraç edemediÄŸi büyük bir kuÅŸatma ÅŸartları oluÅŸtu. Ä°ran’ın gelirlerinin büyük çoÄŸunluÄŸu petrole dayanıyor oysa. Petrolünü ihraç edememesi demek ülkenin bütün maddi kaynaklarının kesilmesi anlamına geliyor.
 
Ä°ran kendi petrolünü ihraç edemeyecekse Körfez’de kimsenin de ihraç etmesine müsaade etmeyeceÄŸini, bunun için gerekirse Körfez’i kapatacağını söyleyerek meydan okudu. ABD ise buna karşılık Körfez’e “USS Abraham Lincoln Uçak Gemisi Grubu”yla birlikte “B-52” olarak bilinen bombardıman uçaklarını göndererek suları iyice ısıttı.
 
Dün Ä°ran’ın desteklediÄŸi Husiler SA’ın DoÄŸu’dan Batı sahiline petrol taşıyan boru hattını Yanbu bölgesinde insansız hava araçlarıyla vurmak suretiyle elini iyice yükseltmiÅŸ oldu.
 
Bu saldırıyla birlikte 4 yıldır içinde Amerika’nın da bulunduÄŸu güçlü bir uluslararası koalisyonun savaÅŸmakta olduÄŸu küçük bir grup olan Husilerin hala gerektiÄŸinde Suudi Arabistan içlerine kadar saldırılar gerçekleÅŸtirebilme kapasitesi ÅŸaşırtıcı bir sürpriz olarak ortaya konmuÅŸ oldu.
 
Ä°ran’ın kendi petrol ihracı önlendiÄŸinde kendisinin de karşısındaki ittifakın üyesi olarak SA ve BAE’nin petrol borularını hedef alabileceÄŸi mesajı da verilmiÅŸ oldu.
 
Bundan daha önemlisi yıllardır Ä°ran tehdidi dolayısıyla savunma için silahlanmada dünyanın parasını ABD’ye aktaran SA’ın Husilerden gelen bir insansız hava aracı saldırısına karşı bu kadar savunmasız yakalanmış olması.
 
Bu durum ÅŸu havada ciddi bir tartışma konusu. Trump’ı böbürlene böbürlene, SA’ı nasıl koruyor olduÄŸunu söylerken dinlemiÅŸtik. Bu olayda ABD Suudi Arabistan’a savunma desteÄŸi mi vermedi, bu destek yeterli mi gelmedi? Her iki soru da mevcut durum için SA’ın ABD ile iliÅŸkilerini gözden geçirmesini gerektiren türden.
 
Åžayet yeterli gelmediyse, ABD’ye bu kadar para aktarmanın ne gereÄŸi var?
 
Yok savunma sistemi var ve yeterliyse o zaman kasıtlı olarak karşılık verilmemiÅŸ demek ki, belki Ä°ran tehdidini olduÄŸundan daha fazla gösterip daha fazla parasını almanın yolunu açacaktır.
 
Veya ABD önceki bütün krizlerin sonunda Ä°ran’a bir hediye çıkardığı gibi 4 yıldır SA-BAE-Mısır koalisyonunca hiçbir mesafe kat edilmemiÅŸ Yemen’i Ä°ran’a sunmak üzere hazırlıyor demektir.
 
Bu koalisyonun yerinde olsam Ä°ran için ABD kazan kaynatıyor diye hiç sevinmezdim, zira o kazanda hala kimin haÅŸlanacağı belli deÄŸil.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.