Sosyal Medya

Kürsü

Abdurrahman Dilipak: Bu üslup, bu gidişatla, kim kazanırsa kazansın, Siyaset kaybeder, Türkiye kaybeder

10-05-2019 07:47

Abdurrahman Dilipak- Yeni Akit


SaÄŸdan soldan bir sürü bilgi yağıyor. Ä°nsan neye inanacağını ÅŸaşırıyor. Biri Ä°mamoÄŸlu’nun kol saatinin resmini göndermiÅŸ. O fiyata da saat var mı bilmiyorum. Ne saatlermiÅŸ bu saatler! Para kasada durduÄŸu gibi durmuyormuÅŸ meÄŸerse. Hani ÅŸarap için derler ya, “ÅžiÅŸe’de uslu durur, fazla içen kudurur.” Bunu para için ÅŸöyle uyarlayabilir miyiz: “Kasada uslu durur, haram yiyen kudurur”
 
Biri yazmış: “Ä°mamoÄŸlu mal varlığını açıklasın” diyor. Bakın bu iddiaların iddiacısı deÄŸilim. Herkes neyle karşılaÅŸacağını bilsin.. EÄŸer yetim malına el uzatmışlarsa, karşılığını görürler. Her ÅŸeyi gören, duyan, bilen, hüküm sahibi bir Allah var. Bir din günü var. Misgal-zerre kadar iyilik yapan da görecek karşılığını, kötülük yapan da. Ä°ftira eden de görecek günü, iftiraya uÄŸrayan da! “Zalimler için yaÅŸasın cehennem.” DeÄŸilse, kimse üstüne alınmasın bu sözleri. “Para onda çok” diyor, tanıdığım biri. Orada oturuyor. “Bataklığa inÅŸaat ruhsatı”  diye not düÅŸmüÅŸ. “Mevcut, yerine seçilen baÅŸkan onun gizli kasası” diyor. CHP’lileri de yakından tanıyor bu arkadaÅŸ ve diyor ki: “Esenyurt eski belediye baÅŸkanı N. KadıoÄŸlu’nu araÅŸtırıyorlar. Damat üzerinden gidecekler. ErdoÄŸan’ı vurmak için B. Yıldırım’ın oÄŸlu üzerinde çalışıyorlar.” KeÅŸke hepimiz hatamızdan dönsek, tevbe etsek bazı iÅŸlerden. Neden inatlaşıyoruz.
 
Bana bunları anlatana göre, istisna kaideyi bozmaz ama, “bu iÅŸlerde neredeyse temiz kimse kalmadı”. “RüÅŸvet almadığı kimse kalmadı.” Sosyal media’da yazılıp çizilenler zaten artık hesaba kitaba gelmiyor. Bir arkadaÅŸ facebook’dan, Ä°mamoÄŸlu’nun karakol basma görüntülerini göndermiÅŸ, Kanal 24’den. BaÅŸkanın adamlarının “Bonzai satıyor” suçlaması ile birçok masum insanı iÅŸinden-yerinden ettiÄŸini söylüyor. Ä°mamoÄŸlu Karadenizli ya, Karadenizliler de bölünmüÅŸ. “Ä°mamoÄŸlu yalnız deÄŸil” diyor. Kim kimden habersiz yapıyor ki, yapabilir ki bu iÅŸleri! Bir belediye baÅŸkanı bu iÅŸleri yapıyorsa, genel merkezi bu iÅŸlerden habersiz olamaz. Milletvekilleri de, il teÅŸkilatları da.  AK Partililer de Ä°mamoÄŸlu için dosya hazırlıyorlardır. Bir arkadaÅŸ “CHP’li belediyeler, Büyükçekmece’de Akgün’le ilgili bilgi - belge” soruyor. O da Trabzonlu. Bu konularda ne kadar çok Trabzonlunun adı geçiyor. Akgün de Ä°mamoÄŸlu da Trabzonlu imiÅŸ.
 
Biri “Çebi’den baÅŸlasınlar” diyor. “Beylikdüzü - Gürpınar belediye baÅŸkanı akıl hocaları idi, bunlar onun açtığı yoldan ilerliyor” diyor ötekisi. Bu iddialara inanmak istemiyor insan. Kimsenin daha çok günah iÅŸlemesi beni mutlu etmez. Ama bunlar olmuÅŸsa, bilsinler ki, siyaset, onlar için “dua ile istenen bela”ya dönecek, onlar kim ise! Bugünler daha fırtına öncesi sessizlik. Bunun arkası gelecek. GS’nin aylık toplantısında konuÅŸulanları duydunuz deÄŸil mi! Allahım bize, zalimler topluluÄŸuna karşı güç ve kuvvet ver. Sabır ver bize.
 
Ben bu karmaÅŸa, kavgadan rahatsızım. Aslında AK Parti de, CHP de yıpratılıyor. Yeni bir siyasi oluÅŸum için zemin oluÅŸturuluyor. Sadece iç politika yeniden dizayn edilmiyor, kapsama alanı içinde Ä°srail de var, Kıbrıs da. Ege de var. Biz gözlerimizi teröre ve Suriye’ye çevirdiÄŸimiz bir zamanda bölgede baÅŸka ÅŸeyler de oluyor. Ama iç siyasi cedel’den çevremizde olup bitenleri bile göremiyoruz.
 
Ben bu süreçte öfkeyle kalkanların zararla oturacaklarını düÅŸünüyorum. Öfke aklı zail eder. Ben “seçimi nasıl kazanırız” diye bakmıyorum. Bu çok açık ve net. “Allah’ın rızasını nasıl kazanırız” ona bakıyorum. “Bir kiÅŸi ya da topluluÄŸa olan öfkemizin bizi onlar hakkında adaletsizliÄŸe sevk etmemesi gerektiÄŸine” inanıyorum. “Haklı olmak, kimseye haksızlık etme hakkı vermez”. Haksızların da hakları olabilir. Bize düÅŸen adil ÅŸahidler olmaktır. Tamam yanılabilirim ama, ilkem bu. “Zalim babam da olsa, mazlum düÅŸmanım da olsa”. Ben birçok konuda “Bize hayır gibi gelen ÅŸeylerde ÅŸer, ÅŸer gibi gelen ÅŸeylerde hayır olabileceÄŸine” inanıyorum.
 
“CHP ve AK Parti’yi yenide dizayn edecekler, onun için tarafları birbirine kırdıracaklar” diyor birileri. Yani bir operasyon yiyor olabiliriz.
 
ÅžiÅŸedeki cin çıktı. Pandora’nın Kutusu açıldı. Ortalık çamur deryasına dönecek. “Ä°mamoÄŸlu” diye sokaÄŸa çıkan sanatçılar, tencere - tava çalanlar daha durun, bakın, neler olacak. Bu iÅŸe ecinniler karıştı. ABD, AB, NATO, FETÖ, HDP, herkes bu iÅŸe bulaÅŸtı. Herkes Makyevelist oldu sanki. Rakiplerini yıpratma, caydırma, bastırma için kimse merhamet etmeyecek. Elinden geleni arkasına koymayacak.
 
Biri not göndermiÅŸ. “Ä°mamoÄŸlu’nun Portakal üzerinden Soros’la baÄŸlantılı” olduÄŸunu söylüyor. Fox Tv benden alıntı yapıyor ya, onu hatırlatıyor bir yandan arkadaşımız. Ä°mamoÄŸlu - FETÖ iliÅŸkisinden söz eden var, Aziz Sancar ile  iliÅŸkisinden, ABD ile temasından söz eden var.
 
Oda Tv, A. Ä°hsan KarahasanoÄŸlu’yla olayı farklı okumamız üzerinden bizim karşı karşıya geldiÄŸimizi söylüyor. Bunu görünce hemen Twitter’den ÅŸu mesajı attım: “DeÄŸil mi saflarımız sık, istikamet doÄŸru. Ben fikrimin misyoneri deÄŸilim. Beni okuyan Ali Ä°hsan kardeÅŸimi de okusun. Kendi kararını kendi versin. Kimse kafasını kimseye kiraya vermesin. Biz karşı karşıya gelmeyiz. Farklı düÅŸünüyor olabiliriz. Yanılabiliriz de. Bize doÄŸru gelen yanlış, yanlış gelen doÄŸru da olabilir. Bunlar akli konular. Karşı karşıya deÄŸil yan yanayız. Kurul yanlış teÅŸkil edilmiÅŸse esasen mevcut durumdaki ihtilaftan önce esas olan bu konuda yasa yapıcı iradenin endiÅŸesini esas almak gerekir. Bu da seçimin temel güvenliÄŸidir.
 
YSK gerekçeli kararı açıkladı. Ben müracaata baÄŸlı olarak talepleri incelerim diyor. O zaman buyurun yeni talep geldi. Bu dar yorum sebebiyle bu iÅŸler bu kadar uzadı. Onun için “Efradına cami, aÄŸyarına mani” dedim. YSK “Ä°lçeler için ihtilaf sonucu deÄŸiÅŸtirecek nitelikte deÄŸil” diyor. Onun için ilçelerde iptal kararı vermemiÅŸ, ama toplamda Anakentte sonucu deÄŸiÅŸtiriyormuÅŸ. Buradan yola çıkınca, o zaman doÄŸrudan bu olguya dayalı yenileme kararı verilirdi, ama bu defa bunu seçim kurullarının teÅŸkilindeki hukuksuzlukla iliÅŸkilendiriyorsunuz. Bakın bu karar baÅŸka alanlara da sirayet eder. GeçmiÅŸ seçimlere de uzar bu. Ben bunun mantığının açıklanması gerektiÄŸini söylüyorum. AK Parti lehine sonuç oluÅŸturacağı düÅŸünülerek kendi içinde “sirayet marazı” taşıyan bir kararı niye savunayım. Zaten YSK kararı ÅŸöyle ya da böyle kesin.
 
AK Parti yönetimi herkesi kazanacağız diyor, ama öte yandan, sokaktaki, Media’daki ve sosyal media’daki, “öl de ölelim, vur de vuralım” kafasındaki  “kapı kulları” herkese saldırıyor.
 
Geçen gün Nihat Genç bu konuyu ele almış. Genç diyor ki: “Sandık Kurulu BaÅŸkanlarını ben atamadım, suçlusu da ben olamam.” Bakın bu iÅŸ bu hali ile “kara mizah” halini aldı. Kimse Ramazan Ramazan milletin sinir sistemi üzerinde trampet çalmasın. Kimse hiçbir zaman “Korka korka ve dürüstçe doÄŸruları söyledim” demesin bu memlekette. Hep birlikte bu korkuları üretenlerin üzerine gidelim. RüÅŸvetçilerin, hırsızların üzerine gidelim.
 
Bu üslup, bu gidiÅŸatla, kim kazanırsa kazansın, Siyaset kaybeder, Türkiye kaybeder. Kim kazanırsa kazansın, ben kaybederim!
 
Sahi, bugün gelinen noktada Borsada, piyasada, dövizde durum ne. Sahi, Ramazan’da gıda fiyatlarındaki artışın asıl sebebi muhtekirler mi, maliyet artışı mı, tüketimdeki artış mı!
 
Neyse, durum bu. “Dili yok kalbimin ondan ne kadar bizarım.” Bilmem derdimi anlatabildim mi. “Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az!”
 
Bakın bu iÅŸler ahlaki bir zemine çekilemezse, ortalık çamur gölüne dönecek. Bu iÅŸ burada bitmeyecek. Tartışma, baskılar, meydan okumalar devam edecek. Olan millete, olan memlekete olacak. Bu dil deÄŸiÅŸmeli. Bu üslub deÄŸiÅŸmeli, bu mantık deÄŸiÅŸmeli.
 
Bu arada geçen günki yazımda, “Sahi KılıçdaroÄŸlu, Gül ve Ä°srail maslahatgüzarı ile ne görüÅŸtü, geçtiÄŸimiz günlerde.” Sanki Gül Ä°srail maslahatgüzarı ile görüÅŸmüÅŸ gibi bir anlam da çıkıyor. Bu iddia daha önce günlük bir ulusal gazetede çıkmış ve tekzip edilmiÅŸ. Akit Tv’de sunucu arkadaÅŸ böyle bir haber olduÄŸunu söyleyince bu ifadeyi daha sonra köÅŸemde dile getirmiÅŸtim. Abdullah Gül konuyla ilgili olarak aradı ve Filistin konusundaki hassasiyetini dile getirdi ve “asla böyle bir görüÅŸmenin olmadığını” söyledi. Düzeltir, özür dilerim. Selâm ve dua ile. 

Etiketler :

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.