Sosyal Medya

Özel / Analiz Haber

Ramazan Risaleleri



Sezai Karakoç: Siz sanmayın ki, oruçta yalnız siz susar, siz acıkırsınız. Oruç da susar, oruç da acıkır

Oruç, hiç gecikmeden, yolunu ÅŸaşırmadan, tam saatinde, dinç ve genç, tarihin dinamizmini de özünde gaybın bir üfleyiÅŸi gibi taşıyarak geldi. Mademki geldi, onu iyi tanımak gerek.

 

 
 
 
Mehmet Akif: Yâ Rab, ÅŸu muazzam Ramazan hürmetine
 
Yâ Rab, ÅŸu muazzam Ramazan hürmetine,
Kaldır aradan vahdete hâil ne ise; 
Yâ Râb, ÅŸu asırlarca süren tefrikadan
Artık ezilip düÅŸmesin ümmet ye’se.
Mâdâm ki verdin bize bir rûh-i nevin...
Yâ Râb, daha bir nefha-i te’yîd insin!
 
 
 
Nuri Pakdil: Ä°nsan emeÄŸini, oruçla, bir kez daha kutsadık
 
“Ä°slâm öÄŸretisiyle açıkça anlarız evrensel bir iÅŸlevimiz olduÄŸunu, iÅŸlevimizin bizim için bir varoluÅŸ koÅŸulu olduÄŸunu. Evrensel bir umut yüreÄŸimizi doldurur iÅŸte oruçla. Ä°slâm öÄŸretisinin tüm ilkeleri evrensel içerikli ilkelerdir. Bu ilkeler, müslümanı eÄŸiterek, onu evrensel yükler taşımaya hazırlar. Ä°nsancıldır bu ilkeler. EzilmiÅŸleri, hakları yenenleri, yoksulları, özgürlük savaşımcılarını, emekçileri savunur Ä°slâm öÄŸretisi. Bu öÄŸretiye göre, insan ancak çalışmasının karşılığını görebilecektir, emeÄŸinin karşılığını alabilecektir. Oruç, Ä°slâm öÄŸretisinin temel ilkelerini gözlerimizin önüne koydu yeniden, uyardı bizi. Ä°nsan emeÄŸini, oruçla, bir kez daha kutsadık."
 
 
 
Necip Fazıl'ı Ramazan'da ağlatan hediye karpuz
 
Adem Çevik'in derlediÄŸi 'Edebiyatımızda Ramazan' kitabında yer verilen yazarlardan birisi de Üstad Necip Fazıl Kısakürek. Kısakürek, Ramazan ayında zindanda geçirdiÄŸi günlerden birinde kendisi üzerinde tesiri oldukça derin olan bir anısını aktarır...
 
 
 
Ä°smet Özel: Ramazan’ı folklorik hüviyetinden kurtarmak ve onu Müslümanların anlamıyla zenginleÅŸtirmek elimizdedir
 
Ramazan Müslüman için bir yoÄŸunluk dönemidir. Bütün bir yıl özlemi çekilen bir zaman parçası olması düÅŸünülür Ramazan’ın. Ama yaÅŸadığımız medeni çerçeve bize Ramazan’ı ne zihni melekelerimiz ne yoÄŸunlaÅŸmış Ä°slâmi titizliÄŸimiz açısından gerçek anlamıyla yaÅŸatmıyor.
 
 
 
 
Åžair Yahya Kemal'in oruç hüznü
 
Anam “ Arife günü kuÅŸlar kurtlar oruç tutar, Ramazan’ı oruçla uÄŸurlayın.” der; beni ve kardeÅŸlerimi son gün oruca niyet ettirirdi. Ramazan gelince herkesten önce sahur sofrasına yaklaÅŸan bizlerdik halbuki. Sahuru yer ama oruç tutmazdık. Arife günü bir gün de olsa oruç tutmanın huzur ve neÅŸesini yaÅŸardık.
 
 
 
Mustafa Kutlu: Bizden sonra gelen nesiller de bize soracak? Eski Ramazanlar nasıldı, diye...
 
Åžimdilerde yaÅŸadığımız zaman içinde bayramlar nasıl tatil ile bir izdivaç yaptı ise, Ramazan da o zaman kavrayışımızın dışına çıktı.
 
 
 
Kemal Sayar: Ramazan; hayatı yavaÅŸlatmanın; insanı maddi meÅŸguliyetlerden arındırarak asli varoluÅŸuna döndürmenin fırsatlarından biridir
 
Ramazan’ı bir yavaÅŸlama ve içe bakma ayı olarak görüyorum. Ramazanı modern zamanın hızlı akışına vurulmuÅŸ bir sekte, bir mola veya bir silkiniÅŸ imkanı olarak deÄŸerlendirebiliriz. Ä°nsan gündelik zamanın dışına çıkmak suretiyle kendi içine daha fazla bakar. Maddi meÅŸguliyetlerden arınarak asıl varoluÅŸuna döner. Bu yönüyle Ramazan, eÅŸyadan uzaklaÅŸmak, varlığın özüne varmak için çok güzel bir imkan sunar bizlere. Ä°nsan aç kalmak ve maddi zevklerden uzak kalmak suretiyle hayatın sadece haz ekseni etrafında dönmediÄŸini fark eder. Apayrı bir düÅŸünme ve varoluÅŸ boyutuna geçmekle hayatın sadece maddi duyguların tatmini olduÄŸunu öngören modern medeniyete bir baÅŸkaldırı halini alır Ramazan. Ayrıca dünyanın baÅŸka köÅŸelerinde de coÅŸkuyla yaÅŸanması bizi görünmez baÄŸlarla birbirimize baÄŸlar.
 
 
 

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.