Sosyal Medya

Özel / Analiz Haber

İsmet Özel: Ramazan’ı folklorik hüviyetinden kurtarmak ve onu Müslümanların anlamıyla zenginleştirmek elimizdedir

Ramazan Müslüman için bir yoğunluk dönemidir. Bütün bir yıl özlemi çekilen bir zaman parçası olması düşünülür Ramazan’ın. Ama yaşadığımız medeni çerçeve bize Ramazan’ı ne zihni melekelerimiz ne yoğunlaşmış İslâmi titizliğimiz açısından gerçek anlamıyla yaşatmıyor.



Hayatımıza Müslümanca ihsaslarımızı körletecek unsurlar sokmuÅŸ medeniyet. En çok Ramazan aylarında hissediliyor bu.
 
Birkaç mahya, teravih namazları, pide güllaç gibi bazı iÅŸaretleri var günümüz Ramazanı’nın. Lâkin bu iÅŸaretler, bilhassa büyük ÅŸehirlerde, köÅŸeye sıkıştırılmış bir geleneÄŸin iÅŸaretlerinden öte bir etkinliÄŸe sahip deÄŸil. Ramazan, günümüz Müslümanları tarafından birçok ÅŸeyi yeni baÅŸtan düÅŸünme için bir fırsat olarak deÄŸerlendirilmiyor; gelen ve geçen bir “ay” o da, üstelik ne zaman gelip ne zaman gittiÄŸinde bile ortak görüÅŸ sahibi deÄŸil Müslümanlar.
 
Ramazanlarımızın Ä°slâmı açıdan yetersiz donatımda bulunuÅŸu
 
Bir yanda medeniyet, bir yanda Müslümanlar var. Her ikisi de Ramazan için müsbet hali canlı tutmuyorlar. Belki Müslümanlar kabahati medeniyete yüklüyor; ama gerçekten öyle mi? YaÅŸadığımız hayat bu, öyleyse içinde bulunduÄŸumuz durum kaçınılmazdır; madem Ä°slâm dışı ve düÅŸmanı bir medeni yapı içindeyiz, bunun kaçınılmaz sonucu Ramazanlarımızın Ä°slâmı açıdan yetersiz donatımda bulunuÅŸudur, diyebilir miyiz?
 
Diyemeyiz, bana kalırsa. SaÄŸlıklı bir Ä°slâm cemaati meydana getirmek ve bu vasıtayla Ramazan'ı ve bütün zamanları Ä°slamca en uygun, en yeterli biçimde kullanmak için Müslümanlar dışındaki bazı insanlar özel ortam hazırlığı yapmayacaklar elbet. Müslümanlar kendileri o ortamı doÄŸuracaklar, besleyecekler ve hâkim kılacaklar zamana ve mekâna.
 
Ramazan geldi diye hepimize ferdî endiÅŸelerimizin ötesinde bir canlanma doÄŸdu mu?
 
Zamanı ve mekânı biz Müslümanlar kendi ölçülerimizle bir anlama kavuÅŸturduk mu? Yani, bugünkü medeniyetin “zaman” anlayışının sınırlarını yarıp, bunu Ä°slâmi bir temelde yeniden edindik mi? Zamanı kullanırken bizim Müslüman olarak herhangi bir kâfirden farkımız yoksa, elbet Ramazan'ı bir yoÄŸunluk dönemi, Ä°slâmi titizliÄŸin bir bahçesi olarak kavrayamaz, yaÅŸayamayız. Bakın ne dedim? Zamanı kullanmak! Bu ibarede modern çağın endiÅŸelerinin kokusunu duymuyor musunuz? Müslüman zamanı kullanır mı acaba, yoksa zaman içinde bir durum ve tavır mı alır? Sözgelimi, ikindi vaktinin bir bölümünü namaz kılmak için mi kullanıyorsunuz, yoksa ikindi girince namaz kılmayı mı düÅŸünüyorsunuz?
 
Ve mekân... Kılık kıyafetlerimizden el hareketlerimize kadar kapladığımız yerde takındığımız tavır. Bütün bunlar Müslümanca bir hayatın kasıtlı sonuçları mı, yoksa bizi mecbur tuttukları bir mekânı biz kendimizinmiÅŸ gibi kabul ederek mi yaşıyoruz? Ramazan geldi diye hepimize ferdî endiÅŸelerimizin ötesinde bir canlanma doÄŸdu mu? Samimiyetle cevap verin. Kendi yüreÄŸimizi bir baÅŸka yüreÄŸe açarak baÅŸlattığımız bir zaman, ve bu yüreklerin bir konaklama yeri olacak bir mekân...
 
Ramazan’ı folklorik hüviyetinden kurtarmak ve onu Müslümanların anlamıyla zenginleÅŸtirmek elimizdedir, ÅŸartların elveriÅŸsizliÄŸi bazı ÅŸeylerden kaçmak için bahane olarak kullanılsa bile...
 
Ä°smet Özel, Yeni Devir, 30 AÄŸustos 1978

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.