Güncel
Mehmet Ocaktan: AK Parti 31 Mart mesajını masaya yatıracak mı?
Follow @dusuncemektebi2
Mehmet Ocaktan- Karar
Yeni sistemin oylandığı 16 Nisan referandumu çok tartışıldı, kimi çevrelerde bazen açıktan, bazen de fısıltı halinde ‘aslında evet çıkmadı ama’ gibi absürtlükler bile tartışıldı... O günlerde gerek iktidar bloÄŸu, gerekse muhalefet cephesi kendi açısından sandığın mesajını deÄŸerlendirdi. Sonuç itibariyle yeni sistem halkın onayını aldığı için, özellikle iktidar partisi sandıktan çıkan mesajın ayrıntılı analizini yapmayı o gün itibariyle çok da önemsemedi. Nasıl olsa maksat hasıl olmuÅŸtu...
Oysa Ä°stanbul, Ankara ve Ä°zmir gibi büyükÅŸehirlerde ‘hayır’ çıkması göz ardı edilebilecek bir durum deÄŸildi. Nitekim 31 Mart seçimleri çok net bir ÅŸekilde ortaya koydu ki, referandum sonuçlarının verdiÄŸi mesaj analiz edilmeye muhtaç bir durummuÅŸ.
Åžimdi 31 Mart’ın sonuçları ortada, iktidar bloÄŸu baÅŸta Ankara olmak üzere Ä°stanbul, Ä°zmir, Adana, Mersin ve Antalya’yı kaybetti, bazı büyükÅŸehirleri ise kıl payı kazandı. Mesaj son dere açık ve net; iktidar bloÄŸu büyükÅŸehirlerde kan kaybediyor.
Hepimizin bildiÄŸi klasik tarife göre siyasi partiler kendi politikaları ve hedefleri istikametinde topluma projelerini anlatırlar, nasıl bir ülke hayali kurduklarını en net haliyle ortaya koyarlar. Bunu yaparken de toplumun taleplerini, beklentilerini öncelikle dikkate almak durumundadırlar.
Bu temel hedefler her parti için olmazsa olmaz bir nitelik taşımaktadır ama, esas önemli olan toplumsal deÄŸiÅŸim dinamiklerini doÄŸru okumaktır. Her ne kadar Türkiye yönetim anlamında dünyadaki deÄŸiÅŸimi okuyup, ekonomik ve demokratik kalitesini arttırmada hatırı sayılır bir mesafe kaydedememiÅŸ olsa da, toplumun dinamik kesimleri küresel deÄŸiÅŸimi daha dikkatle izliyor ve siyasal davranışlarını ona göre belirliyor. Dolayısıyla bu dinamik kesimlerin hedefleri, beklentileri siyasetin önündedir ve analiz edilmeye muhtaçtır.
31 Mart’ta sandıktan çıkan mesajı okumaya çalıştığımızda görürüz ki büyükÅŸehirlerdeki okuyan, toplumda katma deÄŸer üreten, Türkiye’nin ve dünyanın nereye gittiÄŸini biraz olsun görmeye çalışan, olup bitenleri sorgulayan insanlar giderek AK Parti’den uzaklaÅŸmakta ve en önemlisi de sandıkta genç kuÅŸakların birinci tercihi artık AK Parti deÄŸildir, buna bizzat muhafazakar ailelerin okuyan çocukları da dahil...
Çünkü 2011’e kadar toplum nezdinde kendisini cazibe merkezi haline getiren AK Parti özgürlükler, insan hakları, hukukun üstünlüÄŸü gibi deÄŸerleri eskisi kadar önemsemiyor. Parti yeniden demokratik deÄŸerleri önemseyen bir yapılanmayı kendi içinde gerçekleÅŸtirmeden toplum nezdinde bir cazibe merkezi haline gelmesi de pek mümkün gözükmüyor.
EÄŸer AK Parti toplumdaki yeni deÄŸiÅŸimleri ve sandığa yansıyan mesajı deÄŸerlendirme ihtiyacı hissederse, (ki deÄŸerlendirmek zorundadır) iÅŸte o zaman büyükÅŸehirlerdeki dinamik kesimlerin neden giderek kendisinden uzaklaÅŸtığını ve yeni arayışlar içinde olduÄŸunu öncelikle sorgulamalıdır. Bu iç muhasebeyi yapmadan uçağın burnunu havaya kaldırmanın ne yazık ki imkan ve ihtimali yoktur.
Åžu ana kadar gerçek anlamda muhasebe yapma yönünde bir iÅŸaret henüz ortaya çıkmış deÄŸil. Partinin bütün mekanizmaları, hala Ä°stanbul seçimini nasıl iptal ettirebiliriz noktasına odaklanmış bulunuyorlar.
Oysa Ä°stanbul seçiminin yenilenmesi hem bu muhasebeyi geciktirecek, hem de bu yeniden seçimin doÄŸuracağı travmanın sonuçlarını telafi etmek çok daha zor olacaktır.
KeÅŸke parti içinde, eÄŸer hala kalmışsa iradi bir akıl, bu gidiÅŸatı rasyonel siyasetle izah etmenin mümkün olmadığını görse ve AK Parti’nin temelini oluÅŸturan reformist kimliÄŸine dönüÅŸü baÅŸlatabilse...
Henüz yorum yapılmamış.