Güncel
Altaylı: Soylu 'İstanbul’da seçim tekrarlanırsa AK Parti’nin adayı Binali Bey olacak' dedi
Follow @dusuncemektebi2
Habertürk yazarı Fatih Altaylı'nın aktardığına göre İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "İstanbul’da seçim tekrarlanırsa AK Parti’nin adayı Binali Bey olacak. Kesin" dedi.
Habertürk yazarı Fatih Altaylı'nın 'Kime yediriyorsunuz bunları!' baÅŸlıklı yazısının ilgili bölümü ÅŸöyle:
"Eski meslektaşım Sevgili Esad Pala, Ä°çiÅŸleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Çukurca’ya yapacağı geziye davet etmek için arayınca bin dereden su getirdim ne yalan söyleyeyim. Siyasetçilerle gezilere katılmaktan çok hoÅŸlanmıyorum nedense. Sonunda gazetecilik aÅŸkı ağır bastı, dönem olarak Süleyman Soylu’ya sormak istediÄŸim pek çok sorunun olduÄŸu bir dönem olduÄŸu için “Gelelim bari” dedim. Ä°yi ki de gitmiÅŸim.
Uzunca bir zamandır DoÄŸu ve GüneydoÄŸu’ya gitmiyordum. En azından il merkezleri dışına çıkmamıştım. Önce Yüksekova Havaalanı'na uçtuk. DaÄŸların ortasında, denizden epey yüksekte, inmesi kalkması maharetli pilotlar gerektiren bir havalimanı. Oradan karayoluyla önce Yüksekova merkezine gittik. Çünkü Bakan soylu orada bizi bekliyor olacaktı. Gittik ki, Bakan çıkmış esnaf dolaşıyor. Gayet de rahat. O dükkan senin bu dükkan benim geziyor.
ZIRHSIZ BAKAN
Ziyaretler bitince Çukurca için yola döküldük. Konvoydaki bütün araçlar zırhlı. Ben hemen kendimi bir Mercedes’e attım. 6. dereceden zırhlı. Tüm araçlar öyle neredeyse. Bir tek Volkswagen bir minibüs var zırhlı olmayan. Onda da Bakan Süleyman Soylu var. Anlamadım niye ama öyle. Açıkçası Çukurca’ya niye gittiÄŸimizi bilmiyorum. Ama yoldayız. Hakkari’ye bahar gelmiÅŸ. Karlar erimiÅŸ, Zap Suyu coÅŸmuÅŸ. Yaklaşık 130 kilometrelik yol boyunca yolda askeri kontrol noktalarının olduÄŸu her yerde durduk. Bakan askerlerle kucaklaşıp öpüÅŸtü. Sonra devam ettik. En sonunda Çukurca’ya 3-4 kilometre kala yol kenarında, Zap’ın kıyısında bir doÄŸa sporları merkezine geldik. Gençler daÄŸ bisikleti yapıyor, azgın Zap’ın nispeten daha az azgın kıyı tarafındaki ceplerde rafting yapalar ve bir de Ä°ran ile Türk takımları arasında paintball savaşı. MeÄŸer Türkiye paintballda Avrupa ve Dünya ÅŸampiyonlukları kazanmış. Bilmiyordum orada öÄŸrendim.
ÇUKURCA’DA KARADENÄ°ZLÄ° LOKANTACILAR
Ardından Çukurca merkezine gittik. Çok hoÅŸ bir restoran. Sahipleri üç Karadenizli arkadaÅŸ. Çukurca’ya spor tesisi ihalesini alıp, inÅŸaata gelmiÅŸler. SevmiÅŸler, yerleÅŸmiÅŸler. Bir de restoran açmışlar. Åžahane. Yanlarında çalışanlar ise Çukurcalı genç kızlar ve erkekler. “Deli misiniz çocuklar, burada ne iÅŸiniz var?” dedim. “Yok abi Karadenizliyiz” dediler gülerek. Yemekler ÅŸahaneydi. Özellikle de kadın budu köfte.
Yemek sırasında Bakan Soylu ile üç beÅŸ kelam etme fırsatı buldum. Tabii ki ilk sorum “Ä°stanbul Seçimi tekrarlanırsa Binali Bey’in aday olmayacağı ve onun yerine sizin aday olacağınız dedikodusu doÄŸru mu?” diye sordum. “Hayır doÄŸru deÄŸil” dedi, “Ä°stanbul’da seçim tekrarlanırsa AK Parti’nin adayı Binali Bey olacak. Kesin” dedi. Israr ettim. “Kesin olmasa kesin demem. Adayımız Binali Bey olacaktır ve biz de bütün gücümüzle onu destekleyeceÄŸiz” dedi. Bakan Süleyman Soylu’nun tavrından anladığım Ä°stanbul seçimlerinin tekrarlanacağını düÅŸünüyor.
Ä°lk kez beraber olduÄŸum Süleyman Soylu’da gördüÄŸüm en önemli özellik ÅŸu oldu: Tam bir politik varlık. Her ÅŸeyle ilgileniyor, tüm dertleri dinliyor. Halkın içine giriyor, herkese dokunuyor, sorunları not ediyor, danışmanlarına dağıtıyor. Benim gibi AK Parti'ye pek de yakın olmayan bir gazeteciyi de gezisine çağırıp, sohbet etmekten kaçınmıyor, hatta samimi yanıtlar vermekten kaçınmıyor. Ve çok çalışkan. Seversiniz veya sevmezsiniz. Bilemem ama Sezar’ın hakkı Sezar’a. Durmak bilmiyor.
Bakan Soylu ile yemek sırasında Çukurca’ya oldukça yakın bir bölgeden, sınırdan üç askerimizin ÅŸehit olduÄŸu haberi geldi. Bir anda herkesin tadı kaçtı. Bakan Soylu yemekten kalkarak, ÅŸehitlerimizin getirildiÄŸi hastaneye gitti ve Çukurca seyahatimizi orada noktaladık. Bakan Soylu’nun kısa gezisi sırasında dikkatimi çeken ÅŸey ise “Hükümete yakın medya” deyince ilk akla gelen gazetelerden hiç kimsenin geziye katılmamış olmasıydı. Bunu da aklımın bir kenarına not ettim. Niyeyse.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
En tehlikeli yalanın kendimizin söyleyip kendimizin inandığı yalan olduÄŸunu bildiÄŸimiz zaman..."
Henüz yorum yapılmamış.