Sosyal Medya

Güncel

'Türkiye'yi ve Kıbrıs Türklerini denklem dışına itmek çözüme katkı sağlamaz'

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı:- 'Türkiye'yi ve Kıbrıs Türklerini denklem dışına itmek, bu bölgede ne istikrara ne barışa ne de mantıklı çözümlere katkı sağlar'- 'Hangi model olursa olsun Rum tarafı, siyasi eşitlik ve kararlara etkin katılımımız konusunda retçi bir tutum ve inkar içerisinde olmaya devam ediyor'- 'Haklılığımızın verdiği güçlülükle yolumuza devam edeceğiz. Sahada ve masada



Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) CumhurbaÅŸkanı Mustafa Akıncı, Türkiye'yi ve Kıbrıs Türklerini denklem dışına itmenin, bölgede istikrara, barışa ve mantıklı çözümlere katkı saÄŸlamayacağını bildirdi.

CumhurbaÅŸkanı Akıncı, KKTC'de DışiÅŸleri Bakanı Mevlüt ÇavuÅŸoÄŸlu'nun da katıldığı "Küresel Gazeteciler Konseyi Medya BuluÅŸması" etkinliÄŸinde konuÅŸtu.

Akıncı, Kıbrıs sorunu var olduÄŸu sürece çözüm çabalarının sürdürülmesinin yanı sıra KKTC'nin daha iyi ve güzele ulaÅŸma uÄŸraşının da devam ettirilmesi gerektiÄŸini ifade etti.

KonuÅŸmasında, Rum tarafının son dönemlerde ortaya koyduÄŸu tutuma yönelik eleÅŸtirilerde bulunan Akıncı, Rum tarafının bir kavram kargaÅŸası yaratma içerisinde olduÄŸunu belirtti.

Akıncı, "Farklı ortamlarda farklı kiÅŸilere farklı söylemlerde bulunan bir (Rum) lider (Nicos Anastasiadis) var karşımızda. Yeri geldiÄŸinde iki devletli çözümden bahsediyor, yeri geldiÄŸi zaman konfederasyon diyor. Sonra buraya geliyor 'Kıbrıs'ta gevÅŸek federasyon' diyor. Benimle buluÅŸtuÄŸu zaman 'Hayır gevÅŸek federasyonu kastetmedim, o merkezi olmayan federasyon' diyor." ifadelerini kullandı.

Rum tarafının, sonrasında bir baÅŸkanlık sisteminden bahsetmeye baÅŸladığını hatırlatarak, "BaÅŸkanlık sistemi konusunda uzun zamandır bir uzlaÅŸma var. Aniden bir baktık Rum tarafı, parlamenter sistem olsun, dönüÅŸümlü baÅŸkanlık yerine dönüÅŸümlü baÅŸbakanlık olsun demeye baÅŸladı." ÅŸeklinde konuÅŸtu.

BaÅŸkanlık konusunun daha önce de ortaya atıldığını, halihazırda yeni unsur içermediÄŸini söyleyen Akıncı, ÅŸunları kaydetti:

"Hangi model olursa olsun, Rum tarafı siyasi eÅŸitlik ve kararlara etkin katılımımız konusunda retçi bir tutum ve inkar içerisinde olmaya devam ediyor. Daha önce kabul ettiklerini bile inkar eder bir noktaya geldi. Anastasiadis, Crans Montana'nın açılış konferansında bakanlar kurulunda kararlara Kıbrıslı Türk bakanların da etkin katılımını, en az bir olumlu oy ilkesini kabul ettiÄŸini deklare etmesine raÄŸmen bugün bunu bile inkar noktasına geldi. Devletin fonksiyonel olmaktan çıkacağını iddia etmeye baÅŸladı."

Akıncı, Anastasiadis ile 26 Åžubat'ta yaptığı son toplantıda, kendisine "Enerji politikalarını bile Kıbrıs Türkleri için hayati görmüyorsunuz. Merkezi olmayan federasyondan bahsediyorsunuz. Daraltalım merkezin yetkilerini, kanatlar daha güçlü olsun, bizim buna bir itirazımız yok." dediÄŸini aktardı.

Rum tarafının, hem enerji politikalarında hem de mali politikalarda Kıbrıslı Türklerin hayati çıkarları olduÄŸunu görmezden geldiÄŸini dile getiren Akıncı, Rumların Kıbrıs Türk tarafının etkin katılımını kabul etmek istemediÄŸine dikkati çekti.

Akıncı, uluslararası toplumun bu konulara iliÅŸkin tutumunun da yanlış olduÄŸunu ve Kıbrıs'ta çözüme yardımcı olmadığını belirterek, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:

"Avrupa BirliÄŸi (AB) süreci yaÅŸandığı zaman, özellikle 2002-2004 arasında Rumların tek başına AB üyesi olmasına neden olan yanlışlar ve hatalı politikalar, bugün doÄŸal gaz alanında tekrarlanıyor. Rumlara 'Bu sizin hakkınızdır, kazılara ve araÅŸtırmalara devam edebilirsiniz' deyip, arka sıvazlayıcı tavırlar sürdükçe ne yazık ki ne Kıbrıs'ta ne de DoÄŸu Akdeniz'de istikrara ve barışa yardımcı olunmamaktadır. BirleÅŸmiÅŸ Milletler, AB ve diÄŸer büyük devletler olsun bu konuda büyük yanlış içerisindedirler. Kıbrıslı Türklerin de hakkı var deyip iÅŸi geçiÅŸtirmeye çalışıyorlar. Ama eÄŸer bu bir haksa ve haktır elbette, iÅŸin başından, sonuçlandırma aÅŸamasına kadar birlikte yürütülmesi gereken bir süreçtir. Yoksa 'Rumların hakkıdır, yapacak ve kazacak. EÄŸer ileride bir gün çözüm olursa o zaman Kıbrıslı Türkler de hakkını alır' deyip, topu bilinmez bir geleceÄŸe atmak sanıyorum ki yanlışların en büyüÄŸüdür."

- "Sahada da haklarımızı korumanın yollarını bulacağız"

Akıncı, DoÄŸu Akdeniz'de akılcı bir yöntemle Türkiye güzergahını da dikkate alarak doÄŸal gaz konusunda iÅŸ birliÄŸi yapmanın en tutarlı yol olduÄŸunu daima gündeme getirdiklerini belirtti. Akıncı, "Türkiye'yi ve Kıbrıs Türklerini denklem dışına itmek, bu bölgede ne istikrara, ne barışa ne de mantıklı çözümlere katkı saÄŸlamaz." deÄŸerlendirmesinde bulundu.

Kıbrıs meselesine iliÅŸkin haklı ve tutarlı tavırlarını hem masa hem de sahada sürdürmeye devam edeceklerini vurgulayan Akıncı, sahada da haklarını korumanın yollarını bulacaklarını söyledi.

Akıncı, bu faaliyetlerden dolayı rahatsızlık duyanlar olduÄŸuna iÅŸaret ederek, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:

"Onlara söylediÄŸimiz ÅŸudur; 'Rum tarafı bu giriÅŸimleri yaptığınızda neredeydiniz? Onlara ne dediniz veya ne diyeceksiniz? Onlara bir ÅŸey yoksa, bizim yaptığımız bir aksiyona karşı bir reaksiyondur aslında. Rumların tavrını dengeleme siyasetidir. Haklarımızı koruma siyasetidir. Bunun da baÅŸka bir yolu yoktur. Siz araÅŸtıracaksınız, biz de araÅŸtıracağız. Kıbrıs Türkleri olarak bu konuda Türkiye ile iÅŸ birliÄŸi içerisindeyiz."

Türkiye'nin 2 sondaj gemisi satın aldığını ve bu gemilerin yeri ve zamanı geldikçe görevini ifa edeceÄŸini söyleyen Akıncı, "Görevlerini ifa etmeye de baÅŸladılar zaten. Haklılığımızın verdiÄŸi güçlülükle yolumuza devam edeceÄŸiz. Sahada ve masada güçlü olmaya devam edeceÄŸiz. Sahada güçlü oldukça masada da daha güçlü olacağız." diye konuÅŸtu.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.