Güncel
Kenan Alpay: MHP hemen hiçbir proje üretmeden sadece artan/arttırılan gerilim üzerinden merkezi bir konuma oturmaktadır
Follow @dusuncemektebi2
Kenan Alpay- Yeni Akit
Son iki haftamız “Kızgın demiri soÄŸutma ve Türkiye Ä°ttifakı” çıkışının Devlet Bahçeli’yi üzmeye matuf, MHP’yle kurulan Cumhur Ä°ttifakı’nı tedirgin edecek bir alternatif arayışı olmadığını, asla olamayacağını uzun uzun izahları dinlemekle geçti neredeyse. Hatta öyle ÅŸeyler söylendi ki; tarih boyunca Cumhur Ä°ttifakı’nın misli menendi bulunmayan bir model olduÄŸunda baÅŸlanıp ortada siyasi manada seçime veya koalisyona yönelik hiçbir projenin zinhar akıllara bile gelemeyeceÄŸine dair teminatlar verildi.
Yanlış anlamıyorsam epey bir zamandır Hükümeti destekleyen medya organlarında Cumhur Ä°ttifakı’nı destekleme yönündeki söylem ve duruÅŸlarda CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan ve AK Parti temsilcilerinden daha ziyade Bahçeli ve MHP sözcülerinin söylem ve duruÅŸları daha çok öne çıkıyor, belirleyici oluyor. Tabii, daha güçlü ve kitleleri etkilemek bakımından mesajlar Bahçeli ve MHP sözcülerinden geliyorsa yapacak bir ÅŸey yok. Ancak ölçüsüz ve günü birlik derme çatma planlar dâhilinde öne çıkarılan bu söylem ve mantık içinde sonuçları ağır olabilecek birkaç stratejik mahsur barındırıyor.
Neden Fayda-Zarar Hesabı Yapılmasın?
En önemli mahsur AK Parti’yi söylemi, kadroları ve teÅŸkilatıyla kendi başına toplumu kuÅŸatabilir bir parti iddiasından uzaklaÅŸtıran bir zaaf görüntüsü yaratmasıdır. Ä°kincisi buna baÄŸlı olarak ittifak iliÅŸkisinin bağımlılığa dönüÅŸtüÄŸünü ilan eden göstergelerin artışıdır. Üçüncüsü de sadece dış politikayı deÄŸil diÄŸer partilerle iliÅŸkileri ve parti içi dengeleri dahi MHP’ye bakarak hizalayan bir görüntü giderek ağırlık kazanmaktadır.
DiÄŸer taraftan MHP hemen hiçbir proje üretmeden sadece artan/arttırılan gerilim üzerinden merkezi bir konuma oturmaktadır. Oy potansiyelinden de teÅŸkilatlanma gücünden de çok daha fazlasıyla siyasetin kodlarını belirlemekte, kamuoyunun nabzını istediÄŸi gibi yönlendirebilme imkânlarını elinde tutmaktadır. Nihayet AK Parti eliyle ÅŸunca senedir baÅŸta Anayasa ve Ceza Kanunu, eÄŸitim öÄŸretimde kışla mantığının seyreltilmesi, Kemalist sembol ve törenlerle toplumun terbiye edilmesine son verilmesi gibi yapılan pek çok reform ve ileri adım ittifak ruhunun gölgesinde kalmıştır.
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın konuÅŸmaları AK Parti teÅŸkilatları ve toplumda ne kadar heyecan uyandırıyor? Eskisi gibi mi verdiÄŸi coÅŸku? CumhurbaÅŸkanı’nın konuÅŸmaları heyecan dalgası oluÅŸturması, ikna etmesi ve güven vermesi bakımından daha mı az yoksa daha mı fazla bir etki oluÅŸturuyor? Bu konuÅŸmaların MHP lideri Bahçeli tarafından desteklenmesi ve takviye edilmesi dengeleri ne yönde ve nasıl etkiliyor acaba? Bu soruları her bir önemli geliÅŸme için ısrarla sormak ve objektif bir biçimde cevabını aramak gerekiyor. Çünkü medyada çizilen tabloyla toplumsal tablo uzaktan yakından ilgili, iliÅŸkili deÄŸil.
Kimler Bu Duvarın Tuğlası Olur?
Seçimlerin bir hafta öncesinde Yenikapı Mitingi’ne çıkarken Tansu Çiller ve Mehmet AÄŸar’la verilen fotoÄŸraflar kamuoyu nezdinde hangi duyguları harekete geçirmiÅŸtir mesela? Bankaların batıp Borsa’nın çöktüÄŸü 5 Nisan Kara ÇarÅŸamba’yı da Türkiye’deki faili meçhul cinayetler döneminden 27 Nisan e-muhtırasında oynadığı role deÄŸin son 20-25 yılı hatırlayanlar, bilenler açısından Çiller ve AÄŸar’la aynı karede gözükmenin manası hiç de hayra alamet deÄŸildi elbette. Peki, gazete manÅŸetlerine resimler eÅŸliÄŸinde “Semra Özal da Cumhur Ä°ttifakı’nı destekleme kararı aldı” haberleri yazarken “kokanapapatyalar” mazisinin bıraktığı kirli, itici ve dağıtıcı algıyı akledecek makul bir adam da mı yoktu ortalıkta?
Mesaj nasıl alındı, alınan mesaj nasıl ve ne kadar pratiÄŸe geçti bilemiyoruz. Fakat Kızılcahamam’da yapılan deÄŸerlendirme toplantısında CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın konuÅŸmasında ÅŸu iki cümle de geçti: “Gün 82 milyon olarak tıpkı bir duvarın tuÄŸlaları gibi birbirimize kenetlenme günüdür. Cumhur Ä°ttifakı ortak paydanın lokomotifidir, en büyük temsilcisidir.” Bir duvarın tuÄŸlaları Kur’an-ı Kerim’den öÄŸrendiÄŸimiz çok güzel bir metafordur.
KardeÅŸlerin birliÄŸini, bütünlüÄŸünü, kaynaÅŸmasını ve düÅŸmanlarla bu ÅŸekilde mücadele etmesini öÄŸütlerken yapılan benzetmelerden biridir. Propagandayı ve enaniyet gösteri yapmayı bir tarafa bırakarak sorulması gereken soru ÅŸudur: Bir duvarın tuÄŸlaları olarak bir araya gelinmesi gerekenlerle bir araya gelmek için ne kadar çaba sarf ediliyor? Soruyu bir de tersinden soralım isterseniz: Bir duvarın tuÄŸlaları olmayacağı belli olanlarla bir araya gelmemek için yeterince direnç gösteriliyor mu?
Görülen o ki “ortak paydanın lokomotifi” gibi iltifatlarla Cumhur Ä°ttifakı’ndan baÅŸka bir arayış, alternatif veya müzakere süreci yaÅŸanmayacağı daha güçlü bir biçimde deklare edilsin istenmiÅŸ. Olabilir elbette. Ä°yi ama MHP’ye veya AK Parti’nin MHP’yle iliÅŸkisine yönelik eleÅŸtirileri en baÅŸtan mahkûm eden, kötü niyet ve nifak alameti sayan, hiçbir surette muhasebesini yapmaya veya daha makulünü aramaya müsaade etmeyen blokaj hangi akla ve mercilere hizmet ediyor acaba? Kimi FETÖ veya PKK itirafçısı, kimi Maoculuktan veya ulusolculuktan kimi de gece kulüplerinden devÅŸirilmiÅŸ trollerin aÄŸzına bakarak siyasal ittifakları kurmaya ya da bozmaya, toplumla iliÅŸkileri düzenlemeye kalkışmak intihardan farksız bir seçenektir.
Çiller ve AÄŸar’la bir tek fotoÄŸraf karesi düzeyinde bile olsa topluma takdim edilen imajın hiçbir faydası olmamıştır ama zararı çok olmuÅŸtur. Bahçeli ve MHP’yle FETÖ ve PKK’ya karşı mücadele ortak paydasındaki birliktelik ise kısmi bir faydası olmakla beraber kamuoyunda azımsanamayacak düzeyde dağıtıcı, güvensizlik ve takatsizlik telkin edici bir etki oluÅŸturmuÅŸtur. AK Parti duvarını eskisi gibi saÄŸlamlaÅŸtırmak istiyorsa ithal veya devÅŸirme, suni ve makyajlı tuÄŸlalara kesinlikle güvenmesin. Kenetlenmesi gereken ve temeli oluÅŸturan tuÄŸlaları itibarsızlaÅŸtırarak, karikatürize ederek ve ahlaksız trollere yem ederek kardeÅŸlik deÄŸerlerini hepten tüketmenin, doÄŸal enerjiyi heba etmenin âlemi yok. Duvarı oluÅŸturan tuÄŸlaları söküp söküp attıkça mevcut ittifak edilgenliÄŸe ve bağımlılığa dönüÅŸecek, bir süre sonra da tükeniÅŸe sürükleyecektir.
Henüz yorum yapılmamış.