Sosyal Medya

Güncel

Müslümanlar usturlabı nasıl tanıdı?

Müslüman bilginlerin geliştirdiği astronomi aleti usturlabı tanıyor muyuz?



Ä°nsanoÄŸlu, gökyüzünü dikkatli bir ÅŸekilde incelemeye baÅŸladıktan kısa zaman sonra bazı gökcisimlerinin diÄŸerlerinden farklı bir görünüme sahip olduÄŸunu keÅŸfetti. DiÄŸerlerine oranla daha parlak olan ve dünyanın etrafında dönüyormuÅŸçasına bir his uyandıran bu gökcisimlerine gezegen adı verildi.
 
Dünya merkezli evren tasavvuru
 
Kepler’in, gezegenlerin elips ÅŸeklinde bir yörüngeye sahip olduÄŸunu ispatlamasına kadar geçen sürede, Yunan filozoflarının iddiasına göre mükemmel geometrik ÅŸekil olması sebebiyle küreyi ve onun bir biçimi olan daireyi ön plana çıkarmalarıyla, bu gökcisimlerinin dairesel bir yörüngede döndüÄŸünü ortaya atması ve iddianın Batlamyus’un ‘taşıyıcı çember’ ve ‘epicycle’ teorileri ile geliÅŸtirilmesi ile 1543 yılında Kopernik’in ‘Göksel Kürelerin Devinimleri Üzerine’ isimli eserinin yayınlanacağı zamana dek insanlar Dünya merkezli evren telakkisini tasavvur etmekteydiler.
 
'Gökler' ile 'Yer'i birbirine baÄŸlayan astronomi
 
Ä°nsan algısında mükemmel bir konumda bulunan gökyüzünün (Ay-üstü âlem) yaÅŸam üzerine etkide bulunduÄŸuna inanılması, astroloji olarak bilinen ve uzun zaman boyunca astronomi ile içiçe olan bilim dalının da temellerinin atılmasına sebep oldu. (Bu noktada ÅŸu açıklamayı eklemek yerinde olacaktır: Astroloji bilim dalının temelinin atılması, o dönemde yaÅŸayan insanların bilimsel bir amaç uÄŸruna gözlemlerini gerçekleÅŸtirdiÄŸi anlamına gelmez. 1687 yılına kadar, insanların yapmış olduÄŸu eylemler bilim adı verilen çalışmalar olmasından ziyade doÄŸa felsefesi olarak adlandırılmalıdır.)
 
Gökyüzü ile yeryüzü arasında bir baÄŸlantının olduÄŸuna duyulan inanç, gökcisimlerinin yıl içindeki farklı konumlarının belirlenmesine ve kaydedilmesine yol açmıştır. Bu tespit ve kayıt iÅŸlemleri için insanlığın ilk dönemlerinden itibaren çeÅŸitli aletler icat edilmiÅŸtir ki bu aletler içerisinde Müslüman astronomların kullandığı usturlab en göze çarpanı idi.
 
Müslümanlar usturlabı tanıyor
 
Ä°slam-öncesi menÅŸei olan astronomi aleti usturlab, Antik Yunan'da icat edilmiÅŸ ve 9. yüzyıldaki MaÅŸâallah isimli bir bilginin imzasını taşıyan Arapça risale ile Müslümanlara tanıtılmıştır.
 
Kutup noktasını görüÅŸ noktası alarak Ay, GüneÅŸ, gezegenler ve yıldız kümelerinin irtifalarını, üzerinde bulunan koordinat çizgileriyle tespit ederek kullanılan usturlab, kullanımının oldukça kolay olması dolayısıyla astronomiye olan ilginin artırılmasında etkin rol oynamıştır.
 
Yıldızların konumunu belirlemenin yanında, daÄŸların yüksekliÄŸini, kuyuların derinliÄŸini ve vakti (zamanı) tayin etmede kullanılması ile birçok uygulama alanına sahip olduÄŸunu gördüÄŸümüz bu aletin Müslüman bilginler tarafından geliÅŸtirilmesine oldukça önem verilmekteydi.
 
Mevcut en eski usturlab ise Ä°sfehan menÅŸeli olup, 10. yüzyıla kadar geri götürülen usturlabdır. Ali bin Halef (10.yüzyıl), el-Bîrûnî (10./11. yüzyıl), Zerkâlî (11.yüzyıl), Muzaffer Åžerefüddin Tûsî (12./13.yüzyıl) ve Câbir ibn Eflah (13.yüzyıl) usturlabın geliÅŸtirilmesinde rol oynayan en önemli bilginler olarak karşımıza çıkar.
 
Batlamyus ile Kopernik arasındaki -özellikle Müslüman astronomların oldukça faal olduÄŸu- dönem boyunca astronomi alanındaki geliÅŸmelerin az zikredildiÄŸi günümüzde, Müslümanların geliÅŸtirilmesinde büyük rol oynadığı dönemin en önemli astronomi aletlerinden usturlabın tanıtılması, Avrupa Rönesansını doÄŸuran bilginlerimizin çalışmalarının daha çok zikredilmesine vesile olabilecektir diye ümid ediyoruz.
 
Dünya Bizim

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.