Sosyal Medya

Kürsü

Abdülhamid Güler: Sinemanın gücü ve ABD’de bir ‘Müslüman Süper Kahraman’

Libya’dan eğitim için 1978’de Amerika’ya giden Muhammed Bzeek, ölümcül hasta çocuklara koruyucu annelik yapan Dawn’la evlenir. Ve bu evlilik, onlarca hayata dokunur...



Sinema, gittikçe yalınlaÅŸan ve enteresan ÅŸekilde bir o kadar karmaşıklaÅŸan bir yola girdi. Esasında yaklaşık 30 yıldır bu yolda. Fekat biçim ve içerik açısından artık oturan bir orta yol kendini gösteriyor.

Kurmaca ile belgesel arasındaki makas daralalı hayli zaman oldu. Artık birbirinden ayıramayacağınız, hangi türe koyacağınızı bilemediÄŸiniz eserler çoÄŸalıyor.

Kötü bir ÅŸey deÄŸil. Her türlü geliÅŸim zenginliÄŸi artırıyor.

Belgesel olmasına raÄŸmen kurmaca yöntemle çekilen ve hakkını veren son dönemin en iyi yerli yapımlarından biri, Ä°stanbul Film Festivali’nde...

Meleklerin Koruyucusu, pazar 19:00’da film ekibinin de katılımıyla Pera Müzesi Oditoryumu’nda gösteriliyor.

Özellikle ve özellikle izlenmesini tavsiye edeceÄŸim, son dönemin en özel yapımlarından biri...

Yönetmen Ensar Altay, öncelikle yöntem itibariyle kurmacayı belgeselle çok güzel harmanlayan, sanatsal hassasiyeti eksik etmeden izlenecek bir festival filmi ortaya çıkarmış.

Daha da önemlisi, filmin duygusu çok net. Mutlaka ama mutlaka izleyene geçiyor. Çünkü çok belli ki, bütün mesele bir duyguyu takip etmek...

Hikâye ise bütün zamanlara hitap eden bir iyilik destanı adeta...

Libya’dan eÄŸitim için 1978’de Amerika’ya giden Muhammed Bzeek, ölümcül hasta çocuklara koruyucu annelik yapan Dawn’la evlenir. Ve bu evlilik, onlarca hayata dokunur...

Muhammed ile Dawn, 1989 yılından bu yana ölümcül hasta 80 çocukla koruyucu aile olarak ilgilenirler. Dawn, 2015 yılında hayatını kaybedince birlikte evlat edindikleri Samantha ile Muhammed baÅŸ baÅŸa kalır. Anensefali hastalığı yüzünden beyninin büyük bir kısmı oluÅŸmadan doÄŸan Samantha, bu nedenle görme ve iÅŸitme engellidir ve sürekli Muhammed’in ilgisi ve bakımına muhtaçtır. Muhammed, yedi yaşına basmaya hazırlanan küçük kızı için büyük bir doÄŸum günü partisi düzenlemek ister, ancak iÅŸler planlandığı gibi gitmez; yeni sıkıntılar ortaya çıkar.

Filmin hikâyesi, modern ailenin hikâyesini de barındırıyor. Ancak benim açımdan daha önemlisi, “Bir Müslüman nasıl tebliÄŸ yapar” ya da “Ä°yilik nasıl yayılır, aktarılır” sorularının cevabı...

Muhammed, -tam olarak- ismini taşıdığı Peygamberimiz’in yaptığı gibi yapar. Ä°slam’ı ve insanlığı en güzel ÅŸekilde yaÅŸamaya çalışır. Hakkıyla kul olmaya ve iyiliÄŸi yaÅŸatmaya çabalar. BaÅŸka bir ÅŸey yapması da gerekmez. Zira “güzel örnek olmak”, adına “tebliÄŸ” ya da “iyiliÄŸi yaymak” dediÄŸimiz meseleler için kafi.

Kendimizden baÅŸkalarına, “olması gerekeni” dikte etmek, binbir türlü biçimde anlatmaya çalışmak dönemini artık geride bırakıyoruz. Bilgi toplumunda bilgiye ulaÅŸma sorunu yok artık. DoÄŸru bilgiye ulaÅŸma çıkmazındayız. Bunun en temiz çözümü ise ‘bilgi kaynağı’ olarak insanın güven teÅŸkil etmesi. Güven veren insan ve onun yayın organı (sosyal medya, vs.) doÄŸru bilgiye de iÅŸaret eder.

Muhammed Bzeek de bunu yapar. Güzel bir insan olarak, güzel bir Müslüman olarak yaÅŸamaya çalışır. Sonrası geliyor zaten...

Sonrasının gelmesi hususunda Ensar Altay ve filmin yapımcısı TRT’yi hassaten tebrik etmek gerekir. GüzelliÄŸi böylesine güzel ve etkili biçimde kayda almaya, iyiliÄŸin yayılmasına destek olmaya paha biçilemez.

Meleklerin Koruyucusu olan Muhammed Bzeek’in ABD’de nasıl bir postmodern masala imza attığını mutlaka görün. Belgeseli kaçırmayın.

Son olarak da...

Yönetmen Ensar Altay’ın, filmi ile ilgili bir sohbetinde kurduÄŸu cümleyle bitirelim:

Süper kahraman olmak için iyi bir Müslüman olmak yeter.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.