Sosyal Medya

Fehmi Koru yazdı: AK Parti teselli arayışında; YSK da bunu anladı

Gazeteci yazar Fehmi Koru, kendi internet sitesinde yayınlanan yazısında İstanbul seçim sonuçları ile ilgili "İstanbul seçiminin yenilenmesi makul değil." ifadesini kullanarak "AK Parti teselli arayışında, YSK da bunu anladı ve süreci uzatması bundan..." diye yazdı.



Fehmi Koru, kiÅŸisel internet sitesinde kaleme aldığı "Ä°stanbul seçiminin yenilenmesi makul deÄŸil. AK Parti teselli arayışında, YSK da bunu anladı ve süreci uzatması bundan…" baÅŸlıklı yazısında çarpıcı detaylara yer verdi. "Yenilensin de hangi gerekçeyle?" diye soran Koru, "Kaldı ki, Ä°stanbul’da seçimi yenilemeyi gerektirecek geçerli bir sebep de ortada yok" ifadelerini kullanarak "beÅŸeri hatalar dışında organize bir kumpasın varlığını ortaya koyamadı. Geçersiz oyların yeniden gözden geçirilmesi gibi anlamsız iÅŸlemlere raÄŸmen hem de… Sonunda, AK Parti’den “Soyadlarına bakılarak bizim seçmenimiz olduÄŸu anlaşılacak kiÅŸilerin oylarının baÅŸka partilere gitmesi” gibi akıl durduracak gerekçeler kullanılması da yeniden sayımda gelinen tıkanıklığın sonucu." diye yazdı.
 
CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan'ın Rusya ziyareti dönüÅŸü gazetecilere yaptığı açıklamada "1991 yılında kendisine mazbata verilmediÄŸi" ifadeleri ile ilgili Koru, "ErdoÄŸan’ın maiyetindeki gazetecilere hatırlattığı olaya bakalım: 1991 genel seçiminde milletvekili seçildi diye kendisine mazbatası verilmiÅŸti; ancak o seçimde tercihli oy uygulaması yapıldığı için, listede kendisinin bir altındaki sırada yer alan adayın daha fazla tercih oyu aldığı anlaşılınca mazbatası sonradan iptal edilmiÅŸti Tayyip ErdoÄŸan’ın." ifadelerini kullandı.
 
Koru'nun kendi internet sitesinde yazdığı yazı şu şekilde:
 
"AK Parti gerçekten seçimlerin yenilenmesini mi arzu ediyor Ä°stanbul’da; kaybettiÄŸi seçimi yenileyerek kendi adayını seçtirme hesabıyla? 7 Haziran 2015 genel seçiminde tek başına iktidarı kaybettiÄŸinde seçimi altı ay sonra yenileyerek oylarını artırmıştı; bu defa aynı ÅŸeyi Ä°stanbul için düÅŸündüÄŸü ileri sürülüyor.
 
Gerçekten mi?
 
Verilen 7 Haziran 2015 ve 1 Kasım 2015 seçimleri örneklerinin Ä°stanbul için kullanılması doÄŸru deÄŸil; önce bu yanlışa iÅŸaret etmek gerek…
Sebebi ÅŸu: Seçimler belli zaman aralıklarında vatandaşın siyasi hayata müdahalesi anlamını taşır; bir ilin seçimini diÄŸerlerinden ayırmak ancak olaÄŸanüstü durumlar için söz konusu olabilir. Aksi halde, yani mutlaka gerekiyorsa, seçimin bütününün yenilenmesi ÅŸarttır. 1 Kasım 2015’te, altı ay önceki genel seçim, bütün ülkede tekrarlanmıştı.
 
Anayasa yerel seçimlerin beÅŸ yılda bir yapılmasını amir; bir ilde bile seçimi baÅŸka bir zaman dilimine kaydırırsanız anayasanın amir hükmüne karşı gelmiÅŸ olursunuz.
 
Herbiri kıdemli hukukçulardan oluÅŸan Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) böyle bir yanlışa geçit vereceÄŸini sanmıyorum.
 
Yenilensin de hangi gerekçeyle?
Kaldı ki, Ä°stanbul’da seçimi yenilemeyi gerektirecek geçerli bir sebep de ortada yok. Israrla ve birden fazla kez yapılan sayımlar beÅŸeri hatalar dışında organize bir kumpasın varlığını ortaya koyamadı. Geçersiz oyların yeniden gözden geçirilmesi gibi anlamsız iÅŸlemlere raÄŸmen hem de… Sonunda, AK Parti’den “Soyadlarına bakılarak bizim seçmenimiz olduÄŸu anlaşılacak kiÅŸilerin oylarının baÅŸka partilere gitmesi” gibi akıl durduracak gerekçeler kullanılması da yeniden sayımda gelinen tıkanıklığın sonucu.
 
Seçilene mazbatasının verilmemesi de AK Parti’nin lehine deÄŸil.
 
Mazbata için YSK’nın seçim kesin sonucunu ilan etmesinin gerekmediÄŸi biliniyor. Öyle olsaydı 31 Mart’tan bu güne mazbatalarını alarak göreve baÅŸlayan tek bir belediye baÅŸkanı olmazdı. Oysa sayım bitince ortaya çıkan tabloya göre, bazen tek oy farkla bile olsa, sandıktan en çok oyu alarak çıktığı anlaşılan adaya mazbatası verildi.
 
Rusya ziyaretinden dönerken CumhurbaÅŸkanı Tayyip ErdoÄŸan’ın maiyetindeki gazetecilere hatırlattığı olaya bakalım: 1991 genel seçiminde milletvekili seçildi diye kendisine mazbatası verilmiÅŸti; ancak o seçimde tercihli oy uygulaması yapıldığı için, listede kendisinin bir altındaki sırada yer alan adayın daha fazla tercih oyu aldığı anlaşılınca mazbatası sonradan iptal edilmiÅŸti Tayyip ErdoÄŸan’ın.
 
Teamül o hatırlatmada olduÄŸu gibidir: Sayım bittiÄŸinde sandıktan rakiplerinin önünde çıktığı görülen adaya mazbatası verilir, partilerin itirazları dikkate alındığında tabloyu deÄŸiÅŸtirecek yeni bir durum ortaya çıkarsa mazbata iptal edilebilir.
 
Bu iÅŸlemin süreci de ÅŸimdi olduÄŸu gibi neredeyse 15 gün sürmez; birkaç gün içerisinde her ÅŸey karara baÄŸlanır.
 
Zaten seçimin Ä°stanbul’da yenileneceÄŸi yolundaki söylentiler de teamülün uygulanmamasından ve YSK’nın karar vermekte zorlanmasından kaynaklanıyor.
 
“Uzattıklarına göre seçimi tekrarlatacaklar” kanaati ağır basıyor.
 
Yukarıda da yazdım: Seçim yenilenecekse bunu Ä°stanbul’la sınırlı tutmak olmaz; bütün ülkedeki seçimi yenilemek gerekir.
 
O durumda da anayasanın yerel seçimin beÅŸ yılda bir yapılması hükmü çiÄŸnenmiÅŸ olur. Anayasal bir kurum olan YSK anayasayı çiÄŸnemeyecek ve çiÄŸnetmeyecektir diye düÅŸünüyorum.
 
Bu gerçekler ortada dururken, AK Parti’nin ÅŸu sıralarda sergilediÄŸi çabaların seçimi yeniletme amaçlı olması makul gelmiyor bana. Çabalar, olanı kabullenememe, ağır bir kayıp üzerine bir teselli arayışı gibi.
 
Bu gerçekler ışığında baktığımda YSK’nın Ä°stanbul seçimini tekrarlama kararı alacağını da sanmıyorum.
 
Alırsa?
 
Siz sorsanız bile ben böyle bir sorunun sorulmuÅŸ olmasını doÄŸru bulmam.
 
Farz-ı muhal seçim Ä°stanbul’da yenilendi
Madem konuÅŸuluyor, olmayacak olsa bile, ihtimal üzerinde biraz kafa yoralım mı?
 
Diyelim seçim Ä°stanbul’da yenilendi. Her parti daha önce gösterdiÄŸi adaylarla seçime katıldı. Ve yine diyelim, AK Parti’nin adayı bu defa sandıktan birinci çıktı.
 
Toplum vicdanı diye bir şey varsa, o, bu durumu kabul edecek mi?
 
Seçilen AK Partili baÅŸkan 15 milyon nüfuslu Ä°stanbul’u gönül rahatlığı ile yönetebilecek mi?
 
‘Gönül belediyesi’ iddiasıyla seçim kampanyası yürütmüÅŸ bir partinin zorlaması ile gidilecek seçimin gönül rahatsızlığına yol açması garabeti Ä°stanbul’un üzerine çökecektir.
 
AK Parti adayı Binali Yıldırım’ın, arkasındaki bakanlıklar, baÅŸbakanlık, TBMM baÅŸkanlığı gibi görevlerden sonra, böyle bir zorlamayla belediye baÅŸkanlığı koltuÄŸuna oturmayı içine sindirmesi de kolay deÄŸil.
 
Kendisini 2023’e hatta 2071’e kadar iktidarda kalmaya göre ÅŸartlandırmış bir siyasi kadronun Ankara’ya ek olarak Ä°stanbul’u da kaybettiÄŸini kabulde zorlandığı belli. Seçim kaybını kendisi dışındaki sebeplere baÄŸlamaya çalışması da anlaşılabilir bir ÅŸey. Ancak, sürecin uzaması, konuyu her geçen gün içinden çıkılmaz ve bunu zorlayanlar açısından da anlatması müÅŸkül bir hale sokuyor.
 
Tadında bırakılmayan her konuda olduÄŸu üzere.
 
Bu kadarı yeter. Bu süreci tadında bırakmak gerek."
 

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.