Güncel
Mehmet Acet: İstanbul için en doğrusu oyların yeniden sayılması
Follow @dusuncemektebi2
Mehmet Acet- Yeni Åžafak
Dün saat 15.30 itibarıyla Ä°stanbul’da Binali Yıldırım ile Ekrem Ä°mamoÄŸlu arasındaki oy farkı 16 bin 442’ye düÅŸtü.
Geçersiz pusulaların yeniden deÄŸerlendirilmesiyle Ak Parti hanesine yazılan oyların sayısı 4 bin 143 oldu.
Bu yazıya oturana kadar bu kategorideki oyların yüzde 70’nin sayıldığını biliyoruz.
Küçük bir simülasyonla geri kalan yüzde 30 geçersiz oyun sonucu deÄŸiÅŸtirmeyeceÄŸini de düÅŸünebiliriz.
Burası böyle.
Peki ama geçerli sayılan ve henüz içinde bekledikleri torbalarda kendilerine dokunulmamış olan milyonlarca oy arasında da haksız yere baÅŸka partiye sayılmış oylar varsa eÄŸer?
O zaman ne yapacağız?
Böyle bir kuÅŸkuyu bir dayanağı olmadan geliÅŸi güzel dillendirmek hoyratça ve hiç de adil olmayabilir.
Ama oy farkının binde 1,5’lara kadar düÅŸtüÄŸünü hesaba katacak olursak, bir kısmına yeniden bakıldığında binlerle ifade edilen oy deÄŸiÅŸimlerinin yaÅŸandığı görülmüÅŸse eÄŸer, bir ömür boyu akılları kemirmesi muhtemel bir seçeneÄŸe yönelmektense, o kuÅŸkuları giderecek adımları atmak daha doÄŸru olacaktır.
BÜTÜN OYLAR YENÄ°DEN SAYILIRSA BÄ°R OY Ä°KÄ° OY EDECEK
Ä°stanbul’da bütün oyların yeniden sayılması demek, geçersiz sayılan oylardan farklı olarak bir oyun iki etmesi gibi bir anlam da taşıyacak.
Åžöyle ki;
Öyle bir durumda orada bir partiye yanlışlıkla verilen oyların diÄŸer partiye sayılması söz konusu olacak demektir.
Yani yanlış yere giden bir oy, doÄŸru adresine döndüÄŸünde aradaki fark ikiÅŸer ikiÅŸer deÄŸiÅŸecek.
Dün, Ak Parti’nin Genel BaÅŸkan Yardımcısı Ali Ä°hsan Yavuz, Ä°stanbul’un bütün ilçelerinde oyların yeniden sayılması için baÅŸvuruda bulunacaklarını açıkladı.
“Ä°lçe seçim kurullarına ‘tüm oyları sayın’ dedik. Daha ilk akÅŸamdan baÅŸlayarak bu ‘Ä°stanbul seçimlerinde ÅŸaibe var’ demiÅŸtim. Bunu kaldırmak için hukuki yollara baÅŸvuruyoruz” dedi.
ABD’DEKÄ° UYGULAMA SEÇÄ°M KANUNUNA EKLENSE TARTIÅžMALAR DA BÄ°TEBÄ°LÄ°R
Bu meseleler gündeme gelip, odaklanma bu alanlara kayınca ‘Acaba yeni bir ÅŸey yapılabilir mi’ biçiminde sorular da akla geliyor.
ÖÄŸrendik ki, ABD’de uygulanan ÅŸöyle bir yöntem varmış.
Ä°ki parti ya da aday arasındaki oy farkı yüzde 1’in altında ise, bütün oyların yeniden sayılmasına karar veriliyor.
Türkiye için, mevcut seçim kanununda yapılacak böyle bir düzenleme, fotofiniÅŸ ile sonuçlanan seçim sonuçları için soru iÅŸaretleri ya da tartışmaları bitirecek bir katkı sunabilir.
Bu tabii bundan sonraki seçimler için geçerli olabilir.
Åžu an için önümüzde kocaman bir ‘Ä°stanbul bilinmezi’ var ve bu düÄŸümü çözmenin, akıllarda soru iÅŸareti bırakmamanın en iyi yolu oyların yeniden sayılması olabilir.
31 MART BÄ°R ‘GÜVENSÄ°ZLÄ°K’ OYLAMASI OLARAK OKUNABÄ°LÄ°R MÄ°?
Geçtik bir baÅŸka konuya.
31 Mart seçimlerinin Ä°stanbul tartışmaları nedeniyle gölgede bıraktığı önemli bir soru var.
Seçim sonuçlarının kazananlarını, kaybedenlerini belediyelerde elde edilen baÅŸarılar/kayıplar üzerinden mi deÄŸerlendireceÄŸiz, yoksa alınan toplam oylar üzerinden mi?
MHP Meclis Grup BaÅŸkanvekili Erkan Akçay, bu soruya mantıklı bulduÄŸum bir yanıt verdi:
“Sonuçta belediyeler bazen bir oyla bile kaybedilebiliyor. Bu nedenle seçim sonuçlarının ülkeyi yönetenlere dönük ‘güven/güvensizlik’ mesajlarını okumak için verilen toplam oylara bakmak gerekir.”
Bu görüÅŸü örneÄŸin Ä°stanbul’un henüz ‘Sonuçlanmayan sonuçlarına’ vurduÄŸumuzda, ÅŸu anki haliyle binde ikinin bile altına düÅŸmüÅŸ bir farktan söz ediyoruz.
YSK patronajında süreç tamamlandığında ne olduÄŸunu göreceÄŸiz.
Ama ÅŸu anki verileri dikkate aldığımızda dahi, Ä°stanbul’da Binali Yıldırım’a verilen oylardan ülke yönetimine dönük bir ‘Güvensizlik’ sonucu çıkarmak mümkün görünmüyor.
Günün sonunda Ä°stanbul eÄŸer CHP’nin elinde kalırsa, Ak Parti açısından yerel seçimlerin en büyük kaybı bu olacak.
Ama MHP ile birlikte alınan toplam oyların bundan önceki seçimlerde oluÅŸan çıtanın da üstünde çıkması, yürütmenin başında olan CumhurbaÅŸkanı Tayyip ErdoÄŸan’ın ülkenin temel meseleleriyle ilgili politika ve uygulamalarında ‘Arkasına bakmadan’ hareket edebilmesine imkan saÄŸlayacak.
Bu ince dengeyi gözetmeden zafer, hezimet gibi kavramları kullanmak, 31 Mart’ı hiç de iyi okuyamamak anlamına gelir.
Henüz yorum yapılmamış.