Özel / Analiz Haber
Sezai Karakoç: Kanallarında onlar konuşur. onlar yazıyorlar, bütün gazetelerinde. Hepsinin yüzü maskelidir, bir gün maskelerini atacaklar
Follow @dusuncemektebi2
Sezai Karakoç'un Türkiye’nin bugününe ve dününe getirdiği eleştirilerden ve analizlerden bir bölümü, 25 Ağustos 2012 tarihli konuşmasından alıntılanmıştır.
Toplumun kendi kendisi olmasına en büyük engel olarak sözde demokrat, sözde demokrasi havarisi, sözde iktidarın sözde destekçisi, yazar, çizer, Avrupa ve insan hakları taraftarı bu insanlar… Bunlar aslında Ä°slam’dan ruhları uzak kiÅŸiler… UzaklaÅŸtırılmış… Ta dedelerinden itibaren, Tanzimat’tan baÅŸlayan bir ÅŸekilde azala azala din duygusu hemen hemen sıfıra inmiÅŸ. Bir kesimin… En öndedirler… Onlar yazarlar, onlar üniversitededirler. Onlar hemen iktidarı destekler veya iktidarın karşısına çıkarlar. Hatta zaman zaman önce destekler ve sonra yıkarlar. Söylemleri deÄŸiÅŸiyor ama ruhları aynıdır. Tabii “biz müslümanlığa uzağız, toplumu da uzak tutmak istiyoruz” diyemiyorlar. Cesaret edemiyorlar. Bazı cemaatlerle birtakım iliÅŸkilere girip arkasından böyle bir tuzak kurup, bir aÄŸ… Milletin geleceÄŸini karartmak için…
(…)
Bunlar bugünkü mevcut iktidarın da göz bebeÄŸidirler. Sözde islamî medyanın her tarafına yerleÅŸmiÅŸlerdir. Kanallarında onlar konuÅŸur. Kalemlerinde onlar yazıyorlar, bütün gazetelerinde. Hepsinin yüzü maskelidir, bir gün maskelerini atacaklar. Ä°ÅŸte o attıkları gün, bir kötü gündür, kara gündür! GeçmiÅŸte bunları gördük, yaÅŸadık. Tanzimat’ta yaÅŸadı bunu bu toplum. MeÅŸrutiyet’te de, KurtuluÅŸ Savaşı’nda da, Cumhuriyet’te de, demokraside de… Bu tehlikeye karşı toplumun uyanması, kendi geleceÄŸine kendisinin sahip çıkması ve bunun için bütün kanuni haklarını kullanması gerekir.
(…)
Siyasî parti konusunda çok geri toplum maalesef. Åžu an iki buçuk partiye mahkûm durumda. Bunları kırması lazım toplumun, aydınların. Bizim kırmamız lazım. Kurbanlık koyun gibi durmamamız lazım. Gerçek medyayı kurmamız lazım, bugün sözde müslüman medya var. Fakat bunların hepsi, bu dediÄŸim insanlar tarafından doldurulmuÅŸtur. Sözde islamî basın, gizli açık sürekli aleyhimize yazı yazıyor.
(…)
Ä°slamî medya dediÄŸiniz medyanın içi, doÄŸrudan doÄŸruya kendine liberal denen Avrupacı, batıcı; Ä°slam’la ilgisi alakası olmayan ve Ä°slam’ın da yolunu kesmek için her türlü yolu deneyen insanlar… Biz çıkıp hiçbir kanalda kendi görüÅŸümüzü ifade edemeyiz ama bunlar hücumlarını yaparlar.
(…)
Bunlar iÅŸaretlerdir. Benim nazarımda hiç önemli deÄŸil. Bunlar su üstüne yazılmış ÅŸeylerdir, geçip gider. Fakat ne yazık ki bunların etkisinde kalan zümreler, toplumu alıp götürecek Batı’ya kayıtsız ÅŸartsız teslim edecek. Zaten ÅŸu 30-40 yıldır bu sıkıntıyı yaşıyoruz: Batı’ya kayıtsız, ÅŸartsız teslimiyet… Halk Partisi böyleydi, Demokrat Parti böyleydi, Adalet böyleydi, Özal böyleydi. Çok övdüler, millet hayran oldu ve peÅŸinden koÅŸtu. Fakat neydi? Özalcılık, Batı’ya teslim olmaktı, baÅŸka bir ÅŸey deÄŸildi! Aynı ÅŸey bugün de… Ak Parti hareketi de Batı’ya teslim olmanın tam bir ifadesidir!
(…)
1950’de Demokrat Parti’yi en çok tutan gazeteler, Cumhuriyet Gazetesi’ydi. Nadir Nadi… Daha sonra Demokrat Parti milletvekili oldu. Ahmet Emin Yalman’lar… O zamanki Vatan Gazetesi… Hepsi… Hürriyet gazetesi… Bunlar ateÅŸli ÅŸekilde tutarlardı. Bunlar getirdiler iktidara. Fakat sonra Menderes’in ipini de bunlar çekti.
(…)
Anap nerededir bugün? Milletin sevgilisi Özal’ın partisi, dört eÄŸilimi birleÅŸtiren parti, iktidar… Åžu anda nerede? Aynı ÅŸekilde bugün için geniÅŸ çapta destekleniyor Ak Parti. Fakat buna inanmayın, bunların hepsi sathîdir, yüzeyseldir. Aynı zamanda samimî deÄŸildir.
(…)
Selçuklu gibi, Osmanlı gibi uzun ömürlü müesseselere ihtiyacı var milletimizin. Millet 1950’den beri kalıcı, kendine ait bir parti kurmuÅŸ olsaydı, bugün ayakta kalırdı. Åžimdi ben bu yaÅŸta, arkadaÅŸlarımla bir parti kurulmasına giriÅŸtimse… EÄŸer ÅŸahısla kaim olsa, bir ÅŸey deÄŸil. Benim ömrüm ne kadardır? Fakat ÅŸahısla kaim olsun diye kurmadım. Åžu anda durumu ne olursa olsun, müessese olsun kuruluÅŸ olsun; sizler devam edesiniz diye kurdum. Onun için korkum yok. (…) Bilsem ki yarın öleceÄŸim, bugün gene yapardım bu iÅŸi. Çünkü bu benim ÅŸahsımla ilgili deÄŸil.
(Bu konuÅŸma metni Yüce DiriliÅŸ Partisi’nin internet sayfasından çözümlenmiÅŸtir.)
Henüz yorum yapılmamış.