Kürsü
D.Mehmet Doğan: Müslümanlar ibadethanelerinde bile dokunulmaz değil
Follow @dusuncemektebi2
D. Mehmet DoÄŸan- Karar
IŞİD meselesinin sonuna gelindi mi? Daha önce el-Kaide vardı, lideri gösteri gibi bir operasyonla öldürülmüÅŸtü. Sonra İŞİD (DAEÅž) çıktı. Ä°slâm dünyasının büyük çoÄŸunluÄŸu “bunlar da nereden çıktı?” dedi. El-Kaide 11 Eylül Ä°kiz Kule olayının faili olarak lânetlendi. ABD bu olaydan sonra dünya siyasetini deÄŸiÅŸtirecek adımlar attı. Müslümanlar olaÄŸan ÅŸüpheli haline getirildi. ABD ve Avrupa’da yaÅŸayan Müslümanların hayat sahaları daraldı. Ä°slamofobi canavarı dünyayı dolaÅŸmaya baÅŸladı. Bu canavarı azdırmak için yeni terör örgütlerine ihtiyaç duyuldu. Ä°ÅŸte bunların en ünlüsü IŞİD Suriye ve Irak’ta, yani ABD’nin istikrarsızlaÅŸtırdığı ülkelerde faal hale geldi/getirildi. Bugün hiçbir Allah kulu bu terör örgütlerinin Batı ile, ABD ile iliÅŸkileri yok diyemiyor!
Kısası, ABD kendi islâmi terörünü kurguladı ve bütün dünyaya Müslümanlara mahsus bir iÅŸ olarak pazarladı. Åžimdi İŞİD’e karşı zafer kazanıldığı belirtiliyor. Demek ki bu aktörün rolü bitti, ÅŸimdi yeni aktörlerin zuhurunu beklemek lâzım.
Dünyada Müslüman imajının olumsuz seyretmesinde Müslümanların rolü yok mu? Yok denemez elbette. Müslümanlar bu imaj oluÅŸumuna malzeme olacak bir hayli abuk sabuk ÅŸeyler yaptılar, yapıyorlar. Fakat asıl mesele bu deÄŸil, onların nasıl olması gerektiÄŸi hususunda batıda yerleÅŸik kanaatler. Bu yerleÅŸik kanaatlere uygun Müslümanları türetmek de bu kanaat sahiplerinin iÅŸi.
Yeni Zelanda’da patlak veren vahÅŸet, Müslümanların mazlum konumunu bir daha ortaya koydu. Onlar ibadet yerlerinde bile dokunulmaz deÄŸiller. Bunu Yeni Zelanda’ya bakarak söylemiyoruz. O kadar uzaÄŸa gitmeye gerek yok: Kudüs’te olup bitenler herkesin gözü önünde cereyan ediyor. Ä°slâm’ın mukaddes mekânlarının üçüncüsünün tecavüze uÄŸraması neredeyse günlük iÅŸlerden biri haline geldi. Siyonist saldırganlığına kimse dur demiyor.
Kimseden önce kim dur demiyor?
Sürekli atıfta bulunduÄŸumuz Âlem-i Ä°slâm, ümmet! Ä°slam’ın mukaddes arzında çöreklenen sakil inanç mensupları Müslümanlara deÄŸil, Ä°srail’in eli kanlı yöneticilerine sempati besliyorlar. Yüz yıldan beri gizli bir mutabakat var ve ona göre Filistin ve Kudüs Ä°srail’e terk ediliyor. Arada bağırış çağırışlar olmuyor deÄŸil, fakat bunlar gösteriden ibaret. Biliniyor ki Arap BirliÄŸi, Ä°slâm TeÅŸkilatı toplanır, sert bildiriler yayınlar!
Yeni Zelanda’ya dönersek, Hıristiyanlığın baÅŸka dinlerle iç içi yaÅŸama geleneÄŸi, kültürü yok. Hâkim oldukları topraklarda sade farklı dinlere deÄŸil, farklı inançlara da müsamaha göstermediler. Endülüs’ün sonu malum. Avrupa’da mezhep mücadeleleri yüzlerce yıl sürdü. Åžimdi sükunete ermiÅŸ görünüyor. 2. Dünya Harbi’nden sonra Yahudilerin statüsü yükseldi. Hâlâ Ä°slâma kapıları tam açılmış deÄŸil. Ä°slamofobinin temelinde bu var. Öteki Müslümansa, vah haline!
Batı bize çok dinlilik, çok kültürlülük dersi vermeye kalkıyor. Hatta ödev yüklüyor. Müslümanlar baÅŸlangıçtan itibaren diÄŸer din ve inanç sahipleriyle bir arada yaÅŸamayı baÅŸardılar. Anadolu’yu fetheden atalarımız halkın farklı dinde olmasını mesele etmedi. 19. Yüzyıla kadar bu böyle sürdü. Fakat 19. Yüzyılda batı kaynaklı tahrikle Müslümanlara karşı kışkırtılan unsurlar ciddi sıkıntılar doÄŸurdu. Tabii onları tahrik eden emperyalistler iÅŸ farklı boyut kazanınca kenara çekildiler.
Kısacası: Yüzyıllarca gavurumuzla birlikte yaÅŸadık, onlar müslümanlığımızın garantisi gibi idi. Onlar coÄŸrafyamızdan çekilince içimizden gavurlar türemeye baÅŸladı!
Yeni Zelanda katliamı, bu ülkede sığıntı durumunda bulunan Müslümanların daha iyi ÅŸartlarda yaÅŸaması yönünde bir geliÅŸmeye yol açar mı? Bu soruya evet demekte zorlanıyorum. Temenni ediyorum ve yaÅŸayan görür diyorum.
Ä°simler meselesi: Neden müÅŸterek isimlerimizi Ä°ngilizce yazıyoruz? Muhammed’i, Mehmet’i Mouhammad yazmanın ne anlamı var? Åžehid isimlerine bakın: Daoud Nadi, Omar, Sayyad Milne, Naeem Rashid, Talha Rashid, Khaled Mustafa, Amjad Hamid, Hussain al-Umari vs. (Davut Nadi, Ömer, Seyyid Milne, Naim RaÅŸid, Talha RaÅŸid, Halid Mustafa, Emced Hamid, Hüseyin el-Umeri…)
Henüz yorum yapılmamış.