Sosyal Medya

Kürsü

Abdurrahman Dilipak: CIA’nın Yeni Zelanda’da ne yapacağı merak ediliyordu,sonunda korkulan oldu

Abdurrahman Dilipak- Yeni Akit



Yeni Zelanda’daki terör eylemi olayların seyrini deÄŸiÅŸtirdi. Yeni Zelanda polis ÅŸefi gözyaÅŸları ile kelime-i ÅŸehadet getirdi. Hollandalı bir genç camiyi ziyaret ederek, Müslümanlara sarıldı. Ä°nsanlık bu kötü ve tehlikeli gidiÅŸi görüyor, ÅŸuuraltı malum medianın açıklamalarına isyan ediyor ve vijdani bir uyanışı tetikliyor.

Komplo teorileri” diye geçiÅŸtirilmeye çalışılan gerçekler gün yüzüne çıkıyor. The Five Eyes (BeÅŸ Göz)’in bu olay karşısında gözleri kör olsa da, toplumsal hafıza harekete geçti ve “görmeyen göz”leri deÅŸifre etti. Bu BEÅž GÖZ ÇETESÄ°; ABD, Ä°ngiltere, Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda’dan oluÅŸuyor. ABD ve Ä°ngiltere’nin olduÄŸu yerde MOSSAD da vardır. 5 GÖZ ÇETESÄ°’nin görünmeyen 6. ayağı Ä°srail’dir. Kanada üzerinden Fransız istihbaratı bunun 7. görünmeyen ayağıdır. Bir yerde ABD, Ä°ngiltere, Fransa varsa, orada BND olmazsa olmaz! Almanya, Fransa, Ä°talya’nın olduÄŸu yerde Vatikan da vardır! Yani bu Åžeytani senaryoda herkes var.

CIA, MI6, MOSSAD, Avustralya ASÄ°S, Fransız DGSE, Y. Zelanda EAB, Alman BND gibi istihbarat örgütleri yanında Çin MSS, Hindistan RAW, Rus istihbaratı SVR herkes bu oyunun bir yerinde. Y. Zelanda elektronik istihbarat kurumu Devlet Ä°letiÅŸim GüvenliÄŸi Bürosunun (GCSB) de bu iÅŸin içinde. HUWAI de var. 13 Åžubat 2019’da Yeni Zelanda istihbarat servisi Devlet Ä°letiÅŸim GüvenliÄŸi Bürosu (GCSB) “aÄŸ güvenliÄŸi açısından ciddi risk oluÅŸturacağı” gerekçesiyle 5G altyapı ağının kullanılmasını engellediÄŸi Huawei” ile ciddi bir sorun yaÅŸanmıştı.

30 Kasım 2008 tarihli gazetelerde havacılık sektöründeki kriz haberinin ara baÅŸlığında “En fazla uçak ABD’de yere indi” deniyordu.. 11 Eylül’den bu yana bir türlü toparlanamayan Amerika’daki havayolu ÅŸirketleri, 276 uçağı park yerine çekmiÅŸti. Bu arada yeni havaalanı konusu Almanya ile aramızda sorun olmuÅŸtu.

Son olarak Sivil Havacılık Genel MüdürlüÄŸü’nün talebi doÄŸrultusunda, Türk Hava Yolları’nın, filosunda bulunan Boeing 737 Max 8’leri yere indirme kararı alındı. Biliyorsunuz bu karara sebeb olan geliÅŸmelerin sebebi belli. Etiyopya Havayolları’nın düÅŸen Boeing 737 Max 8 ile beraber aynı model uçağın son 5 ayda ikinci kez düÅŸmesi sonrası dikkatler bu uçaklara çevrilmiÅŸti. Bu kaza ilk kaza deÄŸildi. Endonezya Lion Havayolları’na ait Boeing 737 Max 8 tipi uçak, Jakarta-Pangkalpinang seferini yaparken denize düÅŸtü. Kazada 181 yolcu ve 8 mürettebat ölmüÅŸtü.

Bir arada da Samsung telefonların pili patlıyordu. 2014, 2016, 2018, iki yıl ara ile bu haberler tekrarlandı. Uçaklarda anonslar yapıldı. Teröristler hedeflerine saldırırken bombaları bitince Samsung telefon fırlatıyorlardı! Bunlar sıradan ya da kendi başına geliÅŸen olaylar ve haberler deÄŸil. Vekalet savaÅŸlarının baÅŸka bir versiyonu.

Hatırlayalım, 6 Aralık 2018’ de “Son dakika!” anonsu ile geçilen haberlerde, Çinli teknoloji ÅŸirketi Huawei’nin kurucusu ve sahibi Ren Zhengfei’nin kızı Meng Wanzhou’nun, Kanada’nın Vancouver kentinde gözaltına alındığı duyuruluyordu. Daha önce de ABD’de birtakım VIP adreslere bombalı paketler gönderilmiÅŸti. Bu arada 20 dakika sonra internetten kaldırılan bir haber daha vardı. Rothschildlerin sarayı üzerinde bir uçak ve bir helikopter çarpışmıştı. Olay dünya derin devletinin iç savaşının kendi toprakları dışına taÅŸmaya baÅŸladığını gösteriyor. Rothschildler yeni ABD olarak Avustralya’yı dizayn etmeye çalışırken, ABD kanadı Yeni Zelanda’da bir altın vuruÅŸ gerçekleÅŸtiriyor. Bakın Dahlan, Veliahd Prens, KiÅŸner, Sisi, Netenyahu da bugün bu planın bölgedeki aktörlerindendi. Kaşıkçı cinayeti de bu “Åžeytani plan” içinde gerçekleÅŸti. BAE, SA ve Mısır bu mayınlı tarlada top sektiriyor.

Geçen günlerde FSB BaÅŸkan Yardımcısı Sergey Smirnov, IŞİD’in Afganistan’ın kuzeyini ‘hilafetinin yeni merkezi ilan ettiÄŸini’ söyledi. Smirnov, “IŞİD’in Afganistan’ın kuzeyinde güçlenmesi, yakın gelecekte bölgesel güvenlik için büyük tehdit oluÅŸturabilir” dedi. Bir süredir DAEÅž’in Sina ve Fergana’ya yönlendirileceÄŸini söylüyordum ya, bu iÅŸ o! Bu iÅŸlerin iÅŸaret fiÅŸeÄŸinin Yeni Zelanda’da ateÅŸleniyor olması, burada kalacağı anlamına gelmiyor. DoÄŸu Türkistan, KeÅŸmir, Filistin, Kırım, Ermenistan, Kıbrıs fark etmez onlar için. Aslında bütün bunları bir arada düÅŸünüp Puzzle’nin parçalarını birleÅŸtirdiÄŸinizde büyük resim çıkıyor ortaya. Bütün bu olaylar olurken bu durumdan vazife çıkararak Süleyman mabedinin yeniden inÅŸası hayali ile Mescidi Aksa’yı yıkmak için fırsat kollayan Siyonistlerin komplolarına dikkat! Mescid-i Aksa’yı vuracaklarsa, Mekke ve Medine’de kriz çıkarmak isteyeceklerdir. O zaman Riyad’daki geliÅŸmelere dikkat etmek gerek. Riyad sözkonusu olduÄŸunda Tahran’ı bir kenara not edin. Bakın Huwai’den söz ediyoruz da, Huwai=Çin deÄŸil. Belki aynı zamanda Huwai=Rothschilddir. Bu durum sadece Çin’de böyle deÄŸil. “Bizim” birtakım iÅŸadamlarımızın ve markalarımızın arkasında da benzer durumlar sözkonusu olamaz mı!

Yeni Zelanda saldırısı aslında herkesin eteÄŸindeki taşı dökmesi için iyi bir fırsat oldu. Yeni Zelanda’da bir emniyet müdürü Müslüman oldu. Maç sırasında izleyiciler tekbirlerle stadyumu inletti Ä°stanbul’da. Bu durum aslında biraz da 8 Mart’a bir tepki olsa gerek. 15 Temmuz gibi bir refleks bu. Ä°nsanlar çaÄŸrıldıkları için tanklara karşı meydanlara çıkmadılar, kendi ÅŸuuraltları, ferasetleri onları oralara yönlendirdi. ÇaÄŸrılarımız daha sonra geldi.

Bu 5G konusu, “Digital Devrim” için ÅŸart. Bu yolla dünyanın en geniÅŸ istihbarat ağı kurulacak bir ÅŸekilde. Büyük gözaltı gerçekleÅŸecek. GSM kullanıcılarının nabız atışlarına kadar her ÅŸey izlenebilecek. Åžimdilik kavga bu teknolojiye sahip olanlar arasında. Ama henüz bu tehlikeye karşı sivil tepki oluÅŸturulamadı. Åžimdi anlaşılabiliyor mu benim Milli Bilgi Bankası, Süper Bilgisayar ve diÄŸer biliÅŸim altyapı tesisleri konusundaki hassasiyetim. Ve ÅŸimdi anlaşılıyor mu bunu engelleyen içimizdeki hainler kimler! Bakın suçluyorum: Muhsin YazıcıoÄŸlu cinayetininin ortaya çıkarılmasını engelleyen güçlerdir onlar. Pardus’u kim engelliyor, sabote ediyorsa, Milli firewall yazılımını kim engelliyorsa, kendi intranetimizin kurulmasını, blockchain’nimizin milli bir proje olarak hayata geçirilmesini engelliyorsa, iÅŸte onları suçluyorum. Onlar aramızda ve hâlâ köÅŸe baÅŸlarını tutmuÅŸ orada duruyorlar.

CIA ve NSA eski çalışanı Snowden, “BeÅŸ Göz”ü ÅŸöyle tanımlıyor: «Kendi ülkelerinde bilinen yazılı kanunlara uymayan ‘milletler üstü’ istihbarat organizasyonu”. Yeni Zelanda bizden önce kendi ülkelerinin nasıl kirli bir savaÅŸa alet edildiÄŸini görsün. O zaman bu cinayetin de gerçeÄŸi ortaya çıkacaktır. “Tanrı böyle istedi” diye camiyi kana bulayan 28 yaşındaki Brenton Tarrant daha önce Türkiye’ye de gelmiÅŸ. Hem de defalarca. Balkanlar’a gitmiÅŸ. Saldırı planını 17 saat önce yayınlamış. Saldırı öncesi çaÄŸrı yapıyor, 70 küsur sayfalık bildirisini yayınlıyor, dünyayı izleyen “5 göz”ün gözleri kör oluyor. Görmüyor, duymuyor ve bilmiyorlar.

Rothschild ailesi Yeni Zelanda’dan baÅŸlayarak Ä°ngiltere ve Avustralya’yı The Five Eyes’tan ayrılma yönünde ilk adımını atmasının ardından CIA’nın Yeni Zelanda’da ne yapacağı merak ediliyordu. Sonunda korkulan oldu. Åžimdi gözler DoÄŸu Akdeniz ve Ä°talya’da. Daha doÄŸrusu Vatikan’ın ve Ä°srail’in bu hesaplaÅŸmanın neresinde olduÄŸunu göreceÄŸiz.

Dünya adım adım bir dünya savaşına doÄŸru sürükleniyor adeta. Vatikan ve Ä°srail havzasına dikkat edelim. Ve Türkiye her zaman masada olacak. Selâm ve dua ile.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.