Sosyal Medya

Güncel

Abdurrahman Dilipak / Hayat-memat meselesi

Abdurrahman Dilipak - Yeni Akit



Beka meselesi” deÄŸil, “hayat-memat meselesi”. “Hayat-memat”, hani ÅŸu batılıların “to be or not to be” ÅŸeklinde tanımladıkları “olmak ya da olmamak”meselesi. Bunun bizim Türkçemizdeki karşılığı “ölüm-kalım” meselesidir. Bu arada ecel deÄŸiÅŸmeyecek ama, Allah yolunda can sunarsak ve hayatta kalırsak, Allah ömrümüzü bereketli kılacak. Bizim için “zaman içinde zaman yaratacak”, ama vademiz gelmiÅŸ gitmemiz gerekirse “ölümsüz“ olacağız. Çünkü Åžehidler ölmez ve onlar Rableri katında diridirler.

Her insanın, her topluluÄŸun, her ülkenin her zaman böyle bir meselesi vardır. Ölmek ya da öldürülmek. Bu yok olmak anlamına gelmez. Kaldı ki bir gün gelecek kıyamet kopacak. Allah’tan baÅŸka hiç kimse kalmayacak. “Hayy ve baki olan, ezeli ve ebedi olan yalnız Allah’tır.” Bizler ölümlü dünyanın ölümlü insanları için hiçbir zaman, o müfsit Åžeytanın vaad ettiÄŸi “yeryüzünde bir cennet ve ebedi bir hayat olmayacak”. Cennetten çıkarılan insan dünyayı da kendine benzetecek. Hem zaten biz ahir zaman peygamberinin ümmeti deÄŸil miyiz?.

Öte yandan; “olacak olan ne varsa olacak”. Akacak kan damarda durmayacak. Aslında Bahçeli’nin “Beka sorunu” diye tanımladığı tehdit, yanlış bir ÅŸekilde kavramsallaÅŸtırılmış olsa da var. Ama bu sadece Türkiye’ye yönelik bir tehdit deÄŸil. Bu tehdit bütün insanlığadır. Åžairin “bir hayata çattık ki, hayata kurmuÅŸ pusu” dediÄŸi bir durum sözkonusu. Bu tehdit, Kızılderililerin yok edilmesinden, kara derililerin köleleÅŸtirilmesinden, sarı ırkın sömürgeleÅŸtirilmesinden daha büyük bir tehdit. Bu tehdit’in sahipleri “Biz ıslah edicileriz” diyorlar. Dikkat buyurun, “onlar bozguncuların ta kendileridir.”

Sorun FETÖ, PKK, BÇG sorunundan çok daha büyük. Tehdit bütün insanlığa, ülkelere, halklara. Bu sorunun unsurları da bu sorunun birer parçası durumundalar. Bunlar kendi cehennemlerine sırtlarında odun taşıyorlar. Kendi cellatlarının bıçağını bileÄŸiliyorlar.

ABD’yi de Ä°srail’i de kuran, Osmanlı’yı yıkan “üzerinde güneÅŸ batmayan Ä°ngiliz imparatorluÄŸu” deÄŸil mi? Peki bugün Ä°ngiltere ve ABD’nin arası nasıl. Yılan kuyruÄŸunu ısırdı. ABD’nin özgürlük heykelini ve Eyfel kulesini kimler, niçin yapmıştı? Peki bugün ABD ile Fransa’nın arası nasıl.

O eski Roman’ın yerinde yeller esiyor. Zavallı Roma. Zavallı Vatikan, zavallı Papa! Tapınakçılar, Mason locaları ne yapıyorlar ÅŸimdi! Laikler tanrılarını “helvadan put”a dönüÅŸtürdüler ve yiyorlar. Tıpkı o Ä°spanya›da 26 yaşındaki, annesini öldürüp, bedenini parçalara ayırıp, tencereye koyup piÅŸirerek köpeÄŸiyle beraber yiyen adam gibi.

Åžeytan ins ve cin taifesindeki dostları ile topyekûn saldırıya geçti. Åžeytanın görünmez orduları, Hannas’ları ile kulağımıza fısıldar, vesvese verirken, nefsimizi kışkırtıp, aklımızı çelerken, görünen orduları, politikacı, bürokrat, akademisyen, stratejist, gazeteci, sivil toplumcu kisvesi ile din adamı , Media, Mafia, Sermaye, Siyaset, Bürokrasi, STK materyallerini kullanarak topyekûn saldırıya geçti. Bütün dostlarına ilk hedef olarak “Kadın ve gençleri, çocukları” gösteriyor. Hedef insanlık!

Vekalet savaÅŸları, soÄŸuk savaÅŸ sınırlarını aÅŸtı ve bir sinir harbine dönüÅŸtü. Sıcak bir savaşın eÅŸiÄŸine geldik. Sıcak savaÅŸ, Åžeytani planın topyekûn hayata geçirilmesinin önündeki son engelin de ortadan kaldırılması anlamına geliyor.

Ä°nsanlığın geleceÄŸi tehdit altında. Hedeflerinde 8 milyar insan var! 500 milyon onlara yetiyor. 

Bakın bu Åžeytanın insanlığa meydan okumasıdır. Åžarkılar bunların ezgilerini söylüyor. Romanlar bunların dünyasını anlatıyor. Herkes sanki vurgun yemiÅŸ. Herkes cin çarpmış gibi. Babil’e döndük! Harut ve Marut’umuz da yok. Åžeytan ve dostları her yere, harimi ismetimize ”Hulul” etti sanki. Ä°nsanların bu gidiÅŸle Mehdi ve Mesih beklemekten baÅŸka bir beklentisi kalmayacak. Subliminal mesajlar, çizgi filmler, eÄŸitim kurumları, spor ve eÄŸlence sektörü, bilgisayar oyunları, kumarhaneler, fuhuÅŸ evleri, yediklerimiz, içtiklerimiz, giydiklerimiz, kozmetik sektörü sanki her iÅŸin içine karıştılar. EÄŸitimin kamusal ya da özel alanlarının neredeyse tümünde bunlar var. Din eÄŸitimi de öyle. Bunlara hizmet eden ÅŸeyhler de var fahiÅŸeler de! Dikkat: Åžeytan sizi Allah’la aldatmasın. Dikkat: Din ve devlet büyüklerinizi, ideolojik önderlerinizi Ä°lah ve Rab edinmeyin. Heva ve heveslerinizin, bilmediÄŸiniz ÅŸeylerin peÅŸine düÅŸmeyelim.. Fitne zamanıdır. Ve fitne kıtalden beterdir. Büyük bir ifsat hareketi bu! SavaÅŸ kapıda. Terör her yerde. Bu küfür ve zulüm dalgası yeryüzünü titretir. Allah’ın ipini bırakıp, Åžeytanın peÅŸine takılanlar Hz. Nuh’un ve Hz. Lut’un kavminin akıbetine baksınlar.

Bakın, aile üzerinde oynanan oyunlar görmezden gelinemez. Çocuklarımıza ve gençliÄŸimize sahip çıkalım. Neslimiz Åžeytana asker ve cehenneme odun olmasın. Anneler, çocuklarının elbisesinin temizliÄŸine gösterdikleri özenden daha fazlasını çocuklarının kalbine göstersinler. Karınlarını doyurmaya gösterdikleri özenden daha fazlasını göstermeleri gerek beyinlerine. Yediklerimize, içtiklerimize dikkat edelim. UyuÅŸturucu ve fuhuÅŸtan uzak duralım. “Sınırları aÅŸmak” tehlikelidir. FahÅŸa’dan, Had/Hudud’u aÅŸma konusunda dikkatli olalım. Åžeytan bize cehenneme giden yolları hoÅŸ göstermek için oraları iyi niyet taÅŸları ile döÅŸeyecekir.

Birçok CHP’li, HDP’li bu yazdıklarımdan fazla bir ÅŸey anlamayacaktır. FETÖ’cüler ise, “bu adam ne diyor” diye hocalarının gözüne bakacaklardır. AK Parti içindeki AKP’liler ve “Ä°stikbal inkılabatı içinde batılılarla kol kola girip, yeni dünyadüzeninde kendilerine zengin ve rahat bir dünya hayal edenler” ise, ağızlarının tadını kaçıran bu sözler karşısında öfkeleneceklerdir ama yapacakları baÅŸka bir ÅŸey yok. Üstelik onlar suçüstü oldukları için korku ve panik içindeler. Hem dünyaları ve hem de ahiretlerini kaybetme endiÅŸesi taşımaktadırlar. Åžeytan sonunda kendi askerlerine de ihanet edecek. Ve zaten daha bugünden batı kendi tutuÅŸturdukları ateÅŸten nasiblerini almaya baÅŸladılar bile.

Batıda intihar eden insan sayısı doÄŸuda savaÅŸ ve terörden ölen insan sayısından fazla. Aşırı beslenmenin sebeb olduÄŸu obeziteye dayalı hastalıklardan ölen insan sayısı Afrika’da acından ölenlerden fazla. Dünyada çöpe giden yiyecek miktar olarak dünyadaki açları doyuracak kadar çok. Batıda gençlik alkol, uyuÅŸturucu ve fuhuÅŸ bataklığına saplanmış vaziyette.

Bu Åžeytani saldırıya karşı, sadece Müslümanlar olarak deÄŸil, Merkezinde Ä°slam/Müslüman dünyası olmak üzere, Müslümanlarla müttehid, yeryüzündeki erdemliler ve mazlumlarla müttefik, yeryüzünde deÄŸer üreten ve ifsad edenlerden olmamak üzere herkesle nimet ve külfet dengesine dayalı itilaflar gerçekleÅŸtirmeliyiz. Bu anlamda ÅŸu batılıların bize dayattığı gayya kuyusuna dönen aile projesinden yakamızı kurtaralım. Bu yozlaÅŸmış bir geleneÄŸe geri dönmek anlamına gelmiyor. YaÄŸmurdan kaçarken doluya tutulduk. Yeni bir ihya ve inÅŸa hamlesine muhtacız. Bu anlamda öncelikle Adalet, Aile, SaÄŸlık, Gıda, Gençlik, Kültür ve MEB’in Ä°K ve mevzuat olarak yenilenmesi gerekiyor.

Cinsiyet ve yapay zeka, artırılmış gerçeklik, gerçeklik ve hakikat konusunu yeniden gözden geçirmeliyiz. Humanoid, Avatar, Genomik ve Siborg’ların sadece teknolojsi deÄŸil, hukuku, ahlakı ve sosyolojisi, psikolojisi, teolojisini ne yapacağız. Oysa hali hazır durumda daha biz Bitcoini ya da faizle riba, riba ile enflasyon arasındaki farkı bile toplum olarak anlayamadık!?

Bu arada, çok çocuk konusunda, sahi Tayyib bey ne söylüyor, arkasındaki “Bremen mızıkacıları” ne çalıyor. Mal ne kadar yerli ve milliden önce bu kafalar ne kadar yerli ve milli!

Müzdelife’ye, oradan Mina’ya gitmeden de, buradan, hemen ÅŸimdi, Hz. Ä°brahim, Hz. Ä°smail, Hz. Haacer annemiz gibi Åžeytan taÅŸlamaya var mısınız! Bütün bunları bir kenara not edin, başınızı göklere çevirin ve tebessüm edin. Bizi gören duyan bilen, kadere, rızga ve ecele hükmeden bir Allah var! Ne gam! Kuyudaki Yusuf’u Mısır’a sultan eden Allah bizi yeryüzünün varisi kılmak istiyor. Bize hayır gibi gelen ÅŸeylerde ÅŸer, ÅŸer gibi gelen ÅŸeylerde Allah hayır murat etmiÅŸ olabilir. Burada önemli bir nokta var. Allah cahil ve zalim bir topluluÄŸa yardım etmeyecek. Onların iÅŸlerini sarp daÄŸlara sardıracak. Allah’ın kolaylaÅŸtırdığından daha kolay, zorlaÅŸtırdığından daha zor bir iÅŸ yoktur. Selâm ve dua ile..

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.