Sosyal Medya

ANAR Genel Müdürü Uslu: İttifaklar nedeniyle seçmenin kafası karışık

Bu seçimde, rekabetin sert geçeceği yerler var. İşte Adana, Mersin, Antalya, Denizli, Balıkesir, İstanbul, Ankara, Bursa gibi. Aday sayısının ikiye düştüğü her yerde rekabet güçlenmeye başlıyor



Türkiye, 31 Mart yerel seçimlerinde ilk kez siyasi partilerin “ittifak adayları”nın yarışına sahne olacak. Birçok yerde siyasi partiler ortak belediye baÅŸkanı adayı ve belediye meclis üyeliÄŸi listesi çıkardığı için, siyasi partilerin oy oranları da ölçülemeyecek.

Ä°ttifakın yerel seçimlerde nasıl sonuç doÄŸuracağına iliÅŸkin öngörülemezlik de siyasi partilerde tedirginliÄŸe yol açıyor.

Birçok yorumcu, ittifaklar nedeniyle “sürpriz” sonuçlar çıkacağı tahmininde bulunurken, en dikkat çekici açıklama CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan’dan geldi. Hemen her önemli siyasi kararı öncesi, kamuoyu anketlerine baÅŸvurmasıyla bilinen CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “Artık anketlere güvenmiyorum” açıklamasıyla yeni bir tartışmayı baÅŸlattı.

Kamuoyu araÅŸtırma ÅŸirketi ANAR’ın Genel Müdürü Ä°brahim Uslu, ittifakların yerel seçim sonuçlarına olası etkileri ve ErdoÄŸan’ın, kamuoyu anketlerini hedef alan açıklamalarına iliÅŸkin BBC Türkçe’nin sorularını yanıtladı.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın, siyasi kararlar alırken, kamuoyu anketlerini en etkin kullanan lider olarak tanınıyor. ErdoÄŸan’ın “artık anketlere güvenmiyorum” noktasına gelmesinin altında sizce ne yatıyor?

Tabii, Sayın CumhurbaÅŸkanı’nın önünde ne tür bir araÅŸtırma var, bilmemize olanak yok. Ama bizim sektör büyük ölçüde rüÅŸdünü ispatladı. Ulusal ve uluslararası kalite belgesi verilen bir sektör ve ÅŸeffaf. Çünkü tahminler medyada yer aldığı için, seçim sonrasında kontrol etmek mümkün. Kimin isabetli tahmin yapıp yapmadığını, kısa sürede görmek mümkün. Türkiye’de siyasal araÅŸtırmalar yapan kuruluÅŸların hangisinin ne düzeyde tahmin yaptığı, son 5-6 seçimlere göre mukayese edilerek görülebilir. Geriye dönük istatistikler çıkarılıp, hangi araÅŸtırma ÅŸirketi, hangi oranda isabetli ya da isabetsiz tahmin yapmış, güvenilir mi, güvenilmez mi, kolayca görülebilir. Yani anketler, üzerinde spekülasyon yapılacak bir konu deÄŸil, çünkü veri var. Öyle olunca da tartışmaya gerek yok.

Sayın CumhurbaÅŸkanı da hangi araÅŸtırma ÅŸirketinin isabetli tahmin yapıp yapmadığını kolayca raporlaÅŸtırtabilir. Zaten her seçimden sonra da medya kuruluÅŸları, hangi araÅŸtırma ÅŸirketinin isabetli tahmin yaptığını deÄŸerlendiren haberler yapıyor. Dolayısıyla sırf o haberlere bakılsa bile istatistik çıkar, herkesin yarım saatini alacak bir iÅŸlemden söz ediyorum.

Kamuoyu anketleri, Cumhur Ä°ttifakı açısından olumsuz geldiÄŸi için ErdoÄŸan’ın böyle bir açıklama yaptığı yorumları yapılıyor. Sizce, neden bu mu?

AK Parti’nin bundan önce de kötü sonuçlar aldığı seçim sonuçları oldu. ErdoÄŸan’a da tablonun kötü olduÄŸunu gösteren sonuçlar gitmiÅŸti. Ama böyle bir ÅŸeye ihtiyaç duymamıştı. O nedenle bu tavır deÄŸiÅŸikliÄŸi sadece tahminlerin olumsuz olmasıyla açıklanabilir bir ÅŸey deÄŸil. Bir önceki seçimde de yüzde 50’yi kılpayı geçeceÄŸi belliydi. 7 Haziran seçimlerinde AK Parti oyunun yüzde 40’a düÅŸeceÄŸi belliydi. 2009’da da yüzde 38’e düÅŸeceÄŸini zaten kamuoyu ÅŸirketleri görmüÅŸtü. Bence bunları aÅŸan bir ÅŸey.

CHP Genel BaÅŸkan Yardımcısı Seyit Torun, “Gelen anketlere inanamıyoruz, anketörlerde mi sorun var, hata mı yapıldı diye kaygılanıyoruz. Ä°stanbul, Ankara, Adana, Antalya’da öndeyiz” demiÅŸti. Ä°ttifaklar nedeniyle “öngörülemez” sonuçlar yaÅŸanabilir mi?

Ä°ttifak nedeniyle ilk baÅŸlarda seçmenlerin kafası karıştı. Sisteme aÅŸina deÄŸil. Kendi partilerinden olmayan, tanımadıkları adaya oy vermeleri istendi. Bir dönem, kararsızlık oranı çok yüksek çıkıyordu. Hala bazı seçim çevrelerinde yüksek. ÖrneÄŸin 19 Åžubat’a kadar, bir partinin adayı biliniyordu. Ama 19’unda ittifak geniÅŸledi, aday deÄŸiÅŸti. Seçmen tavrını düÅŸünün. Henüz ilk baÅŸta açıklanan adaya adapte olamamışken, yeni bir aday açıklanıyor. Dolayısıyla yeni bir adayı benimsemeniz, oy verecek hale gelmeniz kolay bir iÅŸ deÄŸil. Ä°lk baÅŸlarda belediye meclislerinde tek liste mi olacak, çift liste mi olacak belliydi. Ama son noktada bazı yerlerde tek listeye döndü. O yüzden seçmenin, bu tabloyu sindirmesi son dakikaya kadar sürecek.

“Seçmen, kararını son 10 günde verecek”

O nedenle, bir rakam, oy oranı söylemek yerine, seçmen eÄŸilimi yapmak daha doÄŸru. Seçmen, kararını esas olarak 10 gün kala verecek. Çünkü kanaatini, çok önce vereceÄŸi bir atmosfer yaÅŸanmıyor. Mersinlileri düÅŸünün; bir partinin göstermek istediÄŸi isim, aday olamadı, sonra baÅŸka partiden tekrar aday oldu. Yüksek Seçim Kurulu’nun ne karar vereceÄŸi, ne olacağı konusu belirsiz. O nedenle ancak son 10 günde isabetli tahmin yapılabilir. 15 gün önce bulgulanmış rakamlar, sandıktan çıkacak demek büyük iddia olur. Daha önce seçimlere 4 ay kala seçmen kararını verebiliyordu, ama ÅŸimdi (seçmen) sandığa gidilecek en yakın zamanda kararını verecek.

“Çok sert rekabet yaÅŸanacak”

Peki, sizin ölçümlerinize göre belediyelerde büyük bir parti deÄŸiÅŸimi yaÅŸanabilir mi, büyük sürprizler beklemeli miyiz?

 

Bu seçimde, rekabetin sert geçeceÄŸi yerler var. Ä°ÅŸte Adana, Mersin, Antalya, Denizli, Balıkesir, Ä°stanbul, Ankara, Bursa gibi. Aday sayısının ikiye düÅŸtüÄŸü her yerde rekabet güçlenmeye baÅŸlıyor. Bir yerde çok sayıda aday varsa, biraz önde olan parti ipi göÄŸüslüyor. Ama ikiye düÅŸtüÄŸünde, alması gereken oy oranı asgari yüzde 50’ye çıkıyor ve zor hedef haline geliyor, seçimin favorisi kalmıyor. Ama mesela Ä°zmir, Kayseri, Konya gibi bir partinin dominant olduÄŸu yerler var, oralarda böyle bir durum sözkonusu deÄŸil. Ama Ankara Ä°stanbul, Mersin, Anada gibi yerlerde rekabet çok ateÅŸli geçmeye baÅŸlıyor, sandıktan o iki aday için her türlü sürpriz sonuç çıkabilir. O nedenle Ä°zmir dışındaki illerde, saydığım illerde adaylar baÅŸa baÅŸ geliyor. Ä°ki adaylı sistem, iki blok olması, her ildeki seçimi kritik hale getiriyor.

AK Parti 2009’da yüzde 39’la Ankara’yı kazandı. Ä°stanbul’da yüzde 44’le Ä°stanbul’u kazandı. Ama ÅŸimdi baraj otomatik olarak yüzde 50’ye çıktı. Ama Ak Parti orada yüzde 50’yi hiç görmedi. Åžimdi yüzde 47’yi alan kaybedecek. O yüzden iki aday ve yüzde 50 ÅŸartı nedeniyle, farklı sonuçlar çıkabilir.

“Yüzde 80’in altını görürsek ÅŸaÅŸmayacağız”

Ä°ttifaklar nedeniyle sandığa gitme oranı azalır mı? ÖrneÄŸin, partisinin aday göstermemesi nedeniyle sandığa gitmeyen “küskün seçmen” sayısında artış yaÅŸanabilir mi?

Bundan önce sandığa gitme oranı yüzde 85 dolayındaydı. Ama bu seçimde yüzde 80′ in altını görürsek ÅŸaşırmayacğız. ÖrneÄŸin, Çankaya’da, MHP veya HDP seçmenisiniz, kendi partinizin ilçe ve büyükÅŸehir adayı yok. Evinizde oturmayı tercih edebilirsiniz. Böyle bir durumda seçmen evinden kalkıp, taksiye binip, kuyrukta bekleme eziyetine katlanmaya gerek duymayabilir. Çünkü ne ilçede adayı var, ne büyükÅŸehir adayı var. Motivasyonu yok. O zaman seçmen, “Nasılsa adayım yok” diyerek sandığa gitmemeyi düÅŸünür. Küskünlük çok etkilemiyor sandığa gitmeyi, çünkü çok küçük yüzdeler. 50 milyondan fazla oy kullanılan yerde, ortalamayı etkileyecek ağırlığı olmuÅŸor. Seçmeni, adayının olmamasının getirdiÄŸi motivasyonsuzluk etkiler.

“HDP’nin bir kısım oyu Cumhur ittifakına gidecek”

HDP, batıda Ä°stanbul, Ankara dahil birçok büyükÅŸehirde, AKP’ye kaybettirmek için aday çıkarmadı. Bunun yansıması nasıl olur?

Bu konuya iki açıdan bakmak gerekiyor. Birincisi, CHP seçmeni, “HDP-CHP arasında ittifak var” diye oy vermekten vazgeçer mi? Buna evet demiyorum. Çünkü yaptığımız çalışmalarda, HDP ile iÅŸbirliÄŸi nedeniyle oy vermeme tutumunu gözlemlemedik.

 

Ä°kincisi, HDP seçmeninin, “Nasılsa benim adayım yok, gidip millet ittifakına oy vereyim” tavrı mı olacak mı? Bence yüzde yüz olmayacak, fire olacak. HDP seçmeninin bir kısmı ya sandığa gitmeyecek ya da cumhur ittifakına gidecek. Firelerin boyutu ne olur? Seçimlerden sonra gözlemleyeceÄŸiz. Ama HDP seçmeninin blok halinde bütün seçim çevrelerinde millet ittifakı adayına oy vereceÄŸini düÅŸünmüyorum. Hele Ä°YÄ° Parti adayının olduÄŸu yerlerde daha da düÅŸecek.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.