Abdurrahman Dilipak: 15 Temmuz tehlikesi bitmedi, hala devam ediyor! Her yerdeler...

Tehlike geçmedi, devam ediyor.

Tehlikenin adresi sadece TSK deÄŸil. Emniyet ve istihbarattan ibaret de deÄŸil bu tehdit. Merkezi yönetimden tutun, valilik, kaymakamlık, yerel yönetim her yerde varlar. Media, Mafia, sermaye, siyaset, bürokrasi, oda, STK, üniversite, her yerde varlar.

Bana kalırsa BeÅŸtepe’nin de, bu açıdan yeniden gözden geçirilmesi gerek. KeÅŸke bu bugün yapılsa. Bugün deÄŸilse yarın ve mutlaka.

Hemen her gün bir FETÖ operasyonu haberi geliyor. Ama öte yandan bir sürü yanlış iÅŸ de yapılıyor. Bazı tepe isimlerin FETÖ ile iltisakı bilindiÄŸi halde, onlara dokunulmuyor. Hatta yerel yönetimlere aday olan isimler arasında da ÅŸaibeli isimlerin olduÄŸu tartışılıyor.

Madem böyle kapsamlı bir operasyon yapılıyor, o zaman bu iÅŸ TSK ile sınırlı kalmaması gerek. Ayrıca, yine bir FETÖ operasyonu olarak, örgütle ilgisi olmayan isimlerin örgüt üyesi imiÅŸ gibi gösterilen kiÅŸilerin maÄŸduriyetlerine son verilmeli ve onları sanık durumuna düÅŸürenler hakkında iÅŸlem yapılmalı.

Kafama takılan bir baÅŸka sorun da ÅŸu: Hâlâ il ve ilçelerde, emniyet teÅŸkilatında FETÖ’cüler var. DiÄŸer istihbarat örgütleri içinde de bunlar var. CIA geliÅŸmeleri yakından izliyor. FETÖ’cülerin ittifak kurdukları PKK’lılar var.

Peki, nasıl oluyor da, 1 yıldır devam eden izlemeler konusunda örgüt nasıl bu iÅŸten haberdar olmadı ve tedbir almadı.

Zaten sürekli operasyon yapılırken, hatta yeni bir darbe ihtimalinden söz edilirken, örgüt nasıl kendinden bu kadar emin olabildi? “Zirve”ye (Ä°ngilizcesi: Peak) giden yolda av da avcı da nasıl bu kadar kendinden emin olabiliyor?

Bu arada Ä°stanbul Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı, FETÖ’nin GSM’ler üzerinden oyun görünümlü bir kriptografik haberleÅŸme programı olan “2048 Fun and Relaxing Puzzle Game” kullandığını tesbit etti. Ama hâlâ Raspberry Pive Deepweb / Blackweb konusunda bir ilerleme var mı bilmiyorum.

FETÖ/PDY mahrem imamlarının TSK’da görevli askerlerle irtibat kurduÄŸu ardaşık arama (ankesör) soruÅŸturmasında yeni bir geliÅŸme oldu. Ä°stanbul Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı, Türkiye genelinde 3.387 sabit hat kullanıldığını tespit etti. Bunların 662’si Ä°stanbul’da kullanıldı. Bu telefonlardan Ankara ve Ä°stanbul’dan 3.500 cıvarında asker aranmış.. Türkiye genelinde bu rakam 13.000’i buluyor.. Ankara’da 7.000, Ä°stanbul’da 3.500, diÄŸer illerde 2.500 cıvarında ÅŸüpheli sözkonusu.

Bakalım bu operasyondan sonra arama ve sorgulamalarda ele geçecek bilgi ve belgelerden sonra nasıl bir sonuç ortaya çıkar, kestirmek zor.

Bu iÅŸin Media, Mafia, sermaye, siyaset, bürokrasi, STK, yerel yönetimler ve meslek odalarındaki uzantıları, uyuyan hücreleri tam olarak ortaya çıkarılmış deÄŸil.

Bu operasyon örgütün iç ve dış unsurlarını harekete geçirebilir. Bu konuda dikkatli ve hassas olmak gerekir. Bakın, bildik FETÖ’cülerin serbest kalır ya da kimilerinin hakkında hiçbir iÅŸlem yapılmadan görevleri başında dururken ya da terfi ettirilirken, bu konuda eskiden iliÅŸkisi olup, gerçek ortaya çıktıktan sonra onlardan ayrılanlar sanık sandalyesine oturtuluyorsa burada bir yanlışlık olmalı.

Bu hesaplaÅŸma bugün sandıkta, seçim sonrası, biraz da seçim sonuçlarına göre her yerde kendini gösterebilir. Bu hesaplaÅŸma bugünden yarına bitmeyecek.

Bakın kimse iddiasından vazgeçmiÅŸ deÄŸil. Sadece konjonktürden kaynaklanan sorunlar var. Merkezi derin güç kendi içinde bölündüÄŸü için bizim için biraz hareket alanı oluÅŸturuyor.

Baksanıza ÅŸimdi Ä°talya AB’den ayrılmak için referanduma hazırlanıyor. Avrupa saatli bomba gibi. AB ve NATO dağılmanın eÅŸiÄŸinde. BM zaten iÅŸlevsiz hale geldi. Güvenlik Konseyi artık fonksiyonel deÄŸil. Ä°nandırıcılığını ve ciddiyetini de kaybetti. Ä°nsan hakları, demokrasi, liberalizm ve çevre de öyle. Batı kavram ve kurumları ile çöküyor. Ekonomileri de aynı ÅŸekilde. Aile ve gençlik, ahlaki açıdan dibe vurmuÅŸ durumda. Artık bir ÅŸeye inanmıyorlar. Kilise artık alay konusu. Vatikan için yolun sonu. Ä°talya’nın AB’den ayrılma fikri yeni deÄŸil. Ä°talya’dan önce, Ä°talya ile beraber, Ä°talya’dan sonra bu yola girecek baÅŸka ülkeler de var. Sahi bu konuda biz ne bekliyoruz. AB’nin kurucu babaları bile çekip giderken biz niye kapıda beklemeye devam ediyoruz.

AB’nin kurucuları: Almanya, Fransa, Ä°talya, Hollanda, Belçika, Lüksemburg. Ä°ngiltere ile birlikte 1961’de Ä°rlanda ve Danimarka üyelik için AB’ye baÅŸvurdular. Fransa dışındaki diÄŸer ülkeler, Ä°ngiltere’nin üyeliÄŸine sıcak bakıyordu. O zamanki Fransa CumhurbaÅŸkanı Charles De Gaulle, ülkenin Kıta Avrupa’sından oldukça farklı olduÄŸu, ekonomik sıkıntılar yaÅŸadığı, ABD’ye askeri ve diplomatik açıdan bağımlı olduÄŸu, bu yüzden AB’nin geliÅŸimini engelleyeceÄŸi gibi gerekçelerle bu üyeliÄŸe karşı çıktı. Ä°ngiltere 1967 yılında tekrar baÅŸvuruda bulundu ve yine kabul edilmedi. GeniÅŸleme süreci, ancak 1969 yılında De Gaulle’ün Fransa CumhurbaÅŸkanlığından istifa etmesinden sonra baÅŸladı ve Ä°ngiltere, Ä°rlanda, Danimarka 1 Ocak 1973’te AB’ye üye oldu. Bugün ise Ä°ngiltere üyelikten ayrıldıktan sonra Ä°ngiltere’ye yakın bir isim olan Macron Fransa’nın CumhurbaÅŸkanı oldu. Üstelik sola yakın Fransız halkının başında bugün kapitalistlerin adamı Macron gibi biri CumhurbaÅŸkanı olarak Fransa’nın başında bulunuyor.

Sahi biz bu AB üyeliÄŸi konusunda ne yapıyoruz?. Biz neden bu konuda referanduma gitmiyoruz. Zaten bizi istemiyorlar. NATO ve NATO ülkeleri bile teröristler ve darbecileri korumaya devam ediyor.

ErdoÄŸan çok çocuktan söz ediyor ama müttefiklerimiz eli ile hızla kısırlaÅŸtırılıyoruz. Gıda-Tarım ve SaÄŸlık Bakanlığının ve Aile Bakanlığının bu konuda büyük sorumluluÄŸu var. Buna Adalet, Milli EÄŸitim, Kültür ve Gençlik Bakanlığını da ekleyin.

Seçim sonrası, aile ve gençlik ile ilgili can sıkan, can yakan bilgiler sunacağım. Bunlar patates soÄŸan, döviz.. Seçim kampanyasında dile getirilen “Materyal”lerden çok daha önemli. Aile ve gençliÄŸi kaybederseniz, geriye kaybedecek fazla bir ÅŸey kalmayabilir.

Yeni Meclis BaÅŸkanı bir adım atıp, aile ve gençlik konusunda meclis araÅŸtırması açtırabilir mi?

Siz sanıyor musunuz ki, “Tarihin sonu”nu getirecek bir “Medeniyetlerarası savaÅŸ”tan vazgeçtiler. Tamam, BOP çöktü ama birileri bu konuda yeni bir senaryo peÅŸinde. SavaÅŸ, terör ve darbe gündemde. Suikastlar ve iktisadi operasyonlar da sözkonusu. Neyse ki, kendi aralarında, bu senaryo konusunda fikir birliÄŸi içinde deÄŸiller. Ama gidiÅŸat iyi deÄŸil ve bu iÅŸ ilanihaye böyle devam edemez. Nisan ayı bu açıdan önemli bir ay. Ve sonrası tabii. Ve bu süreç bugünden yarına bitmeyecek. Uzun soluklu bir mücadeleye hazır olalım. Selâm ve dua ile.