Abdurrahman Dilipak / Gelecek dünde kaldı cancağızım!

Gelecek, gelecek deÄŸil geldi. Hatta “Gelecek dünde kaldı cancağızım, ÅŸimdi yeni hayaller kurma zamanıdır”. GeleceÄŸe iliÅŸkin 40 önemli ipucu vereyim size. Bunlar ve daha sonrası az sonra. Saniyede 300.000 km hızla gelen bir devrimden söz ediyorum.. Sıkı durun! Hayata tutunun! Ä°ÅŸte fütüristlerin gelecek zamana iliÅŸkin öngörülerinden seçmeler:

1-BildiÄŸiniz otomobiller yok. Uçan pilotsuz, elektrikle çalışan araçlar geliyor. Benzinli / dizel otomobillerde binlerce parça bulunurken. Elektrikli araçta ise söz geliÅŸi 40’ta biri bile deÄŸil.  Araba deÄŸiÅŸince yol, oto park ve petrol istasyonları da deÄŸiÅŸecek. Dikey apartmanlar yerine yatay evler ve merkezden uzak yerleÅŸim tercih edilecek. Artık ehliyet alma sorunu da bitiyor. Çünkü araçlar ÅŸoförsüz olacak. Sizi istediÄŸiniz yere götürecek, sonra en uygun en yakın yere gidip park edecek. Telefonunuzdan onu istediÄŸiniz zaman geri çağırabileceksiniz. 

2-Trafik kazalarını da unutun. Normal ÅŸartlarda bu tip araçların çarpma ihtimali yok. Araç sigortası da olmayacak artık. Trafik kazaları sebebi ile ölüm ve yaralanma da en aza inecek. Petrol üreticileri ve motor ÅŸirketleri için yolun sonu. Araçlar çok daha ucuz olacak.

3-Åžoför, öÄŸretmen, tanımlanmış iÅŸleri yapanların yaptıklarını yapacak robotlar olacak. Hatta doktor, hasta bakıcı, belediye iÅŸçisi, itfaiyeci, hakim, savcı ve avukatların yaptığı iÅŸi yapacak Humanoidler üretilmeye baÅŸladı bile.

4-Ä°nsanımsız robotların yanında, robotumsu insanlar geliyor. Siborglar kapıda. Ä°nsan beynini kullanan robotlar da hazır. Makinanın gücüne sahip bir insan aklı sözkonusu.

5-Genomikler, yani geni ile oynanmış, birden fazla canlının özelliklerini bünyesinde bulunduran canlılar kapıda.

6-Sokak köpekleri ile kuÅŸlarla konuÅŸabileceÄŸiz. Ä°nsanın ve hayvanların beyinlerinin yaydığı elektromanyetik alan artık izlenebiliyor. Ve bu verilere göre karşılıklı iletiÅŸim mümkün olacak.

7-Artık insan beynine kayıt yapılabildiÄŸi gibi, insan beynindeki bilgilerin bir bölümünün elektonik ortama kaydedilmesi de mümkün olacak. Suya bilgi yüklenerek, içerek öÄŸrenilebileceÄŸi gibi, subliminal ve ipnoz yöntemleri ve bio resonance yöntemleri ile bilgi aktarımı mümkün olacak. Birçok okul kapanacak. Evden okul, evden iÅŸ dönemi baÅŸlıyor. Ä°ÅŸyerine gitmeyecek, evinizde Cyber room’dan bu sorunu çözebileceksiniz. Toplu seçme ve sınavı filan da unutun

8-Petrol üreticisi ülkeler yoksullaÅŸacak. Yeni göçler, nüfus tartışmaları, savunma konseptleri en çok konuÅŸulan konular arasında başı çekecek.

9-Evler güneÅŸ gökte olduÄŸu sürece elektrik üretecek ve depolayacak. Yeni enerji üretim alanları ve enerji depolama konusunda yeni buluÅŸlar kapıda. 

10-Sanal para, sanal kimlik, sanal pasaport.. Her ÅŸey sanallaÅŸacak.

11-E-Devlet, E-Belediye, E-Ticaret derken, E-Demokrasi geliyor. Bilgi aristokrasisi sözkonusu.

12-Yapay zeka insanlardan bağımsız insan davranışlarına yön verebilecek, farklı insanların belli olaylar karşısında nasıl tepki vereceÄŸini ön gören enegram modelleri geliÅŸtirerek insanları yönetmeye çalışacak.

13-3D Printerler, yeni kuÅŸak endüstri parklarının doÄŸmasına sebeb olacak.

14-Dikey tarım çiftlikleri gündemde. Gökdelenlerde ya da maden ocaklarında, tünellerde her türlü ürün üretilebilecek.

15-Ulus devletin sonu. Farklı bir toplum ve aidiyet anlayışı. Din algısında radikal deÄŸiÅŸiklikler. Deizm, agnostizm, atomizasyon ve nötralizasyon gibi sorunlar yaÅŸayacağız..

16-AVM’ler olmayacak. Ä°nternetten seçeceÄŸiniz ürünler evinize teslim edilecek.

17-Cep telefonu da yok. Raspbery Pi’niz olacak. Boynunuza kolye gibi asabileceksiniz. Bir çakmak büyüklüÄŸünde ama dörtte biri kadar ince. Yaka düÄŸmeniz mikrofon, rozetiniz kamera.  Sırtınızdaki bir kartpostal büyüklüÄŸündeki güneÅŸ pilinden enerjisini alacak ve gün boyu görsel ve iÅŸitsel ya da yazılı iletiÅŸim içinde olabileceÄŸiz.

18-Bu yeni cep telefonlarınız sayesinde saÄŸlığınızla ilgili sürekli izlenir olacaksınız. Bu dinlenme ve izlenme riskini de beraberinde getiriyor. Bu baÄŸlantı vesilesi ile ve glass teknolojisi entegrasyonu ile ses ve görüntü üzerinden her ÅŸeyi tanıyabilecek ve onun hakkında bilgi sahibi olabileceÄŸiz.

19-Daha çok kenevir kullanacağız. Gıda, ilaç, tekstil, izolasyon, mobilya, kağıt, savunma, petrol ve petro kimya, kompos ürünlerde kenevir vazgeçilmez olacak. Esrar uyuÅŸturucu bağımlılığından kurtulmak için ilaç olarak kullanılacak.

20-Isı ve ses izolasyonundan sonra ÅŸimdi radyasyon ve bakteri izolasyonu dönemi baÅŸlayacak ve bu konuda Kendir bir çözüm olacak.

21-Gıda, ilaç ve kozmetik alanında, toprak gübresi, zirai ilaçlar ve geni ile oynanmış hibrit tohumlardan kaçış baÅŸlayacak. 

22-Yeni hastalıklar ile tanışacağız. Alerji patlayacak. Kanser ve 
şeker hastalığı yeni beslenme rejimi ile ortadan kalkacak.

23-Subliminal mesajlar saldırı için kullanılabildiÄŸi gibi öÄŸretim ve saÄŸlık için de kullanılacak.

24-Konvensiyonel savaÅŸların yerini digital savaÅŸ, savunma, istihbarat alacak. Geni ile oynanmış mikroplar üzerinden biyolojik savaÅŸ, kimyasal savaÅŸ, siber savaÅŸ, robotlar savaşı, Hacker saldırıları gündeme gelecek

25-“Mavi Balina” ve “Angel” gibi yapay zekalı teröristler daha çok can kaybına sebeb olacak.

Bu konu burada bitmeyecek. Bu durumda yarın da devam etmem gerekecek.

Hemen belirteyim ki, bütün bunları “oh ne iyi oluyor” diye yazmıyorum. Bu ihtimallere karşı hazır mıyız. Veri bu olacaksa biz ne yapacağız. Bu iÅŸin neresinde olacağız?. Oyunun dışında kalmak mümkün mü?

Bu anlattıklarım sıradan basit ÅŸeyler aslında. Daha karmaşık, sofistike ayrıntılı konular var. Ben, her halukârda, bu sistemin zararlarından korunmak, süreçten en az zarla çıkmak, faydalı imkanlarından yararlanmak için bu konuda güçlü bir altyapıya sahip olmamız gerektiÄŸini düÅŸünüyorum öte yandan. Yani bu gidiÅŸatın tehditlerine karşı savunma mekanizmasını da yine kendi içinde aramak zorunda kalabiliriz. Ha bire personel alıyoruz. Ha bire klasik sanayi ve ticaret, konut alanlarında yatırım yapmaya devam ediyoruz. Yeni bir dünya kuruluyor. Her ÅŸey tepeden tırnaÄŸa deÄŸiÅŸecek. Bu deÄŸiÅŸime hazır mıyız, ya da ne kadar hazırız. Biz hâlâ kenevir ekmeye karar verdik de, yurda girdireceÄŸimiz tohumu, ısıl iÅŸlem görmeden, “ebter” hale getirmeden nasıl gümrükçünün, bakanlık bürokratının elinden kurtarabiliriz, onunla uÄŸraşıyoruz. “Türkiye kalkınacak ama mevzuat engeli var”, hâlâ. Bürokratik oligarÅŸinin engellerini aÅŸmak kolay olmuyor. Hani kamu yararı olmayan bir konuda yasa da olsa uygulama olmayacaktı. Çünkü böyle bir ÅŸer Devletin, anayasa ve yasaların varlık ve meÅŸruiyet sebebine aykırı idi. Neyse, yarın da bu konuya devam edelim. Selâm ve dua ile.