Güncel
Hayrettin Karaman / MEB’den öğrencilere yoga dersi
Hayrettin Karaman - Yeni Åžafak
Haberin özeti ÅŸöyle:
“Yoga eÄŸitimi alarak bu konuda uzmanlaÅŸan ünlü sunucu Ece VahapoÄŸlu, Milli EÄŸitim Bakanlığı’na baÅŸvurarak 2018-2019 eÄŸitim öÄŸretim yılında, Türkiye geneli resmi-özel tüm anaokulu, ilkokul, ortaokul, lise ve dengi okul öÄŸrencilerine yönelik, öÄŸrencilere kendilerinin farkında olmalarını saÄŸlamak, çocuklarda konsantrasyonu artırmak; arkadaÅŸlığı, paylaÅŸmayı ve sosyalliÄŸi artırmak, pedagojik oyun anlatımıyla yoga nefes egzersizleri yaptırmak amacıyla ücretsiz “Ece VahapoÄŸlu ile Çocuk Yogası” etkinliÄŸi düzenleme talebinde bulundu. Talebi deÄŸerlendiren Milli EÄŸitim Bakanlığı Yenilik ve EÄŸitim Teknolojileri Genel MüdürlüÄŸü yoga etkinliÄŸine izin verdi. Bakanlık Türkiye’deki tüm okullara yazı yollayarak bunu duyurdu”.
Haberin aslı olmayabilir diye araÅŸtırdım, Bakanlığın yazısını da gördüm, aslı varmış.
2007 yılında bu konuda iki yazı yazmıştım. Yazma sebebimin biri katıldığım bir ilmi toplantı, diÄŸeri de AmerikanlaÅŸmış, Türkçeyi bile doÄŸru düzgün konuÅŸamayan bir doktorun ülkemize gelip yogayı tavsiye etmesi idi.
Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığımız 16-18 Kasım 2007 yılında “Güncel Dini Meseleler Ä°stiÅŸare Toplantısı” tertip etmiÅŸ, bu toplantıda “Dış kaynaklı dini akım ve öÄŸretiler” genel baÅŸlığı altında “yoga terapileri, reiki, meditasyon, reenkarnasyon, satanizm vb.” konular tartışılmıştı.
Uzmanların açıklamalarından edindiÄŸim kanaati yazıda ÅŸöyle ifade etmiÅŸtim:
Bu inanç, öÄŸreti ve uygulamalar ya baÅŸka dinlere ait ritüellerin bir parçası, bir uzantısıdır veya dini olmasa da dinin ve ibadetin yerine ikame edilmek istenmektedir. Her iki durumda da dini hayatımız ve milli kültürümüz bakımından zararlıdır. Gençlerimizi ve yeterli bilgi sahibi olmayan yetiÅŸkinlerimizi bu cereyanların ve modaların kötü etkilerinden koruyabilmek için ÅŸu tedbirler alınmalıdır:
1. Bu konularda doÄŸru bilginin bütün seviyelere uygun açıklamalarla yaygın hale getirilmesi. Bu tedbir çok önemlidir; çünkü ya ideolojik ve dini veya ekonomik amaçları bulunan bazı ÅŸahıs ve kuruluÅŸlar, bütün bu konularda yanlış, yanıltıcı, ayartıcı bilgiler vermekte ısrar ediyorlar.
2. Hiç vakit geçirmeden isteyen herkese, her seviyede din eÄŸitim ve öÄŸretimi yapmanın saÄŸlam kanalları açılmalı, engeller ortadan kaldırılmalıdır (Çok ÅŸükür engeller kısmen kaldırıldı ama gayret-i diniyyesi eksik veliler yüzünden bu öÄŸretim beklenen sonucu vermiyor).
3. Manevi yoldan tedavi olmak, manevi gücü arttırmak, günlük hayatımızın stresini azaltmak veya gidermek, hayatımızdaki mana ve anlam boÅŸluÄŸunu doldurmak... için dinimiz ve geleneÄŸimizde birçok sahih, faydalı, zararsız ve yan etkisiz tedbir, çare, usul ve yöntem vardır. Ehli ve erbabı olan kiÅŸiler ve kurumlar bunları halka anlatmalı, çareyi, aslı astarı olmayan ve mutlaka zararları da görülen yabancı uygulamalarda deÄŸil, kendi manevi hazinemizde aramanın ve bulmanın yolları gösterilmelidir…
4. Reenkarnasyon (tenasüh, ruh göçü) ilim, din ve tecrübe ile baÄŸdaÅŸmayan, ya tertiplere veya “tesadüfe, cinlerin etkisine, ortak ÅŸuur dışına (üstüne)...” gönderme yapılarak açıklanabilecek nadir olaylara dayanan bir inançtır ve Ä°slam inancına aykırıdır. Müminler, bu inancı yaymak için çeÅŸitli telkin araçlarını kullanan sahtekârlardan uzak durmalıdırlar.
“Yoga mı namaz mı?” baÅŸlıklı diÄŸer yazımın sebebi o doktorun tavsiyesi idi”.
Pazar günü inÅŸallah bu yazıyı ve Diyanet’in ilgili fetvasını paylaÅŸacağım.
Henüz yorum yapılmamış.