Tepkiler üzerine duran inşaat, incelemenin ardından devam edebilir
Nevşehir Göreme’de Peri Bacaları’na komşu yapılan otel inşaatı Bakanlık tarafından durduruldu. Fakat Göreme Belediye Başkanı Nuri Cingil’in ifadesine bakılırsa, tepkiler üzerine duran inşaat, incelemenin ardından devam edecek.
Çerin Ünalsan / Paraanaliz
Daha ürkütücü olan ise Cingil’in bunu son derece doÄŸal gördüÄŸü ve Peri Bacaları’nın kültürel deÄŸerinin bu sayede yaÅŸayacağını belirttiÄŸi garip savunmasıydı. Kabul ediyorum ki turistik bir bölgede, oraya gelecek olan ziyaretçilerin konaklayacağı yerler olmalı. Ama 2 metre yanında olması gerekmiyor. Bunu savunmak ise tam bir akıl tutulmasıdır.
Turizm konusuna böyle yaklaşıyorsak, biz zaten ölmüÅŸüz, aÄŸlayanımız yok. Peri Bacaları’na inÅŸaat meselesini ÅŸimdi bir kenara koyalım. Çünkü bunun tartışılacak yanı bulunmuyor. Tam anlamıyla rezalet.
Fakat Göreme’deki bu olay bize Türkiye ve yaklaşımı adına çok ÅŸey anlatıyor. Biraz ona dikkat çekmek lazım. Bir ülkenin sahip olduÄŸu deÄŸerler, ederi üzerinden yorumlanıyorsa, yaÅŸadıklarınıza ÅŸaşırmayacaksınız.
O zaman Selçuklu’dan ya da Osmanlı’dan kalan, aslında sanat eseri olan ibadethaneleriniz bir yanda dururken; diÄŸer tarafta marketlere iliÅŸtirilmiÅŸ ibadethanelerinizi de garipsemezsiniz. Ayasofya’yı bir dünya markası yapmak dururken, hangi inancın ibadethanesi olacağını tartışmayı abes görmezsiniz.
Bir açık hava müzesi olan Anadolu’yu, her ÅŸey dahil sistemine katıp, deniz kum güneÅŸ olarak dünyaya anlatmaktan utanmazsınız.
Belçika büyüklüÄŸünde tarım toprağınızı terk edip, çiftçiyi üretemez hale getirip, ithal ürün yiyip, sonra da çadır tiyatrosu görünümündeki sözde tanzimlerde yaÅŸanan kuyruklardaki periÅŸanlığınızı anlayamazsınız.
Dünyanın ikincisi olma özelliÄŸi bulunan Takiyüddin’in Rasathanesi’ni büyücülük yapılıyor diye yıkıp, sonra da Tesla’nın uzaydaki arabasını niye sizin göndermediÄŸinizi çözemezsiniz.
Hezarfen Ahmet Çelebi’yi tahtı ele geçirmekle suçlayıp, Nuri DemiraÄŸ’ın yok sayıp, Kayseri Uçak Fabrikası’nı kapatıp, ÅŸimdi niye dünya uçak üreticilerinin en büyük alıcısı olmakla övünmenin utanılacak bir ÅŸey olduÄŸunu anlayamazsınız.
Türkiye’nin kuruluÅŸu sırasında ülke sathına yayılarak kurulmuÅŸ fabrikaları ‘babalar gibi’ satıp, üzerlerine yabancı malların ağırlıkta satıldığı marketlerin, borç parayla yapılan rezidansların kurulmasında beis görmezsiniz.
Dünyaya kilosu 3,5 dolara niye mal satmak zorunda kaldığınızın sebebini çözemezsiniz. Anadolu coÄŸrafyasının zengin motifleri dururken, dünyadan kopya mal yapıp, sonra da ‘bizi neden anlamıyorlar’ diye soramazsınız.
Çocukları ‘icat çıkarma’ diye büyütmenin, itiraz eden nesilleri terbiyesizlikle suçlamanın, hakkını arayanı provokatör olarak nitelendirme saçmalığının, devlet ile hükümeti karıştırma aymazlığının taşıdığı sorunları, yaratıcı insana doÄŸru gidilen iklimde çözemezsiniz.
Çalan inÅŸaatçıyı, yalan söyleyen siyasetçiyi, köÅŸe dönmeciliÄŸe oynayan kurnazları önleyemez; yalanla beslenmenin engellenememesi, tasarımsızlığı, üretimsizliÄŸi, yaratıcılık ile kurnazlığı karıştırmayı niye yok edemediÄŸinizin yanıtını bulamazsınız.
Oysa yanıt çok basit. UcuzlaÅŸmak… Göreme’deki örnek bizim baktığımız halde niye göremediÄŸimizi, her ÅŸeyin fiyatı olduÄŸunu zannettiÄŸimizi ve ederini bulunca her ÅŸeyi satabileceÄŸimizi gösteriyor.
Henüz yorum yapılmamış.