Sosyal Medya

Kürsü

Abdurrahman Dilipak: Kripto yazılımlar ve yapay zeka konusunda dünyada 2 milyona yakın çalışan olduğu tahmin ediliyor

Abdurrahman Dilipak- Yeni Akit



Atom bombasıymış, Biyolojik bomba imiÅŸ, Kimyasal bomba imiÅŸ. Geçin bunları. Asıl “Bomba” Nöronik bomba. Sizi izlediÄŸiniz Tv ekranından, otomobilinizdeki radyodan ve cep telefonunuzdan vurabilirler. Laser toplarından, EMT ya da RF dalgaları ile hedefini vuran Megatron bombasından söz etmiyorum. Söz etsem ne yazar ki, bizim gerizekalılar bunları hayal sanıyor. Dalga geçiyorlar. Onların hayalleri, hayatın gerçeklerine ulaÅŸamaz. Bir de çaÄŸdaÅŸ birer aydın geçinirler. KöÅŸebaÅŸlarında politikacı, bürokrat, bilimadamı elbisesi giydirilmiÅŸ bir sürü selülojik kütle dolaşıyor ortalıkta. Ambalaj gibi kullandıkları kıyafetleri içindekinden daha deÄŸerli. Cüzdanlarındaki akıllarından ve kalplerinden daha baskın.
 
MR yani Magnetic Resonance’yi biliyorsunuz. Bio Resonance’yi de duymuÅŸ olmalısınız. Neuronik Resonance.. Bundan sonra daha çok duyacağınız ÅŸeyler olacak.
 
“Rusya’dan çok tehlikeli adım! Halüsinasyon ve baÅŸ aÄŸrısına yol açıyor.”
 
Rusya, ÅŸubat başında düÅŸman askerlerinin geçici görme kaybı yaÅŸamasına, halüsinasyon görmesine ve bulantı hissetmesine neden olan “eagle-owl” isimli özel bir sistemin savaÅŸ gemilerinde test edilmeye baÅŸlandığını duyurdu. Bu sistem belli bir merkezden uzaktaki hedefe düÅŸük frekanslı ışık dalgalanmaları yayarak, optik sinirleri uyarıyor ve bu ÅŸekilde düÅŸman askerlerinin göz sinirlerini tahriÅŸ ederek, halüsinasyon görmelerine neden oluyor.
 
Bu sistemin gönüllüler üzerinde test edildiÄŸini kaydeden ÅŸirket, gönüllülere ellerindeki silah ile belirli hedeflere ateÅŸ etmelerinin istendiÄŸini ancak hiçbirinin hedefi göremediÄŸini belirtti.
 
“Filin sistemi” adı verilen sistem, halen Amiral Gorshkov ve Amiral Kasatonov isimli Rus savaÅŸ gemilerinde test ediliyor.
 
ABD’nin Irak iÅŸgali sırasında Irak ordusuna karşı, havadan manyetik dalgalar ve ses dalgaları göndererek askerleri güçsüz hale getirdikleri ve bunun sonucu panik içinde kaçmak için bile kendilerine güç bulamadıklarını yazmıştı gazeteler. Bu elektro manyetik dalgalar cep telefonu üzerinden de gönderilebilecek. Böylece cebimizde taşıdığımız telefonlar kendi ellerimizle kendi kafamıza dayadığımız bir silaha dönüÅŸebilecek.. Cep telefonunuzla sadece ses ve görüntü deÄŸil, uyuÅŸturucu, para ya da mermi de gönderebileceksiniz. Size yakın gelecekten söz etmiyorum. Bugün artık varolan bir ÅŸeyden söz ediyorum.
 
Biz daha Raspbery Pi ve Arduino’yu bile anlayamadık.
 
Bugün kripto yazılımlar ve yapay zeka konusunda dünyada 2 milyona yakın çalışan olduÄŸu tahmin ediliyor. Ülkeler bunların peÅŸinde, bir ÅŸekilde bunlara ulaÅŸmaya, bunları kazanmaya çalışıyor.. Kimi ülkeler bu kiÅŸileri çekmek için özgürlük ortamını geniÅŸletiyor, kimi ülkeler güçlü altyapı desteÄŸi saÄŸlıyor, kimileri pahalı donanımları nerede ise maliyetine satarak bu kiÅŸilerle temas saÄŸlamaya çalışıyor. Biz de bizimkileri kaçırıyoruz. Bu tip çalışan insan sayısı bakımından ABD birinci sırada: 850.000, Hindistan 2. sırada: 150.000, Ä°ngiltere: 140.000, Rusya: 90.000, Kanada: 80.000, Fransa: 50.000, Çin: 50.000, Türkiye el ve ayak parmakları kadar. Bu rakamlar tahmini, yaklaşık rakamlar. Hindistan kendisi için deÄŸil, baÅŸkaları için çalışıyor daha çok.
 
1940’ların sonunda Nicola Tesla bu iÅŸlerin farkına varmış. O yıllarda yapıldığı iddia edilen bir deney var; “Philadelphia deneyi” diye bir deney. Zamanı ve mekanı bükme deneyi. Yerçekimini durdurma deneyi. Her deney baÅŸarılı olmayabilir. Ama baÅŸarılı olanlar bile dünyayı radikal ÅŸekilde dönüÅŸtürebilir.
 
Bu teknolojileri üretmek bir ÅŸekilde mümkün. Önemli olan eÅŸzamanlı olarak bu iÅŸin teknik olabilirliÄŸi yanında, hukukunu, ahlakını, felsefesini, mantığını, ekonomisini, güvenliÄŸini, siyaseti, tabiata yüklenen bedeli, iÅŸin manevi, sosyal ve biyolojik yansımalarını da hesaba katmamız gerekecek. Reddetmek ve hemen kabullenmek çok kolay. Tek başına bilgi bu iÅŸ için yeterli deÄŸil, hikmet boyutunu da hesaba katmak gerek. Dünün keramet ya da batılıların kehanet olarak yorumladıkları, ya da esoterik, simyacılık olarak gördükleri ÅŸey artık modern bilimin bir çıktısı olarak önümüzde duruyor.
 
Hz. Musa, Hz. Süleyman, Hz. Ä°sa döneminde gerçekleÅŸen bazı olaylar, bugün bilim marifeti ile tekrarlanabilir mi, göreceÄŸiz. Sonunda olan her ÅŸey Allah’ın iradesi içindedir. Biz O’nun rızasına talibiz. Artık hayvanlarla konuÅŸmak imkansız deÄŸil. ÖÄŸrenmek artık zahmetli ve zor bir iÅŸ olmaktan çıkacak. Uçan otomobiller gerçek oldu. Hiperlup ile Ankara Ä°stanbul çeyrek saat.
 
Fırsatlar ve tehditler iç içe. Köpekleri uzaktan provoke edip, oradan geçen birine saldırtabilirsiniz. Ya da Humanoid’ler suç iÅŸlerse sorumlusu kim olacak?.
 
Bakın, yapay zeka artık yazılım yapabilecek. Kendi kendini yöneten bir teknolojiden söz ediyorum. Bunun bir ulusu, bir halkı yok. ÇoÄŸunluk yok, çoÄŸulculuk yok. Teknokraside karar verici kim olacak?!
 
Genomikler ruhsuz, akıllımsı canlılar. Bunların kamil bir iradesi olmadığına göre, sorumluluk kimde olacak. Robotumsu insanlar (Siborg’lar) ve insanımsı robotlar (Humonoid’ler)dünyayı kaplayacak. Ve bunlar kendi kendilerini onarabilecekler. Hava istemiyorlar. Su istemiyorlar. Hastalanmıyorlar. Ä°nsanlar onlar hakkında her bilgiye sahip olmasa da, onlar insanlar hakkında hemen hemen her bilgiye sahip olabilecekler. Onların da zayıf yönleri vardır kuÅŸkusuz. Ama yine de yeni bir durum söz konusu.
 
Ä°nsansız hava araçları, “akıllı ev”ler, otomasyon sistemleri, robotik sistemler, digital bankacılık hoÅŸumuza gitse de bu iÅŸlerin bir adım sonra çok farklı olacak. O sınıra ulaÅŸtığımızda bu iÅŸin geri dönüÅŸü yok.
 
Ne yapacağız bu durumda. Oyunun dışında mı kalacağız, oyunun bir parçası mı olacak, yoksa bu konuda yeni bir çözüm teklifimiz mi olacak.
 
EÄŸer yeni bir çözüm teklif edeceksek, düÅŸüncelerimizi hayata geçirmek için güçlü bir altyapımızın olması gerek. Dini açıdan, hukuki açıdan, ahlaki açıdan suali mukadderlere verecek bir cevabımızın olması gerek.
 
Yarın çok geç olabilir. Onun için vakit geç olmadan artık bir karar verelim. Selâm ve dua ile.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.