Güncel
İngiltere’deki Mavi Marmara mağdurlarından açıklama
Mavi Marmara mağdurları; hukuki sürece dair 13 Şubat 2019 tarihinde, Londra’da bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Ä°srail, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde (ICC) yargılanmaktan kurtulmak için savcı ve hakimleri tehdit ediyor. Son geliÅŸmelerle ilgili Mavi Marmara maÄŸdurları, Ä°ngiltere'de basın toplantısı gerçekleÅŸtirdi.
"BÄ°ZE SALDIRILMASINA GEREK YOKTU"
Yayınlanan açıklamada, "Bize saldırılmasına hiç gerek yoktu. Ä°srail'e ya da baÅŸka hiç kimseye tehdit oluÅŸturmadık. Buna raÄŸmen, ÅŸiddet ve hırsızlık içeren, özgürlüÄŸümüzden mahrum bırakıldığımız vahÅŸi bir saldırıya uÄŸradık. Bu saldırı, dünya medyasının kızgın bakışları önünde gerçekleÅŸti ve Ä°srail ordusunun sivil protestocular üzerinde uyguladığı sistematik günlük saldırıların acı bir örneÄŸiydi.
Mahkemenin bir soruÅŸturma açmaya karar vermesini engellemek için Ä°srail'in baÅŸvuruları, maÄŸdurları ve avukatları hedef olarak gösterebilmek için iftira ve manipülasyon yöntemleri içeriyor.
Daha da endiÅŸe veren ise, bu kiÅŸilerin eylemlerinin, en olaÄŸanüstü ve temelsiz suçlamaları içinde barındıran kamuya açık bir belgeyle UCM'ye yapılan baÅŸvurunun bir parçası olması.
Bu korkunç saldırının maÄŸdurları olarak UCM'nin, saygın yardımseverlere karşı gerçekleÅŸtirilen bu suçlara dair bir soruÅŸturma ile ilerleyeceÄŸine inancımıza sadık kalıyoruz. Yine de yüksek derecede politik, hukuki dayanağı olmayan ve temelsiz suçlamalarla mahkemeyi etki ve baskı altına alma giriÅŸimlerinden tiksiniyoruz. MaÄŸdurlar olarak, UCM Ön Ä°nceleme Dairesi ve savcısının özenle ve tarafsız bir ÅŸekilde çalışması gerektiÄŸi konusuna her zaman saygı duyduk. Ancak geçen haftaki baÅŸvuru (NGO baÅŸvurusu), bu süreci baltalamak için açık bir giriÅŸimi ortaya koyuyor. Bu (baÅŸvuru), Washington'daki siyasi liderlikten gelen -BaÅŸkan Trump'ın ulusal güvenlik danışmanı olan John Bolton gibi- ve eÄŸer kendi çıkarlarına ya da müttefiki Ä°srail'in çıkarları aleyhine davalar yürütülürse bunun ciddi etkileri olur tehditlerinin ortasında yapıldı.
ENDÄ°ÅžEMÄ°Z VAR
Savcının bugüne kadar göstermiÅŸ olduÄŸu tavırdan, bu metotlar yoluyla tehdit edildiÄŸine dair endiÅŸemiz bulunmaktadır. Son günlerde yaÅŸanan bazı geliÅŸmeler de bu kaygıyı artırmıştır. Ä°srail'in UCM'ye gönderdiÄŸi dosyada Bolton'un konuÅŸmasını refere etmesi ve bu konuÅŸma metninin linkini koyması, Mahkeme üyelerine açık bir tehdittir.
Roma Statüsü, bizim gibi insanlara adalet için bir yol vermek amacıyla yazılmıştır. Åžimdi ise 1998 yılında uygulanmasına dahi imza atmayanlar tarafından (Statu'ye) meydan okunmaktadır. Åžimdi aynı ülkeler Mavi Marmara maÄŸdurlarına karşı bir iftira, kinaye ve yalan kaynağıdırlar. Ve onların eylemleri ancak kesinlikle UCM'nin çalışmalarını rahatsız etme ve baltalama giriÅŸimi olarak algılanabilir. UCM'nin yeminli yargıçları ve savcıları ve uluslararası topluluk, özellikle de BM, Mahkeme'nin bağımsızlığını korumalı ve bireylerin veya grupların adalet arama haklarına saygı göstermelidir.
Hatırlatmak isteriz ki Ä°srail'in iÅŸlemiÅŸ olduÄŸu suçlar, BirleÅŸmiÅŸ Milletler Ä°nsan Hakları Konseyi'nin 22 Eylül 2010 tarihli raporunda Ä°srail'in Mavi Marmara saldırısı sırasında iÅŸlediÄŸi suçlar tasnif edilerek hukuki gerekçeleri ile yayınlanmış olup; bu rapor konseyin 17 Haziran 2011 tarihinde 36 devletin oyuyla kabul edilmiÅŸtir. BM tarafından, bu suçlarla ilgili Ä°srail'in yargılanması ve yaptırım uygulanması için gereÄŸinin yapılması kararlaÅŸtırılmıştır. BirleÅŸmiÅŸ Milletler tarafından ortaya konulan bu durumda Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcısı bu olaydan dolayı re'sen soruÅŸturma açmalı ve süreci baÅŸlatmalıdır.
Savcı, daha önce Ä°srail'in meÅŸru müdafaa argümanlarını, aÅŸağıdaki ifadelerle reddetmesine karşın henüz bunu yapmadı:
'Ä°srail askerleri, 31.05.2010 günü Mavi Marmara ve diÄŸer gemilerdeki eylemleri ile ‘kasten öldürme, kasten yaralama ve insan onuruna aykırı davranış' suçlarıyla ‘savaÅŸ suçu' iÅŸlemiÅŸtir. Ä°srail'in Gazze üzerindeki etkin kontrolü devam ettiÄŸi için Ä°srail Gazze'de iÅŸgalci statüsündedir. Gazze Özgürlük Filosunda yer alan tüm katılımcılar, uluslararası hukukta korunan siviller statüsünde olup Ä°srail askerleri, yolcuların sivil olduÄŸunu bildiÄŸi halde saldırıyı gerçekleÅŸtirmiÅŸtir.'
Savcı, (Ä°srail'in) meÅŸru müdafaa savunmasını neden reddettiÄŸini ÅŸu sözlerle de destekledi: 'Otopsi raporları, öldürülenlerin baÅŸlarından, bacaklarından ve boyunlarından çok sayıda atış aldıklarına ve en az 5'inin yakın mesafeden vurulduÄŸuna iÅŸaret ediyor.'
Savcı, Ä°srail'in savaÅŸ suçu iÅŸlediÄŸini kabul etmesine raÄŸmen, yeterince ‘Gravity' (yoÄŸunluk) olmadığı gerekçesiyle bir soruÅŸturma açmayı reddetmiÅŸtir. Mavi Marmara avukatlarının bu karara itiraz etmelerinin ardından mahkeme savcının kararını hatalı bulmuÅŸtur.
UCM Ön Ä°nceleme Dairesi 15 Kasım 2018 tarihinde yayınladığı kararında, bir kez daha savcının kararının yanlış olduÄŸuna ve kararını tekrar gözden geçirmesine hükmetti. Ayrıca sürecin daha fazla uzamasının önüne geçmek için de savcıdan, 15 Mayıs 2019 tarihine kadar nihai karara varmasını talep etti.
Savcı, bu karara karşı itiraz/temyiz baÅŸvurusunda bulundu. Savcının soruÅŸturma açmayı reddetmesinin kendi meslektaÅŸları, dış paydaÅŸlar ve BirleÅŸmiÅŸ Milletler de dahil olmak üzere önüne konulan açık yasal gerçeklere aykırı olduÄŸunu düÅŸünüyoruz.
EN AZ HAK ETTİĞİMİZ BU
Savcının 31 Ocak 2019'da yapılan baÅŸvuruda da görüleceÄŸi üzere, eÅŸi görülmemiÅŸ bir dış baskıyla karşı karşıya kalmasından derinden endiÅŸe duyuyoruz. Mahkemenin iÅŸini yapmasına izin verilmeli. Savcının iÅŸini yapmasına izin verilmeli. MaÄŸdurların, iftira ve saldırıya uÄŸramadan adalet aramasına izin verilmeli. En az hak ettiÄŸimiz bu.
DeÄŸinilmesi gereken bir baÅŸka önemli husus ise; Ä°srail sürece katılma talebi vasıtasıyla Türkiye - Ä°srail anlaÅŸmasının bu mahkeme tarafından dikkate alınmasını istemiÅŸtir. Mavi Marmara'ya yapılan korkunç saldırıdan kurtulanlar adına böyle bir anlaÅŸmaya taraf olmadığımızı söylemek istiyorum. Böyle bir anlaÅŸma hiçbir maÄŸduru baÄŸlamaz, baÄŸlamayacaktır. Hiç kimse Türkiye Hükümeti'ne böyle bir yetki ya da sorumluluk da vermemiÅŸtir. Ä°srail hangi devletle ne anlaÅŸma yaparsa yapsın maÄŸdurların hak arama ve adalete eriÅŸim hakkı hukukun koruması ve garantisi altındadır.
Ä°srail aynı dosyada Türkiye ile 2013 yılında ayrıca bir mutabakat daha yaptığını beyan etmiÅŸtir. UCM'ye Ä°srail tarafından sunulan bu mutabakat metni daha önce hiçbir ÅŸekilde görülmemiÅŸtir. EÄŸer sunulan bu belge doÄŸruysa yani ikinci ve gizli bir mutabakat daha mevcutsa dahi böyle bir mutabakatın da bizleri hiçbir ÅŸekilde baÄŸlamayacağını buradan açıklıyoruz.
Gazze'ye hala ölümcül bir abluka uygulayan Ä°srail bu abluka suçuyla çok sayıda çocuÄŸun, hastanın ve kadının ölümüne sebep olmuÅŸtur. Hal böyleyken bu ablukayı kaldırmak ve Gazze'deki Filistinlilere yardım götürmek isteyen insanlara saldırmış ve insani yardım gönüllülerini korkunç bir ÅŸekilde katletmiÅŸtir. 100'ün üzerinde kiÅŸi ağır yaralanmış bazıları sakat kalmıştır. Adaletin gereÄŸi bu saldırıda Ä°srail'in sivil kılığına bürünerek mahkemeye tehdit etmesine müsaade etmeden, Ä°srailli sorumluların mahkeme önüne çıkarılması ve yargılanmasını saÄŸlamak olmalıdır.
Adaletin tecellisi, adil bir yargılanmanın başlaması ile başlar.
Sayın savcıya ve Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne çaÄŸrımız, özgürce ve adaletin gereÄŸi olarak bu soruÅŸturmayı baÅŸlatmasıdır. Unutulmamalıdır ki ICC, gücün hukuku boÄŸma ve sadece kendi tarafına çalıştırma çabası karşısında insanlığın ve maÄŸdurların en kıymetli umududur." ifadeleri kullanıldı.
Henüz yorum yapılmamış.