Kürsü
Mehmet Ocaktan: Patlıcan biber kuyruğu izlemek eski bir nostalji
Follow @dusuncemektebi2
Mehmet Ocaktan- Karar
Televizyon izlemeyi oldum olası pek sevmem, zaman zaman çok keyifli filmler ya da kaliteli müzik programları olursa onlar için özel zaman ayırıp izlerim. Bazen de futbol... Ancak hemen belirtmeliyim, çok az olmakla birlikte bazen koltuÄŸa uzanıp elimde kumandayla zap yapmanın keyfi bir baÅŸkadır.
Ä°ÅŸte geçtiÄŸimiz hafta böyle anlardan birinde, hangi kanalda olduÄŸunu bile hatırlamıyorum ama, Ä°stanbul’un ilçelerinden birinde uzun bir alış-veriÅŸ kuyruÄŸuna takıldım. Bir anda dikkat kesildim, gördüm ki insanlar hükümetin yeni uygulamaya koyduÄŸu tanzim satışlarında ucuz patlıcan-domates-soÄŸan almak için kuyrukta bekliyorlar.
Bu fotoÄŸraf beni 35 yıl öncesine geri götürdü. Yıl 1978-79 henüz iki üç yıllık gazeteciyim, Türkiye’nin her yerinde insanlar yaÄŸ, ÅŸeker ve çeÅŸitli gıda maddelerini alabilmek için sabahın erken saatlerinde kuyruÄŸa giriyorlardı. O günler hala hafızamda bütün tazeliÄŸi ile duruyor. Zira ben de bizzat yaÄŸ alabilmek için Unkapanı’nda bir kuyruÄŸa girmiÅŸ ve tam sıra bana gelince kamyondaki yaÄŸ bitmiÅŸti. Bir sonraki gün, gece yarısı aynı yerde kuyruÄŸa girip sonunda yaÄŸ almayı baÅŸarmıştım.
Åžimdi Ä°stanbul’da yeni fotoÄŸrafı görünce, “Eyvah yine eski günlere geri mi dönüyoruz” diye açıkçası biraz telaÅŸa kapıldım. Elbette o günlere geri dönmeyeceÄŸiz, çünkü artık bugünkü Türkiye o Türkiye deÄŸil. Ama hemen belirtmem gerekiyor ki, bu fotoÄŸraflar hiç hayra alamet deÄŸil.
GeçmiÅŸte yaÅŸanan bu kuyruk fotoÄŸraflarının belki nostaljik bir deÄŸeri olabilir ama, yaÅŸadığımız dönem açısından pek memnuniyet verici bir görüntü olmadığı kesin.
Hele de bu görüntüler AK Parti iktidarı döneminde yaÅŸanıyorsa... Unutmayalım, Türkiye AK Parti iktidarıyla birlikte hem ekonomik kalkınmada, hem de demokratik deÄŸerler anlamında önemli mesafeler kaydetti. Ve en önemlisi de AK Parti bütün bu atılımları gerçekleÅŸtirirken ekonomi-demokrasi dengesini uluslararası standartlarda götürmeyi baÅŸarmış olmasıdır.
Hatırlayalım, AK Parti 2002 seçim beyannamesinde dönemin iktidarlarının gerek ekonomide, gerekse demokraside sergiledikleri baÅŸarısızlıkları eleÅŸtirirken ÅŸöyle diyordu: “Uygulanan yanlış politikalar yüzünden, saÄŸlıklı bir özelleÅŸtirme gerçekleÅŸtirememiÅŸ, devletin ekonomideki rolü azaltılamamış, servetin toplum kesimleri arasındaki dağılımında adalet saÄŸlanamamıştır. Kamu yönetim inde yolsuzluk v e siyasal çürüme bakımından ise ülkemiz on sıralarda yer almaktadır.
Milletimizin teÅŸebbüs gücü, ekonomik geliÅŸmenin en önemli kaynağıdır. Devletin ekonomideki temel rolü, piyasalarda serbest rekabet koÅŸullarını saÄŸlamak ve teÅŸebbüs gücünün önündeki engelleri kaldırmaktır.”
AK Parti’nin yola çıkarken ilkeselleÅŸtirdiÄŸi gibi, devletin ekonomideki rolü serbest piyasa koÅŸullarını saÄŸlamak ve teÅŸebbüs gücünün önündeki engelleri kaldırmaktır. Dolayısıyla ÅŸimdi gelinen noktada hükümetin tanzim satış maÄŸazaları açması AK Parti’nin ilkelerine aykırı olduÄŸu gibi, dünyadaki ekonomik gidiÅŸat açısından da çok rasyonel bir tutum da deÄŸildir.
EÄŸer piyasalarda bir sorun varsa, yani rekabet koÅŸullarını ihlal eden ve haksız kazanç saÄŸlayan bir durum sözkonusu ise, devletin görevi kuralları iÅŸletmek ve ortadaki problemi çözmektir. Devlet de zaten bunun için vardır. Ortada bir ÅŸikayet olduÄŸuna göre, demek ki devletin kurumları görevlerini yeterince yerine getirmiyor demektir.
Ancak hemen belirtmek gerekiyor ki, devletin görevini yerine getirememesinin alternatifi piyasayı ‘eski Türkiye’de olduÄŸu gibi yeniden devletleÅŸtirmek olmamalıdır. Artık böylesi devletçi uygulamalar Rusya’da bile çoktan tedavülden kalkmış bulunuyor. Dünyanın gittiÄŸi istikametin tersine gidemeyeceÄŸimize göre, ekonomik gerçeklikler neyi gerektiriyorsa onu yapmak durumundayız.
Henüz yorum yapılmamış.