Sosyal Medya

Ahmet Davutoğlu: Türkiye'de son derece yüksek bir karamsarlık yaygınlaşmakta, bu beni üzüyor

12-02-2019 11:00

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, Ankara'da düzenlenen bir konferansta gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Davutoğlu, "Türkiye'de de gerek akademik camiaya, gerek devlet hayatındaki bürokrat arkadaşlara, gerek halk içine girdiğimde son derece yüksek bir karamsarlığın yaygınlaşmakta olduğunu görmek beni üzüyor" dedi.



YeniçaÄŸ yazarı Orhan UÄŸuroÄŸlu, eski Ahmet DavutoÄŸlu'nun Ankara'da düzenlenen bir konferansta yaptığı konuÅŸmadan pasajlar aktardı.

Buna göre, Astana'da ütopik (hayali)  iyimserler ve nihilist (hiççilik, yokçuluk) kötümserler olarak iki grubun ortaya çıktığını belirten DavutoÄŸlu, moderatörün sorusuna, "Benim yöntem olarak teklifim realist iyimserlik" yanıtını verdi.

UÄŸuroÄŸlu, DavutoÄŸlu'nun 'realist iyimserlik' kavramını ÅŸöyle açtığını aktardı:
— Türkiye'de de gerek akademik camiaya, gerek devlet hayatındaki bürokrat arkadaÅŸlara, gerek halk içine girdiÄŸimde son derece yüksek bir karamsarlığın yaygınlaÅŸmakta olduÄŸunu görmek beni üzüyor. Realist (gerçekçilik) iyimserlikten ne kastettim?KastettiÄŸim ÅŸu, dünya sisteminin ve dünyadaki problemleri tanımlarken realist olmak, realist bir çerçeve çizmek. Çözüm üretirken iyimser olmak. Bir kriz varsa o krizin ilk çözüm ÅŸartı o krizi kabul etmektir, bundan korkmamaktır. Realist olmak gerekiyor ama o realizmin kötü tablosu içine hapsolduÄŸunuz zaman da vizyon üretemezsiniz.
 
'Ä°STANBUL, ANKARA'DA OTURANLARA ZAFÄ°YETÄ° YAKIÅžTIRAMAZ'
 
"Ahmet DavutoÄŸlu neler söylüyor?" baÅŸlıklı yazısının devamında UÄŸuroÄŸlu, DavutoÄŸlu'nun ÅŸu ifadelerini aktardı:
 
- Ä°stanbul, Ankara'da oturanlara her ÅŸeyi yakıştırır ama zafiyeti yakıştıramaz. Güçlü olmak zorundayız. Kudret ile ÅŸefkat aynı anda yürür. Åžefkatiniz var kudretiniz yoksa acziyet çıkar. Kudretiniz var ÅŸefkatiniz yoksa bu sefer de zaten ilgilenecek vicdanınız olmaz.Özgürlük ise bir insan olma ayrıcalığını yaÅŸamak için insanlık kimliÄŸinin en ayrıcalıklı parçasıdır. Bir devlet kendi halkına dönüp derse ki 'Ben sana güvenlik vereceÄŸim ama benden özgürlük isteme' bu otoriterleÅŸmeye gider. Bir devlet 'ben sana özgürlüÄŸü vereceÄŸim' derse güvenliÄŸi saÄŸlayamazsa bu sefer de kaosa gider. Bu iki sarkacı dengeleyecek tek ÅŸey her bir insana insan olmaktan kaynaklanan onurunu yaÅŸayabileceÄŸi özgürlükleri vermek ama güvenliÄŸini ihmal etmemektir. O zaman bir devletin en güçlü meÅŸrutiyeti "senin özgürlüklerini kısıtlamadan sana en geniÅŸ güvenliÄŸi saÄŸlayacağım" ya da senin güvenliÄŸini riske atmadan seni en geniÅŸ özgürlüklerle yaÅŸatacağım diyen devlettir.

Etiketler :

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.