Kürsü
Yasin Aktay: Türkiye Sisi yönetimine idam mahkumunu teslim mi etti?
Follow @dusuncemektebi2
Yasin Aktay- Yeni Åžafak
Ä°ki gündür Arap medyasında ülkesinde idamla yargılanan, hatta hakkında idam hükmü bulunan Mısırlı bir gencin Türkiye’den zorla Sisi yönetimine teslim edildiÄŸine dair bir haber dolaşıyor. Mısır’ın Sisi yanlısı özellikle sosyal medyası, olayı Türkiye’nin artık Sisi ile iÅŸbirliÄŸi yapıyor olduÄŸuna ve muhaliflerin nerede olsa bulunup getirileceÄŸine dair bir gözdağı havasında veriyor. Tabii bu havaya bir de Türkiye’ye güven olmayacağı ve yol yakınken geri dönmelerini tavsiye eden küstahça ve ukalaca mesaj sosları katılıyor.
Sanki Sisi yönetimi talep etmiÅŸ ve Türkiye hakkında idam cezası bulunan bir ÅŸahsı alelacele derdest edip göndermiÅŸ.
Ama tuhaf olan bir durum var tabii. Bu ÅŸahıs Türkiye’ye geleli daha 24 saat olmamışken, Mısır yönetimi bu ÅŸahsı hangi ara, hangi mahkeme kararına dayanarak ve hangi iletiÅŸim dili ve kanalıyla istemiÅŸ de, Türkiye hangi ara bunun deÄŸerlendirmesini yapıp “alın suçluyu istediÄŸinizi yapın” demiÅŸ?
DoÄŸrusu sözkonusu ÅŸahsın havaalanında derdest edilmiÅŸ ve uçaÄŸa bindirilmiÅŸ görüntüleri kabul edilemez bir durumla karşı karşıya olduÄŸumuzu anlatıyor. Ama durum gerçekten de anlatıldığı gibi mi? Sorduk soruÅŸturduk.
Türkiye dünyanın bir çok yerinde, ülkelerinde karşılaÅŸtıkları baskı, zulüm ve haksız yargılamalar dolayısıyla insanların sığınmak için akıllarına gelen ilk ülkelerden biri. Halihazırda Suriyeli, Iraklı, Yemenli, Libyalı, Myanmarlı, Afganistanlı, DoÄŸu Türkistanlı ve baÅŸka bir çok ülkeden olup da kendi ülkesindeki zor ÅŸartlardan dolayı Türkiye’ye sığınmış insanların sayısı toplamda 5 milyonu geçiyor. Türkiye sığınmacı hukukuna riayet konusunda Avrupa ülkelerinin karşılaÅŸtığı sorunlardan ve sayılardan çok daha fazlasıyla karşılaÅŸtığı halde bütün bu sorunlarla ve sayılarla yüzünün akıyla baÅŸ etmeye çalışıyor.
Tabii ki her ülkenin sığınmacı kabul etme kapasitesi var ve Türkiye bu sınırları fazlasıyla zorlamış durumda. Türkiye aynı zamanda Interpol gibi uluslararası bazı sözleÅŸmelere dayalı güvenlik protokollerine de baÄŸlı bir ülke ve aynı zamanda ülkeye giriÅŸ belli kurallara, vize uygulamalarına baÄŸlı. Geçerli vizesi olmayan herkesin istediÄŸi gibi gelip kapısına dayanacağı bir ülke deÄŸil Türkiye.
Buna raÄŸmen Türkiye özellikle ülkelerinde insan hakkı ihlallerinin sistematik bir hal aldığı bazı ülkelerden gelen sığınmacılara özel bir dikkat sarf ediyor.
Bugün Mısır en yoÄŸun ve acımasız baskılarını, insan hakkı ihlallerini her geçen gün daha da artıran, insan onuruna, adil yargılama hakkına zerrece saygı gösterilmeyen askeri darbe ÅŸartlarında yaşıyor. Bu ÅŸartlarda insanlara savunma hakkı bile verilmeden, yargılanmadan, 800’ün üstünde insanın yarım saat içinde idam hükmünün toptan okunduÄŸu bir mahkeme kararına bütün dünya ÅŸahit oldu. O yüzden “hakkında idam hükmü bulunan kiÅŸi” kavramı bugünün Mısır makamlarından geldiÄŸinde bunun zerrece bir deÄŸeri yok. Bu, Mısır’da iÅŸlenmiÅŸ gerçek bir suçu deÄŸil, muhaliflerin eften püften gerekçelerle tasfiye edilmesinin bir iÅŸareti olarak okunur ilk elde.
Türkiye Sisi yönetimi zamanında bu yüzden hakkında ne idam hükmü var diye ne de herhangi bir hüküm var diye hiç kimseyi teslim etmedi, etmez.
Üstelik darbeci Mısır yönetimin Interpol imkanını bazı siyasi muhaliflere adi suçlar isnat ederek onları siyasi gerekçelerle deÄŸil adi katalog suçu gerekçeleriyle arama listelerine koymak suretiyle kötüye kullanıyor olduÄŸu da artık biliniyor. O yüzden Mısır’ın Interpol’e verdiÄŸi kırmızı bültenlerin de artık bir hükmü yok. Zaten kendisinin de halihazırda darbeci FETÖ’den veya baÅŸka gerçek suçlardan aranan Türkiye vatandaÅŸlarına da Mısır’da cirit attırdığı çok iyi biliniyor.
Mısır’da eften püften gerekçelerle bir sürü insan yargılanıyor ama üç bin kiÅŸinin yaylım ateÅŸiyle canice öldürüldüÄŸü, öldürüldükten sonra meydan çadırlarında toplanmış cesetlerin kepçelerle toplanıp yakılmasına karşı bile aradan geçen 6 yıldan beri bırakınız bir davayı bir soruÅŸturma bile açılmış deÄŸil. Hangi adaletten bahsediyoruz?
Bu ÅŸartlar altında Türkiye’nin Mısır’a herhangi bir Mısır vatandaşını hakkında idam veya baÅŸka bir hüküm var diye teslim etmesi sözkonusu bile olamaz.
Peki hakkında idam hükmü bulunan Muhammed Abdülhafiz nasıl Kahire uçağına bindirilip ülkesine gönderilmiÅŸ?
Göç Ä°daresi Genel MüdürlüÄŸü yetkililerinden edindiÄŸim bilgiye göre ÅŸahıs 16 Ocak tarihinde MogadiÅŸu’dan Kahire’ye gitmek üzere transit yolcu olarak Türkiye’ye gelmiÅŸ ama Kahire uçağına gitmek yerine saat 07.19’da pasaport noktasına giderek Türkiye’ye giriÅŸ yapmak istemiÅŸ. Ä°stemiÅŸ ama elinde geçerli bir vize yok. Elindeki e-vize ise yaÅŸ sınırları yanlış beyan edilmiÅŸ olduÄŸu için alınabilmiÅŸ, sahte veya geçersiz sayılan bir vize. GiriÅŸ yapamayacağı kendisine söylendikten sonra bu tür durumlarda yapılan rutin uygulama geldiÄŸi uçakla veya transit hedef noktası olan Kahire’ye gönderilmesidir.
Göç Ä°daresi yetkililerinin verdiÄŸi bilgiye göre ÅŸahıs bu esnada hiçbir ÅŸekilde Uluslararası Koruma Talebinde bulunmamış. Böyle bir talebi olmayınca “kabul edilemez yolcu” statüsü ile ya geldiÄŸi noktaya veya Kahire’ye gönderilmek üzere yönlendirilmiÅŸ. Böyle bir talep olması halinde kesinlikle geri gönderme iÅŸlemi talep sonuçlanana kadar durdurulur.
Abdülhafiz’in, hakkında hüküm bulunduÄŸu halde neden Uluslararası Koruma Talebinde bulunmadığı tabii ki sorulması gereken bir sorudur.
Havaalanı yetkililerinin bu ÅŸahıs böyle bir beyanda bulunmadığı sürece özel durumunu bilmelerine elbette imkan yok. Ancak ÅŸahsın gösterdiÄŸi mukavemeti doÄŸru yorumlayamamak gibi bir kusur atfedilebilir mi?
Abdülhafiz, durumunu anlatmak istemiÅŸ de dil sorunundan dolayı mı anlatamamış?
Her halükarda uçaÄŸa kelepçelenerek bindirilip zorla mı gönderilmesi gerekiyordu?
Bütün bu sorular aydınlatılması gereken sorular. Her zaman zor durumdaki göçmenlerle ilgili son derece insani ve yardım edici yaklaşımına ÅŸahit olduÄŸum Göç Ä°daresi Genel MüdürlüÄŸü yetkilileri, olayın Ä°çiÅŸleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu’yu da çok üzmüÅŸ olduÄŸunu ve bunun için talimatıyla açılmış soruÅŸturmayı yakından takip ettiÄŸi bilgisini verdi.
Ä°nsani siyasetiyle bütün dünyada haklı bir ÅŸekilde temayüz etmiÅŸ olan Türkiye’nin hak etmediÄŸi bu tür görüntüler umarım bir daha yaÅŸanmaz.
Henüz yorum yapılmamış.