Kürsü
Ufuk Ulutaş: Ortadoğu’nun Yeni Jeopolitiği
Follow @dusuncemektebi2
Ufuk UlutaÅŸ- AkÅŸam
Pazartesi günkü yazımda Brookings’in “yeni OrtadoÄŸu jeopolitiÄŸine” dair mülakatlarından ve özellikle Türkiye’yi bu jeopolitiÄŸe oturtma konusundaki eksikliklerinden bahsetmiÅŸtim. Tartışmanın öncelikli olarak konuÅŸulması gereken yanı gerçekten de bölgede yeni bir jeopolitiÄŸin oluÅŸup oluÅŸmadığıdır. Trump dönemi ve Arap Baharı baÄŸlamındaki belirsizlikler, henüz tanımlayamadığımız bir bölgesel düzen/düzensizliÄŸin oluÅŸtuÄŸu izlenimi veriyor. Bu izlenim üzerinden büyük laflar edilebilecek bir düzen/düzensizlik çıkartmak çok doÄŸru olmayabilir.
Arap Baharı eÄŸer ismiyle müsemma olup olumlu ve kökten deÄŸiÅŸikliklere sebep olabilecek bir etkiye sahip olsaydı belki de gerçekten de yeni bir OrtadoÄŸu jeopolitiÄŸinden keskin ifadelerle bahsediyor olacaktık. ÖrneÄŸin Tunus’taki kısmen baÅŸarılı ve Mısır’daki baÅŸarısız seçime dayalı, demokratik ve çoÄŸulcu sistem inÅŸa etme çabaları bölgeye teÅŸmil edilebilseydi; bölge statükosunun ve jeopolitik dengelerinin temelinden sarsıldığına ÅŸahitlik edebilecektik. Fakat Libya, Yemen ve Suriye’yle akamete uÄŸrayan bu dönüÅŸüm çabası yeni bir düzen üretmediÄŸi gibi eski düzeni de ortadan kaldırmadı.
Arap Baharı’nın ivme kaybetmesiyle baÅŸlayan ve Trump’ın Beyaz Saray’a geçmesiyle devam eden süreç temelde bazı fay hatlarını belirginleÅŸtirdi. Bu fay hatları henüz yerine oturmadığından ve bölgesel siyaset ve güvenlik alanlarında derin belirsizlikler devam ettiÄŸinden henüz yeni bir jeopolitiÄŸin ortaya çıktığı söylenemez. Bir kısmı ideolojik, bir kısmı reelpolitik, bir kısmı geçici, bir kısmı da geleneksel kutuplaÅŸmaların yaÅŸandığı ve ABD-Rusya gibi büyük güçlerin birbirini tarttığı OrtadoÄŸu’da taÅŸların yerine oturması vakit alacak. Bu süre zarfında kurulan ve kurulacak ittifakların ve bloklaÅŸmaların kalıcı ve nihai olacağı düÅŸünülmemeli. Sadece Suriye krizi boyunca deÄŸiÅŸen ittifaklara, saflara ve pozisyonlara bakmamız bile OrtadoÄŸu jeopolitiÄŸine dair nihai cümleler kurmamızı engellemeli. Körfez’deki bazı ülkelerin Esed rejimi ile iliÅŸkisi, ABD’nin muhalefetten PKK’ya sürüklenmesi, Ä°ran-Rusya arasındaki potansiyel rekabet, Avrupa’nın Suriye baÄŸlamında tamamen alakasız duruma düÅŸmesi bu durumun en çarpıcı örnekleri.
Ancak Ä°ran-Körfez rekabeti, Trump Yönetimi’nin Ä°ran politikaları, revize edilmiÅŸ statüko ile deÄŸiÅŸim aktörleri arasındaki mücadele, ideoloji ile örtülü jeopolitik hesaplaÅŸmalar, Filistin meselesi, iç savaÅŸ ve terörle yıkılan toprakların ve devlet otoritelerinin yeniden inÅŸası, ateÅŸkes ve barış süreçleri, ekonomik kalkınma, terörle mücadele, ABD iç siyaseti, ABD-Rusya rekabeti gibi konularda ilerleme kaydedildikçe yeni ve nispeten daha kalıcı jeopolitik hizalanmalar ortaya çıkacak. Mevcut hizalanmalar kimseyi yanıltmasın, yenisinin oluÅŸması için ise daha vakit var.
Henüz yorum yapılmamış.