Sosyal Medya

Kürsü

İslâmî Camianın On Büyük Hatası

Abdülaziz Kıranşal- Milli Gazete



Müslümanlar Allah’tan sayı ve kalabalık istediler, Allah her iki kiÅŸiden birinin desteÄŸini verdi. Siyasi güç istediler, Allah tek başına kanun yapma gücü verdi. Ekonomik güç istediler, Allah devlet bütçesi nasip etti. Medya gücü istediler, Allah medyanın tamamına yakınını verdi. Fetva gücü istediler, Allah hemen hemen bütün hocaların fetva desteÄŸini verdi. Peki, neden hala inancımızı hayata hâkim kılmaktan fersah fersah uzağız? Neyimiz eksik?
 
1- Çünkü Ä°slâmî camia olarak kamusal alan mücadelesi yaparken özel hayat Müslümanlığımızı ihmal ettik. Cemaatle namazı, günlük Kur’an ve zikri, ilmi çalışmaları ihmal ettik. Evlerimizdeki televizyon ve internete bile müdahale edemedik. Kendi çocuklarımızı bile uÄŸrunda mücadele ettiÄŸimiz hedef doÄŸrultusunda Ä°slam’a göre yetiÅŸtiremedik.
 
2- Vakıf, dernek, cemaat, siyasi parti, gazete, dergi, radyo ve çeÅŸitli platformlarda Ä°slâmî çalışma, toplantı, kermes, TV programı, protokol kuralları gibi mazeretlerle haremlik/selamlık ve mahremiyet prensiplerimizi ihlal edip, kadın erkek iliÅŸkilerinde sınırların ötesine geçtik. DeÄŸerlerimizi ihmal ettik.
 
3- Ä°slâmî hareketler olarak yıllardır yetiÅŸtirdiÄŸimiz kadrolarımızı büyük ölçüde bürokrasiye kaptırarak, hareket içerisinde üretkenliÄŸimizi kaybettik ve kısırlaÅŸtık. Devlet imkânlarından nemalanmayı, bürokraside kadrolaÅŸmayı; tebliÄŸ, davet, irÅŸad, Emr-i bi’l-ma’rufNehy-i ani’l-münker vazifelerimizden evla gördük.
 
4- Ä°slam’ın iktidarı için çıktığımız yolda Müslümanların iktidarına; Ä°slam devleti için çıktığımız yolda ılımlı laik devlete; ehl-i sünnet adına çıktığımız yolda muhafazakar demokrasiye; îlâyıkelimetullah için çıktığımız yolda ehven-i ÅŸerre razı olduk. Ä°ktidarla imtihanımız muhalefetle imtihanımızdan çok daha çetin oldu. Mahalleleri, sokakları, kahvehaneleri, gecekonduları terk edip, Meclis kulislerine, belediye binalarına, ihale salonlarına, lüks otellerin toplantı odalarına kapanarak halktan koptuk.
 
5- Hareket içerisinde takva, ilim, samimiyet gibi prensiplerden ziyade; para, makam, iyi konuÅŸma, baÄŸlantı sahibi olma gibi özelliklere deÄŸer verdik. Yeni ve ehliyet sahibi kadrolar yetiÅŸtiremedik. YetiÅŸen kadrolara da hep ÅŸüphe ile baktık.
 
6- YaÅŸadığımız acı tecrübelerin kalıcı hasarları nedeniyle kardeÅŸlerimizi potansiyel ihanet sahibi olarak gördük. Ä°taat kavramını, namlusu kardeÅŸimize çevrili bir silaha çevirdik. Yeteri kadar çalışmayıp fazlasıyla geri kaldığını düÅŸündüÄŸümüz kardeÅŸlerimizi tembellik ve bunun sonucunda ihanetle, çok çalışan ve fazlasıyla öne çıktığını düÅŸündüÄŸümüz kardeÅŸlerimizi riyakârlık ve bunun sonucunda yine ihanetle suçlayıp Allah rızası adına tırpanladık.
 
7- Davayı muhafaza prensibini bir müddet sonra konumumuzu muhafaza prensibine dönüÅŸtürdük. Dost, arkadaÅŸ ve ahbap iliÅŸkilerimiz, dava kardeÅŸliÄŸi iliÅŸkilerimizin önüne geçti. Bizim varlığımızı hareketin varlığı, yokluÄŸumuzu ise hareketin yokluÄŸu olarak algıladığımız için hareket içerisinde yapılan her eleÅŸtiriyi ve sunulan her projeyi kendi istikbalimizle ve konumumuzla irtibatlandırarak deÄŸerlendirmek zorunda kaldık.
 
8- Haramlara ve yanlışlara karşı etkin bir mücadele gerçekleÅŸtiremedik. Kur’an ve sünnete aykırı olduÄŸundan adımız gibi emin olduÄŸumuz meseleler konusunda kazanımlarımızı kaybetmeme adına sessiz kalmayı veya Hudeybiye baÄŸlamında tevil etmeyi tercih ettik. Bu sessizlik sonucunda Ä°slâmî muhalefet ruhumuzu kaybettik.
 
9- Uzun yıllardan beri birbirimizle uÄŸraÅŸmaktan, siyasi tenkitlerden, birbirimizi tekfir etmekten, birbirimizi zındık, Åžii, Vahhabi, ehl-i sünnet karşıtı, cahil, bidatçi, hain ve düÅŸman ilan etmekten fırsat bulup kahvehanelerde, meyhanelerde, kumarhanelerde, uyuÅŸturucu ve günah bataklığında bizi, derneklerimizi, vakıflarımızı, cemaatlerimizi, hatiplerimizi, hocalarımızı bekleyen büyük kalabalıkları unuttuk.
 
10- Toplumu idealize ederek Ä°slâmî hareketi bugünlere taşıyan baÅŸörtüsü ve imam hatip mücadelesi gibi talepler dışında aynı toplumu yeniden sürükleyecek ve idealize edecek yeni Ä°slâmî talepler geliÅŸtiremedik. Kur’an ve sünnetin hayata hâkimiyetini saÄŸlayacak projeler üretmek yerine geçmiÅŸle övünmeyi, eski baÅŸarılarımızı bozdurup bozdurup harcamayı tercih ettik.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.