Özel / Analiz Haber
Frankenstein Bağdat macerası: Her şey ABD işgali ile başladı
Ahmed Sadavî İle Röportaj
BaÄŸdat’ın modern çevresindeFrankenstein’ı Mary Shelley’e uyarlama fikri nasıl ortaya çıktı?
Bunu birçok röportajda ifade ettim. Roman zihnimde zaten olgunlaÅŸmıştı ama 2006’da BaÄŸdat’ta radyo muhabiri olarak çalışırken iÅŸim gereÄŸi gittiÄŸim adli tıp morgunda başımdan geçen bir olayla birlikte ortaya çıktı. Orada aÄŸlayan bir gençle karşılaÅŸtım. Niçin aÄŸladığını sorunca, bir terör saldırısında öldürülen kardeÅŸinin cesedini aramakta olduÄŸunu ve kardeÅŸinin bedenini onlarca ceset arasındabulamadığını öÄŸrendim. Morg görevlisi delikanlıya orada, içinde patlamalara kurban gidenlerin cesetlerinin olduÄŸu bir oda gösterdi. Genç, görevlinin iÅŸaret ettiÄŸi odaya girdi ve kardeÅŸinin ceset parçalarını buldu. KardeÅŸinin diÄŸer ceset parçalarını isteyince morg görevlisi, “Parçaları birleÅŸtir ve götür.”, ÅŸeklinde karşılık verdi. Bunun üzerine genç, kardeÅŸinin ceset parçalarını birleÅŸtirip götürmeye mecbur kaldı. Ä°ÅŸte bu sahne, romanın ortaya çıkışını hızlandırdı. Romanda da bu sahneye ayrıntılı bir ÅŸekilde yer verdim.
Frankenstein BaÄŸdat’ta çeÅŸitli edebiyat akımlarının incelediÄŸibir türün karışımı olarak karşımıza çıkıyor. Bu kitabı yazma esnasında size ilham veren kitap ve yazarları söyleyebilir misiniz?
Ben genel olarak edebiyatı, özellikle de fantastik türü severim.Aslında çizgi film sanatçısı olarak çalıştım. Kısa bir dönem de çocuk dergileri için çeÅŸitli komik hikâyeler resimledim.
H. G. Wells ve Jules Vern’i severim. Ama beni en çok etkileyen eserlerinBin Bir Gece Masalları ve Nine Masalları olduÄŸunu söyleyebilirim. Hemen hemen okuduÄŸum bütün kitaplardan etkilendim. OkuduÄŸum türler arasında genel olarak tarih, felsefe, din ve edebiyat yer almakta. Jorge Luis Borges ve Gabriel Garcia Marquez baÅŸta olmak üzere Latin Amerika edebiyatını da okumaktan zevk alırım.
Yanılmıyorsak, ilk romanınızı Irak’ın iÅŸgalinden bir yıl sonra kaleme aldınız. Ülkenin savaÅŸla çalkalandığı bu dönem, edebiyatla iliÅŸkinizi nasıl etkiledi? Bu kitabı kaleme almanızı Irak’ı edebiyatla temsil etme yükümlülüÄŸü ÅŸeklinde deÄŸerlendirebilir miyiz?
Ä°lk romanım el-Beledu’l-cemîl [Güzel Ülke]’i 2001 yılında tamamlamıştım. Ama kitabın yayımlanması, savaÅŸ koÅŸullarından dolayı 2004 yılına sarktı. 2005 yılındaysa Dubai’de ilk Arap romanı ödülüne lâyık görüldüm. Bu da tabii olarak tanınmamı saÄŸladı.
Irak’taki savaÅŸ, beklenmedik bir ÅŸekilde ya da ansızın patlak vermiÅŸ deÄŸildi.Bu, sürekli devam eden varoluÅŸsal bir durum. Ülkedeki kargaÅŸa, 1958 yılında devletin çöküÅŸüyle birlikte baÅŸladı. PeÅŸ peÅŸe gelen askeri darbeler, Irak-Ä°ran savaşı, Kuveyt’in iÅŸgal edilmesi, uluslararası katı ekonomik yaptırımlar, 2003’teki savaÅŸ ve son olarak DaeÅŸ… Gelecekte bizi hangi savaÅŸların beklediÄŸini tahmin edemiyorum.
Edebiyat bu gerçekleri görmezden gelemez. Åžahsen bütün yaÅŸamımı savaşın gölgesinde geçirdim. ÇocukluÄŸum Irak-Ä°ran savaşının yaÅŸandığı döneme denk geldi. 90’larda ise asker olarak Irak ordusuna katıldım.
Kitapta, savaşın acımasızlığını tasvir eden harikulade veya gerçeküstü olarak niteleyebileceÄŸimiz bir üslup hâkim. SavaÅŸ terörizminin sadece bu üslupla ele alınabileceÄŸini söyleyebilir miyiz?
Edebiyat, genel olarak tarihin bir yorumudur. Olaylar gerçekleÅŸir, edebiyat ise bu olayları yorumlayama çalışır. Edebiyat, ruhu ve hafızayı korur, insanlığı savunur. Ama ölümü ve zorbalığı engellemede pek debir ÅŸey yapamaz.
Edebiyat, bize ders verir. Ama siyaset, din ve toplum ÅŸiddeti bastırmada baÅŸarısız olunca insancıl edebiyat duyulmayan bir sese dönüÅŸüverir.
Frankenstein BaÄŸdat’ta son derece sinemasal bir film aynı zamanda. Kitabı filme uyarlama düÅŸünceniz var mı?
Ä°ngiltereli bir ÅŸirketle romanı filme ya da TV dizisine uyarlaması üzerine bir antlaÅŸma yapıldı. Åžu anda senaryo ile ilgili hazırlıklar devam etmekte.
Siz aynı zamanda bir ÅŸairsiniz. Åžiir ya da roman yazarken çalışma yöntemleriniz deÄŸiÅŸiyor mu? Her iki tür arasındaki fark ne?
Åžair münferit bir sestir; kendini ya da insanı örnek alarak yazar. Roman yazarı ise baÅŸkası; yani kendinden farklı kiÅŸiler hakkında yazar. Bizim elbette münferit ve çoÄŸulcu toplumsal bir sese ihtiyacımız var.
Hem belgesel yapımcısı hem de bir gazetecisiniz. Sizce tüm bu kimliklerin ortak noktası nedir? Irak’ta korkularını ifade edemeyen kiÅŸilerin sözcüsü, temsilcisiolduÄŸunuzu düÅŸünüyor musunuz?
Gazetecilik iÅŸi bana, kuzeyden güneye bütün Irak’ı dolaÅŸma ve farklı farklı insanlarla buluÅŸma fırsatı verdi. Gazetecilik aynı zamanda yazma deneyimimi geliÅŸtirdi. Ancak ÅŸüphesiz çok vakit kaybettiren bir meslek. Yeni bir romana baÅŸlayacağım zaman, romanı bitirene kadar haber yazmayı bir tarafa bırakırım. Roman, kesinlikle sesi olmayanlar için bir ses oluyor.Roman yazarı, farklı insanlık durumlarını zihninde canlandırabilir ve toplumdaki çeÅŸitli sorunları ifade edebilir.
Irak’ta edebiyat ve sanat çevresi sizin ilginizle yükselebilir mi? SavaÅŸ esnasında yurt dışına kaçan çok sayıda yazar var mı?
Irak’taki mevcut durumlar altında yazmayı sürdürmek tamamen kiÅŸisel bir rekabet. Edebiyat alanında yazmanın ve roman yayımlamanınherhangi bir maddi getirisi yok. Ben tabii ki baÅŸkalarından daha çok satıyorum ama maddi anlamda yeterli olacak kadar deÄŸil.
Yeni bir roman yazmak için çoÄŸu zaman gazetecilikten istifa etmiÅŸimdir. Ama daha sonra yeni bir iÅŸe girer sonra da yeni bir roman için yine istifa ederim. Ve bu böyle sürüp gider. Åžuanda da iÅŸsizim çünkü yeni bir roman yazmaktayım.
Frankenstein BaÄŸdat’ta Man Booker ödülü için seçilen adaylardan biriydi. Bu sürpriz, uluslararası medyanın dikkatini çekti. Sizce anlattığınız hikâye,niçin Batı’nın bu kadar ilgisini çekti?
Irak edebiyatında dikkat çeken önemli birçok romanın var olduÄŸunu söyleyebilirim. Ama hepsi Avrupa dillerine tercüme edilmiyor. Romanımın Batı’da yayıncı ve okur çevresinde dikkat çekmesi, Irak’ta ABD’nin sürdürdüÄŸü savaşı kınamasından kaynaklanmaktadır. Bir baÅŸka sebep de, Batı edebiyatındaki Mary Shelley’in Frankenstein kitabını sembolize etmesidir. Üçüncü bir baÅŸka neden ise, ileri bir yaratıcılığa sahip olmasıdır. Bugün roman, en iyi korku ve bilimkurgu kitapları listesinde yer almaya ve farklı faklı ülkelerde ilgi çekmeye devam ediyor.
Genel olarak hangi tür kitapları okumayı seversiniz? Son günlerde kendinizi okumaktan alıkoyamadığınız kitaplar var mı?
ÇeÅŸitli türlerde kitaplar okurum. Åžu aralar Sümer ve Asur kültür mirasını okumaya odaklandım. Ama tekrar tekrar okuduÄŸum kitaplar Bin Bir Gece Masalları ve Gılgamış Destanı diyebilirim.
Arapçadan çeviren: Cuma Tanık
KÄ°TABA ULAÅžMAK Ä°ÇÄ°N TIKLAYINIZ
Henüz yorum yapılmamış.