Özel / Analiz Haber
İskender Pala: Muhafazakârın sanat manifestosu
![](resimler/detay/176538.jpg?1548422244)
Follow @dusuncemektebi2
Cumhuriyet tarihimiz boyunca kültür ve sanat konuları her zaman siyasi konuların gerisinde yer alırken, çok şükür ki toplumun kültür ve sanat hakkında görüş sahibi olmak istediği ve muhafazakâr sanatı tartışır olduğu bir döneme girdik.
Ä°skender Pala / Time Türk ArÅŸiv
Bunun sebebi, Maslow'un yahut Ä°bn Haldun'un, zaruri ihtiyaçlar ile kemali ihtiyaçlar teorilerinin gösterdiÄŸi ekonomik yeterlik eÅŸiÄŸinin yükselmesidir. Bizce bu tartışmanın akılcı ve çözüm arayıcı bir düzlemde yürütülmesi çok önemlidir.
Sayın Mustafa Ä°sen'in "Muhafazakâr kesimin nasıl bir demokrasi anlayışı varsa muhafazakâr estetik ve muhafazakâr sanat normlarını ve yapısını oluÅŸturmak gibi bir yükümlülük içindeyiz" cümlesiyle farklı bir boyut kazanan tartışmaya Sayın Emre Aköz, "Muhafazakâr sanat (ve estetik) diye bir ÅŸey mümkün mü? Mümkünse nedir, hangi ilkelere dayanarak, nasıl yapılır?" sorularıyla katıldı. Bence muhafazakâr sanatı tartışmadan evvel muhafazakârlık kavramını tartışmak gerekiyor. Çünkü tartışmanın muhalif tarafına göre muhafazakâr, "her ÅŸeyi din penceresinden gören, yalnızca dini referans alan kiÅŸi"lerden ibaret bir kimliÄŸin adı. Oysa kültür ve sanat alanı için muhafazakâr "Milli, manevi deÄŸerlere, eserlere, âdet ve geleneklere baÄŸlı olan, onları korumak, yaÅŸatmak, devam ettirmek isteyen (Kubbealtı SözlüÄŸü, II, 2115)" kiÅŸidir. Bu ikinci tanıma göre ben bir muhafazakârım. Bu kimliÄŸimle "muhafazakâr sanat" yerine (çünkü bu adlandırmayı sınırlayıcı buluyorum) bir muhafazakâr olarak sanatı tanımlayan 20 maddelik bir manifestoyu, aklıma hemen geliverdiÄŸi biçimde ve olabildiÄŸince net yazacağım. Bana göre;
1. Muhafazakâr sanat (MS), geçmiÅŸiyle baÄŸları travmatik biçimde koparılmış bir toplumun öz benliÄŸiyle barışma çabasının estetik boyutudur.
2. MS, toplumun kendi kimliÄŸinden kaynaklanıp baÄŸrında görünür kılınan sanattır.
3. MS, ekonomik geliÅŸmiÅŸliÄŸi 16. sırada ama insani geliÅŸmiÅŸliÄŸi 92. sırada olan bir milletin, yapısal deÄŸiÅŸikliÄŸini tamamlayabileceÄŸi ve özgürce kendini ifade edebileceÄŸi bir estetik alandır. Irmağın tabii seyrini bulmasına engel olanlara ve yapay surette deÄŸiÅŸtirmek isteyenlere ürettikleriyle karşı çıkar.
4. MS, üretimleriyle toplum barışına, aydınlanmasına, maddi-manevi geliÅŸimine katkı saÄŸlamayı amaç edinir.
5. MS, özgürlüÄŸün ve özgür ortamların her sanatçı için kaçınılmaz olduÄŸunu ön ÅŸart kabul eder. Ancak sanat adına yapılmış bayağılığa, kalitesizliÄŸe ve ayrımcılığa karşı çıkar.
6. MS, sivildir; devlet eliyle kontrole karşı çıkar, devletin patron deÄŸil sponsor olarak katkı saÄŸlamasından yanadır.
7. MS, din eksenli bir sanat değildir, ama dini duyarlıkları mutlaka dikkate alır.
8. MS, halk ile kavga etmez. Bu bakımdan Ä°ngiltere'deki muhafazakâr sanat ortamını destekler ve mesela nüfusunun kahir ekseriyeti Müslüman olan bir toplumda Ä°slami deÄŸerlere küfredilmesinden rahatsızlık duyar.
9. MS, Batı'yı reddetmez, metodoloji ve üretimlerini kabul eder, ama ruhuna mesafeli yaklaşır.
10. MS, söz gelimi Fuzuli veya Dede Efendi'yi, Åžekspir yahut Molier'i, Brahms veya Vivaldi'yi, Kurosawa yahut Coppola'yı bilir ama onların bilmem kaçıncı taklit versiyonunu üretmek yerine bir Fuzuli, bir Molier, bir Vivaldi yahut Coppola olma idealiyle kendi eserini üretir.
11. MS, Mehmet Akif veya Necip Fazıl'a kapılanıp kalmadan Nazım Hikmet veya Orhan Kemal'i, KaracaoÄŸlan veya Åžeyh Galib'i, Dostoyevski veya Dante'yi vb. harmanlayarak üretim yapma idealini taşır.
12. MS, -klasik olanın her daim yoruma açık oluÅŸu ilkesinden hareketle- klasik anlayış, sanat ve kültürü aynen tekrar veya taklit yerine, yeniden yorumlayıp üretme azmindedir.
13. MS, kendi kültürel coÄŸrafyasının farkında olup, kabuÄŸunu beÄŸenmeyen civciv kompleksinden varestedir.
14. MS, kendi dinamiklerini tükettiÄŸi için bizim coÄŸrafyamızın ürünlerini keÅŸfetmeye çabalayan Batı sanatçısından evvel davranıp kendisine ait olanı aynı kalitede üretmekten yanadır.
15. MS, -kendisi muhafazakâr olmayan sanat platformlarında hep yok sayılsa ve dışlansa da- muhafazakâr olmayan sanat ürünlerini eleÅŸtiren ama asla dışlamayan sanattır.
16. MS, Tanpınar'ın ifadesiyle deÄŸiÅŸerek devam eden ve devam ederek deÄŸiÅŸen tabii bir organizmanın Yahya Kemal dilinden kökü mazide olan atisidir.
17. MS, bir medeniyet bakış açısıdır ve zengin tarih/kültür mirasından dengeli bir madde-mana medeniyetini en geliÅŸmiÅŸ biçimiyle üretme çabası taşır.
18. MS, geleneÄŸi sorgular ve yorumlayarak çaÄŸdaÅŸ birikime katar.
19. MS, medeniyetin ve modern çağın bütün imkân ve tekniklerini, bilgi ve enstrümanlarını kullanarak eser üretir ama o esere ruh üflerken kendi geçmiÅŸinden ilham alır. (Yediden yetmiÅŸ yediye Barış Manço'yu hatırlayınız. Onu bu yüzden sevmiÅŸtik.)
20. MS, her fırsatta dile dolanan "Muhafazakârların doÄŸru dürüst bir sanat anlayışı ve geliÅŸmiÅŸ bir estetik seviyeleri yoktur" yavesinin, bir ÅŸeyleri yok saymak adına uydurulmuÅŸ ucuz ve haksız bir kasıt eseri olduÄŸunu bilir.
Sözü Hasan Bülent Kahraman'ın zımnen MS'den tedirginlik duyanlar için söylediÄŸi (AkÅŸam, 08 Nisan 2012) bir cümleyle baÄŸlayalım: "Korkmayın!.. Kültürel birikimle barışmadan, onu yok sayarak, onu güncelleÅŸtirmeden, içselleÅŸtirmeden bir yere varamayız.
Henüz yorum yapılmamış.